3000 translate English
1,761 parallel translation
Ancak kağıdın yolunun nereye düşeceğini bilmiyorduk ; şu ana kadar, 3000 yaprak ve her yaprakta 32 banknot var.
Just didn't know where the paper ended up. Until now. 32 bills per sheet, 3,000 sheets.
3000 $ verdim ama dahasını istedi.
I gave him three grand, he wanted more.
Tatlım, burada üç bin dolar değerinde giysi var.
Oh, my... You know what? There's got to be, like, $ 3000 worth of clothes here!
Bu benim Andre 3000'im. Beğendin mi?
This one's my Andre 3000.
3000 dolarlık bir takım ha, E?
$ 3,000 suit just to line up some pussy, huh, E?
Günde 3000 kalori yakıyorum.
I'm burning 3,000 calories a day.
Ve kelebek oldukları zaman 3000 kilometre göç edebiliyorlar.
And once they turn into butterflies, they can migrate up to 2,000 miles.
Söyledim sana 3000 faktör harika.
Tell you, this Factor 3000 is genius.
Bu da her bir milyonda 3000 hata demek.
- That's 3,000 mistakes per every million searches.
2000 dolar iyi mi? Ya da 3000?
$ 2,000 or three?
Şimdi 3000 dolar ediyor.
I bought it for 1,200, fixed it up. It's now worth three grand.
3000 kişinin önünde sahnedeydim ve kontrolümü kaybetmiştim.
Onstage in front of 3,000 people, I lost it.
Yani, Dan yüksek fiyatlı fişi yok etti ve 3000 doları cebine attı.
So, Dan destroyed the bill with the higher price and pocketed three grand.
Üzerinde 1.5 milyon dolarla, aceleyle açılmış bir paraşütle, 3000 metreden atlarsan, iniş sert olabilir.
Taking a dive at 10,000 feet with 1.5 million in cash and a hastily packed parachute might make for a pretty rough landing.
Onlara dört bin dolara tabut satmışsın. Sırf sapları için 600 dolar eklemişsin. 3000 dolar anıt için, 400 dolar da güvercinler için.
You sold them a casket for $ 4,000, you added another $ 600 just to switch handles, three grand for the monument, another $ 400 for doves.
Negro-Plastik ameliyatı 7 saat kadar sürer ve kabaca 3000 $ tutar.
Negroplasty takes about seven hours and costs roughly three thousand dollars.
3000 $ alabilir miyim Anne, Baba! ? Alabilir miyim!
Can I have three thousand dollars, Mom and Dad, huh?
Giza, MÖ 3000.
Giza, 3,000 BC.
Unutma Jack. MÖ 3000.
Remember, Jack, 3,000 BC.
- MÖ 3000.
- 3,000 BC.
Giza, MÖ 3000.
Giza 3,000 BC.
- Yabancı teröristler, bir sabah 3000 Amerikalıyı öldürdü.
Foreign terrorists killed 3,000 americans in one morning.
Ev, çocuklann kazdığı yerden 3000 metre ileride.
I checked the police report you gave me. It's about two miles east of where our guys are digging.
Julie, fiyatı 3000 dolar.
Julie, it's $ 3,000.
Fitzpatrickler kafaları iyi gezerler ve delidirler. Ama 3000 için, bir otobüs dolusu çocuğu öldürmezler.
The fitzpatricks are meth-head lunatics, but they're not gonna kill a bus full of kids over 3 grand.
3 bin tanesi elimde patladı.
I end up with 3000 of these.
- Burada 3000 var.
That's 3000.
Bu okulda 3000'i aşkın öğrenci var. Elimizden geleni yapıyoruz ama bu sınırlı kaynaklarla- -
There are over 3000 students in this school and we do our best with limited resources.
Buna geçen seneki 3000 vakayı da eklerseniz adam eksikliğimiz olduğunu söylemeye gerek yoktur sanırım.
Add that to the 3,000 last year, and needless to say, we're spread a bit thin.
Eğer öyleyse, burada 3000 yıldan fazla huzur içinde yatan firavuna saygı göstereceğimize ve firavunun, tek gerekçemiz olan bilim adına veya bazılarının deyişiyle kar amaçlı yaptığımız bu davetsiz girişi affedeceğine inanıyorum.
If it is, I trust that we will respect the pharaoh who has lain in peace here for over 3,000 years and that he will forgive our intrusion made in the name of science, the only possible justification, and not, as some have suggested, in the name of profit.
3000 yıllığına tarihe karışmak üzereydi.
He was to vanish from history for 3,000 years.
Bu hücreler 3000 yıldır açılmadı.
These chambers haven't been opened for 3,000 years.
Evet, bu mezarlar 3000 yıldır buradaydı.
Yes, these tombs have been here for over 3,000 years.
Bir bakalım. 3000 yaşında olabilirler ancak oldukça sağlamlar.
DAVIS : Let's take a look. ( Davis grunting )
- 3000 yaşındalar.
- They're over 3,000 years old.
"Onun ardından her birinde 2.000 ila 3.000 insanın vurulduğu.." "... üç büyük infaz daha gerçekleşti. "
There were three more large executions after that with 2000 to 3000 people shot at every one of them.
Bana Çin ve Afganistan arasında 3000 tane olduğu söylenmişti.
Someone told me that there were 3,000 between China and Afghanistan.
- Size 3 hafta için üçer bin papel vereceğim.
- I'll give you 3000 big ones for three weeks.
- Benim payıma düşen de bu 3000 papel.
- Thats what swung it for me... The big one 3000... aa?
3000'e anlaşmıştık. Anlaşma anlaşmadır.
- I know you know we agreed on 3000 and deal is a deal
Odd 4000 ve Flea 3000 alırsa sana nasıl 4000 verebilirim dostum? Anlıyorsun değil mi?
- Here goes with that saying If Odd gets 4000, Flea gets 3, how can l possibly afford another 4 for you you see that don't you?
- 3000 bana uyar dostum. Hihihi...
- 3, just fine for me, mate. he he he...
- Tamam yaparım. 3000 son teklifim.
- I'll do it for 3000. Thats my final offer.
Ve ben sadece 3000 alıyorum?
And Am I only getting 3 grand?
- 3000 dolar havale etmiş.
- He transferred $ 3,000 out.
Beş bin kilometre kaldırımlı otoyol yüz on bir yeni köprü, 208 yeni okul inşa etmekte 60.000 yepyeni iş yaratmak için!
To build 3000 miles of paved highways... a hundred and eleven new bridges, 208 new schools... 60,000 brand-new jobs!
Yani, 42 yıIdır araba çalınmayan bir yerde, yeni bir arabanın çalınması ihtimali 1 / 3000.
- So? So, the chances of a brand-new car being stolen... in a town that hasn't had a theft in 42 years is 3,000-to-1.
- Ben 3000 diye duydum.
- I heard 2,000. - You've gotta be kidding me.
- Bu 3.000 dolara eder... Ben...
That's $ 3000.
Bu sebeple kalbin etrafındaki dokuların büyümesinden korkuyorum.
胸の奥に しまっておくから 3000 ) } hirakareta tobira no mukou gawa de
3 hafta için 3000...
3000 for three weeks...