1956 translate English
271 parallel translation
İZLEMEK ÜZERE OLDUĞUNUZ BU FİLM 1956 VENEDİK FİLM FESTİVALİNDE İKİ ÖDÜL KAZANDI :
THE FILM YOU ARE ABOUT TO SEE WON TWO AWARDS AT THE 1956 VENICE FILM FESTIVAL :
"1956, The Man Who Knew Too Much".
"1956, The Man Who Knew Too Much."
1 Ekim 1956'da, Times'da kitapla ilgili yaptıkları eleştiride yazdığı gibi.
Or so said The Times Book Review, October 1st, 1956.
- 1956'dan beri mi?
- Lately, since 1956?
1956'da, bir şişe kolayı Sverdlovsk'taki gizli fabrikaya götürdünüz.
In 1956 you flew a bottle of Coke to a secret laboratory in Sverdlovsk.
Daha 1956'da bir bacağım kırıldı.
Only in 1956 I broke a leg.
Ve, 1956 yılında Venüs, ilk defa bir radyo teleskopu tarafından incelenirken gezegenin sanki aşırı derecede sıcakmış gibi radyo dalgalarını soğurduğu keşfedildi.
And when, in 1956 Venus was, for the first time, observed by a radio telescope the planet was discovered to be emitting radio waves as if it were at an extremely high temperature.
Nisan 1956
APRIL 1956
10 Haziran 1956
JUNE 10, 1956
20 Haziran 1956. Sabah 10.32
JUNE 20, 1956... 10 : 32 A. M.
20 Temmuz 1956, Sabah 11.20.
JULY 20, 1956... 11 : 20 A. M.
1956, Kaliforniya Teknoloji Ensititüsü doktorası...
PhD, summa cum laude in physics, California Institute of Technology.
Macarların 1956'daki yükselişlerini hatırlıyor musun?
Do you remember the Hungarian uprising in 1956?
1956 yılında, Macarlar ayaklandığında tüm dünyadan yardım istemişlerdi. Ne yazık ki onları ortada bıraktık.
When the Hungarian people rose up in 1956 and called to the world for help to our everlasting shame we failed them.
11 Temmuz 1956'da doğal nedenlerden ölecek.
He will die of natural causes on July 11, 1956.
Haziran 1956'da, Léon Suarez meydanında yasal olmayabn bir şekilde, birçok ulusal militan öldürüldü.
On June 1956, on the waste ground of Léon Suarez, many national militants were shot without legal procedure
1956'da dediğini hatırlıyor musun?
I feel like Adlai Stevenson.
Ağlamak için çok yaşlı olduğunu, ama gülmenin de çok acı verdiğini söylemişti.
You remember what he said in 1956? He said he was too old to cry, but it hurt too much to laugh.
1956, birçok insan için güzel ve şanslı bir yıldı.
1956 is a happy, go-lucky year for most people.
1956'daki 20. oturumda haberimiz oldu.
We found out about it in the 20th Congress, in 1956.
1956'da sizi serbest bıraktıklarında ben hapisteydim.
In'56, when they freed you...
1956'da ise, Staline sadece 100 mektup yazılmıştı.
In 1956 hovever, there were only a hundred writings for Stalin.
İki belirli tarih al. 1956 ile 1969.
1956 and 1969.
1956 yıIında Moskova'da Chu Chang adında eski bir üniversite arkadaşı ile karşılaştı.
Moscow, 1956, he met up with an old friend from university days named Chu Chang.
1956'da kafasına kömürü yediğinden beri sağır zaten.
He's deaf as a post since a load of coal fell on him in'56.
Bu, 10 Ağustos 1956'da ve bir kez de 17 Mart 1960'ta meydana geldi.
This occurred on August 10. 1956.... and again on March 17. 1960.
10 Mart 1956'da gece saat 10'da bu inanılmaz fikir aklıma geldi.
"On March 10. 1956.. at 10 : 00 at night... " this almost incredible idea came to me.
1956'da Sina Savaşı boyunca, petrol kuyularını benim adamlarım korudular.
During the war in Sinai, in 1956, my men were defending the oil wells.
1956 yılında, herşey yıkık döküktü.
In 1956, everything suddenly tumbled down.
1956'da,
In 1956,
Bu teori "zaman kaybı teorisi" diye bilinmektedir ve 1956 yılında terk edilmiştir.
This theory has become known as the "waste of time theory" And was abandoned in 1956.
1956 yılındaki Ho Chi Minh...
The Ho Chi Minh of'56,
- Yeşil Buick, 1956 Teksas plakalı.
Green Buick, 1956 license.
- Deniz yeşili, 1956.
Seafoam green, 1956.
Seine Ağır Ceza Mahkemesi tarafından idama mahkûm edilen Emile Buisson'un cezası 28 Şubat 1956 günü infaz edildi.
Condemned to death by the Seine High Court, Emile Buisson was executed on February 28, 1956.
Bunu 1956'da ön koltukta onun sıcak kollarındayken söylerdi.
He used to sing this to me in his hot rod back in 1956, in the front seat.
Şahane Connie Stevens ve Mutasyonlar bir plakla 1956'ya döndüler.
The fabulous Connie Stevens and The Mutations with a platter that mattered way back in 1956.
1956 Olimpiyat oyunlarında macar sutopu takımı Rus takımını yendi.Kruşçev Macarlara bir kutlama telgrafı çekti.
In the 1956 Olympic Games, the Hungarian water polo team defeated the Russian team. Khrushchev sent the Hungarians a telegram :
1956 yılını hatırlayın!
What happened in 1956?
1956'nın Ocak ayında, özel bir af sonucu, Alexandra'nın Moskova'da kalması şartıyla, sana bir pasaport verildi.
In January 1956, as an act of clemency, you were granted a passport on condition that the child, Alexandra, remained behind in Moscow.
Senin şu 1956 Chevrolet'in gözetim moduna geçebilir miydi?
Could your 1956 Chevrolet go into surveillance mode?
29 Ekim 1956'da Genelkurmay Başkanı Moşe Dayan emrindeki İsrail ordusu Sina Yarımadası'nı geçerek Gazze Şeridini ve tüm Sina'yı 100 saatten kısa bir sürede ele geçirdi.
On October 29, 1956 under the command of Chief of Staff Moshe Dayan the Israeli Army mostly reservist crossed in to the Sinai Peninsula, they took the Gaza Strip, plus the entire Sinai in less than a 100 hours.
Şu an sınırlarımızdaki Mısır birlikleri 1956'daki kadar, bir de tankları eklemeli Golda.
Egypt now has got troops along our border as in 1956 and more tanks Golda.
1956'daki savaşlar tekrar başlamıştı, ancak arada bazı farklar vardı.
It was the 1956 campaign all over again, but with differences.
Filmin hikayesi 1919-1956 yıllarında geçiyor diktatörlüklerin, harplerin büyük kararsızlıkların sürdüğü bir devirdir 1922 yılı... kaybedilmiş bir savaş harekâtı 1.000.000 mültecinin doğup büyüdüğü yerlerden sökülüşü ile neticelendi.
They engaged in a lifestyle that was considered borderline at best, living in Pireus'slum cities, and neighbouring with the original outcasts of the Port. It was in these overcrowded and economically and politically destitute conditions during the 1930's and 40's that the Rembetiko genre of music reached its height in popularity.
Batı Anadolu sahillerinde yerleşmiş İzmir mültecileri büyük fakirliğe düşmüş, perişan bir halde gecekondularını pire limanının bataklığında kurmaya mecbur kaldılar.
In Greece, Rembetiko had always been known as the songs of the outcasts. The time depicted in this film, covers a period in Greek History from about 1919 to 1956.
Atina 1956
Athens, 1956
1956 yılında, Lloyd Newald ile bir ortaklık yapmış.
In 1956, he went into partnership with a Lloyd Newald.
- 1956'da mı?
- 1956?
Hayır, beni 1956'da serbest bıraktılar ama işin orası biraz karışık.
No, they freed me in'56, but it was more complicated than that.
1956.
No!