80km translate English
29 parallel translation
80km uzunluğunda falan.
It's 50 miles long.
80km uzakta teğmen ve hızla yaklaşıyor.
He's about 50 miles out, Lieutenant, and coming fast.
Santa Barbara, LA'tan 80km falan uzak..
Santa Barbara, that's like, what, 50 miles outside of LA?
Pegasus saniyede 80 km hızla jüpitere doğru yaklaşıyor.
( NARRATOR ) Pegasus is approaching Jupiter at 80km per second.
Üç bin yıl önce, buradan 80 kilometre uzaklıkta bu göğe dokunabilmek için Babil kulesi inşa edildi.
80km from here, over 3,000 years ago, they built the Tower of Babel so they could climb up to this sky.
Yani buradan 80 kilometre uzakta tüm diller doğdu.
80km from here all our languages were born.
Los Angeles'a 80km.
Fifty miles to Los Angeles.
Hedef Delta 12'den çıkıp Delta 14'e girdi.
It's moving at a rate of 80km / hr. Movement according to the CCP.
Saatte 80km. Hızını koru.
Maintain a speed of 50 miles an hour.
Summer, dinle... geldiğimiz motel en az 80 km gerimizde kaldı.
Summer, listen... the motel where we came is more than 80km beyond.
80 km geride benzin istasyonu olan bir motel var.
There is a motel with a gas station 80km back.
Saatte 80 km yapabiliyor sadece.
It can only go 80km / h.
İlk yarışma için Kuzey Wilkesboro'nun dışına 50 mil ( 80km ) sürmemiz istendi.
We were asked to drive 50 miles outside of North Wilkesboro for our first challenge.
50 mil ( 80km )'lik alanda en büyük arabayı buldun ve gene bunu aldın.
You found the biggest car in a 50-mile radius - and bought it again.
40 ( 65km )... 50 ( 80km )... 60 ( 100km )!
40... 50... 60!
İşte 40 ( 65km ), 45 ( 75km ), 50 ( 80km ), 55 ( 90km ), 60 ( 100km ).
There's 40, 45, 50, 55, 60.
Beni öldüren saatte 50 millik ( 80km ) hız limitiydi.
It was this 50-mile-an-hour speed limit.
Şerif Buford Pusser serbest bıraktıktan sonra, saatte 50 mil ( 80km ) hızla tekrar yoldaydım.
After being released by sheriff Buford Pusser, I was back on the road... At 50 miles an hour.
32km, 48km, 64km, 80km.
20, 30, 40, 50.
- 80km.
- 50.
80 kilometrelik bölgede 150 kilometre.
150km in a 80km / h zone.
Şelaleye 80km var.
80 kilometers to the falls. I can make...
Bu basınçlı hasarların oluşması için saatte en az 80km hızla yere çakılması gerekir.
He had to have been falling at a rate least 50 miles per hour to sustain the compression injuries.
Bu alet 80 km'yi geçer.
It did at least 80km / h.
Saatte 80km hızla savanı saran alevler... yaklaşık 1000 ° sıcaklığa ulaşarak... önlerine çıkanı yutuyor.
The flames sweep across the savannah at 50 miles an hour... reaching temperatures of nearly a thousand degrees, consuming everything in their path.
Ayrıca internet profili analizlerime göre evinden, Goiânia Brazilya'dan 80km uzağa hiç seyahat etmemiş.
He is also, according to my analysis of his online profile, a resident of Goiânia, Brazil, who has never traveled more than 50 miles from his home.
Benzin pahalı olduğundan 7 saat boyunca 80 km hızla gidiyorum.
Oil is too expensive We drive 80km for eight hours.
Fırtına bölgesine 80 km'den fazla yaklaşmak güvenlik toleransını aşma ihtimali doğuracaktır.
Anything closer than 80km's to the perimeter of the storm system... will likely exceed safety tolerances.