500 translate English
13,713 parallel translation
Beş yüz dolara "üniversite parasını otla Vikipedi'ye harcamayı" alayım Bay Trebek.
Uh, I'll take weed and Wikipedia instead of paying for college for 500, Mr. Trebek.
Yani 1.500,000 dolar yapıyor. 300,000'i de eklersen 1.800,000 dolar.
So that'll be $ 1,500,000, plus this three hundred is $ 1,800,000.
El insaf, Ruslar sırf ülkemde kalabilmek için 500 milyon dolarlık santrali bombalayıp... -... 20 vatandaşlarını katletti.
- On God, the Russians blew up our factory and killed his twenty, to stay in my country.
100, 200, 300, 400, 500, 600, 700, 800, 900...
100, 200, 300, 400, 500, 600, 700, 800, 900...
Onlar 1500 metre derine inebilir.
They can go down to 1,500.
Gözümün önünde 500.000 dolar sallayıp, onunla görüşmemi isteyip duruyor.
He keeps waving five hundred thousand dollars in front of my face and kept asking me to meet him.
– 500.000 dolar mı?
500,000 dollars?
Yani 500.000 dolar mı?
And so... 500,000 dollars?
Başkan Cha Ki Joon 500.000 dolar vadetti.
President Cha Ki Joon has promised 500,000 dollars...
Şimdi de dünyaya yön veren ticari çevrim içi hizmet verenlerden biri.
Now it's a 500-pound gorilla in the world of commercial online service.
500 yıl boyunca Mara'yı çıkarmak için uğraştım. İçinde Audrey'nin parçaları kalmış olsa bile Mara onun yüzeye çıkmasına asla izin vermez. - Asla.
I spent 500 years getting Mara out, and even if there is a fraction of Audrey still left in there, there is no way that Mara's letting her come to the surface.
Yılda 1500'ü nasıl karşılayabilir ki?
How he can afford it on 1,500 a year...
- Zamanımız yok. 500 yarda!
500 yards!
Fenalar. - 500 dolar.
They're sick!
Ben fenalaşacağım.
They're $ 500. I think I'm going to be sick.
Sadece 500 çift üretildi.
They only made 500 pair of those puppies.
1,500 dolar.
15.
- Bay Dalton... En azından elinize 500.000 dolar geçecek.
- Mr. Dalton, $ 500,000 at least gives you something.
Üç ay sonra Jakarta civarında bir kamyonun lastiği patlamış ve yoldan çıkıp bir arıtımevine girmiş. 50 ölü ve 500 milyon dolar zarara yol açmış.
Three months later, a fuel truck blew a tire, swerved off the road, and crashed into a refinery outside of Jakarta... 50 dead, $ 500 million in losses.
Şunu dinle, ölmeden iki ay önce Ivanovich yerel bir şarap dükkânına 2,500 dolar ödemiş.
So check this out- - a couple months before he dies, Ivanovich charges $ 2,500 at a local wine shop.
Viper kule, burası Sabrehawk-1. 500 yarda mesafedeyim.
Viper Tower, Sabrehawk One on 1 / 4-mile climb.
Açılışa hazır olmak için inşaat malzemeleri için 300.000 tesisat için 500.000, işçiler için de 700.000 mi gerekiyor?
So in order to be ready for opening, we need 300,000 for building material, 500,000 for plumbing and 700,000 for labor?
Kaba bir hesap yaparsak, 500'ü satılır.
A nimble economy job, 500 out the door.
Genellikle bağışlarımız haftada 500 doları bulur.
It's typically a $ 500-per-week donation.
Mutlu olman için iyi bir ofis ve manzara yeterliyse iyi o zaman.
It looks like they've loaded this virus into some kind of projectile. It's set for airburst 1,500 feet, with enough virus to cover an entire football field.
500 bin, 25 numara.
500,000. 25 where?
500. 525 alabilir miyim?
500. Can I get five and a quarter?
- 500.
- 500.
525 ver bana.
Five, at 500. Now give me 525.
- Pek bir eminsin bakıyorum. 500 dolarına.
Oh, suddenly you're not so cocky. Come on, 500 bucks.
- Bir de 500 dolara, değil mi?
And $ 500?
500.
$ 500.
500 dolar mı istiyorsun?
You want $ 500?
500 mililitreliklerden.
500 a milliliter.
Biz 500 dolar verebiliriz.
We'd like to give 500, please.
Uzman nişancı. Ekibinin en iyisi. 500 metrede açık alanda hareket eden hedefi kusursuz vuruyormuşsun.
Expert marksman, best in your unit, I hear... flawless on a 500-yard moving-target test.
Aynı anda gerçekleşen iki kazara ölüm var, ama aralarındaki mesafe 4000 kilometre.
Ok, uh, there were two accidental deaths that happened at the same time but 2,500 miles apart.
150 metrelik gemiyi görememişler.
They let a 500-foot ship get right past them.
Derin sulara 500 metre!
500 meters from the shelf!
Tek odalı evler 3,500'den başlıyor.
One bedrooms start at $ 3,500.
Ama fiyat etiketinde hapların 500 dolar olduğu yazılıydı. - Ne olmuş?
But the price attached to the pills was $ 500.
Beş dolarlık bir faturayı geri almak için 500 dolar harcadım.
I spent $ 500 to get back a five dollar bill.
500 kilometre güneyde.
500 kilometers south.
5000 birim.
That's 500 units.
500,000 dolar, işaretlenmemiş, izi sürülemez.
Five hundred thousand. Unmarked, untraceable.
İzlemek istediğim beş yüz tane falan şey vardı.
I had, like, 500 things I wanted to watch.
- 2,500 Ekimde - - Kişisel kullanımım içindi!
~ 2,500 on October - ~ It was for personal use!
- Bir başka 2,500 - - Bak, biraz para ödünç aldım!
~ Another 2,500 - ~ Look, I borrowed some money!
- Evet, sonra da 250 kilo oluruz.
Right, and then we would be 500 pounds.
Benden 500 dolar aldı ve geçici olarak bıraktığını söyledi.
He took $ 500 and let me put the rest on consignment.
500 arttırıyorum.
I'll raise you 500.