Alli translate English

Hay mucho burro alli!

Hay mucho burro alli!

Lupita, vete por allí.

Lupita, vete por alli.

- Allí está.

Alli esta.

- "Allí está".

- " Alli esta'".

Adamın D'Alli'i getir.

Bring your man D'Alli in.

D'Alli dışarıda.

D'Alli's outside.

- D'Alli, nasılsın?

D'Alli, how are you?

Parayı yatır, beklet, sonra ikiye katlansın.

20 million. ( D'Alli ) You take the breakage of a half point, plow it back, skim it, give it to the dog.

O kardeşim gibidir, ve bana gösterdiğiniz saygıyı ona da göstermelisiniz.

He is like a brother to me, and should be treated with the same respect with which you treat me. D'Alli...

Burasının senin klubün olduğunu mu?

That this is your club? D'Alli, I...

Bu beyin bir arkadaşınız olduğunu bilseydim dizlerimin üzerinde...

D'Alli, on my knees, on my knees, if I knew this man was a friend of yours...

Bu D'Alli yok mu demek?

Does it mean no, D'Alli?

Kelimelerle mi konuşuyoruz burada?

We talking words here, D'Alli?

Gaza bas!

Alli, arriba!

İrlandalılar hakkında bildiğim herşey başkalarının sığınakta konuştuklarıydı.

AllI ever knew of Ireland was in the talk of others in the asylum.

Alli amcaya gelin.

Come with Uncle Alli.

Alli, herhangi birisiyle gidebilirsin.

Alli, you could go with anybody.

Alli?

Alli?

Alli!

Alli!

Gidelim, gidelim, Alli!

Go, go, Alli!

Alli ile evde işler nasıl gidiyor?

How are things at home with Alli?

Önceden, Alli eve gelirdi ve annesini..... baygın bir halde bulurdu, sonra ambulansı filan arardı.

There was a time that, like... you know, Alli would come home... and she'd find her mom, like, passed out... and she'd have to call an ambulance and shit.

Tamam mı?

All right, Alli?

Ne dememi bekliyorsun, Alli?

What do you want me to say, Alli?

Bizim Alli her zaman hayatı uçlarda yaşar.

Yo, Alli's always on tip.

Alli, sen artık olayı çözdün.

Alli, you're so fucking down.

Alli.

Oh, Alli.

- Alli.

- Alli.

Alli, beni dinliyor musun?

Alli, you fuckin'hear me?

Bu konu burada kapanmadı, Alli.

Yo, I ain't gonna let this shit slide, Alli.

Alli, bırak Robert bu konuyla ilgilensin.

Alli, let Robert handle this.

Dedektif, Alli sizinle iş birliği yapmayacak.

Detective, Alli can't be of any use to you.

O şeyi yaptığıma inanamıyorum, Alli.

I can't believe I did that, Alli.

Alli evimizde her zaman hoş karşılanmışsındır ama...

Oh... Alli... you've always been a friend in our house...

Alli, yapma.

Toby, Nick, and Sam are going downtown right now... for revenge, to defend your honor. Alli, don't.

Neden yapmayayım, Alli?

Why not, Alli?

Ally hayır!

Alli no!

- Ve ben Alli.

- And I'm Alli.

Allie, onun zarar görmesini hiçbir zaman istemem.

Alli, I would never put him in harm's way.

Orada.

Alli.

Alli, oradan çıkmanı istiyorum.

- Alli, I want you out of there.

Alli.

There.

Timsah-Timsah geçidi.

Alli-gator?

Zavallı Alli.

Poor Alli.

Alli'nin kiminle aşk yaşadığını bilmiyorum fakat ben olmadığıma eminim.

I don't know who Alli was in love with, but it sure as hell wasn't me.

Alli ile en son ne zaman görüştün?

How long had it been since you talked to Alli?

Alli ve ben çıkıyorduk. fakat bu neredeyse 6 ay kadar önceydi.

Yeah, Alli and I, we dated, but that was like, 6 months ago.

Alli sorunluydu bir yıl kadar önce depresyona girmeye başladı...

Alli was a mess, and she started going through depression a year ago, and...

Yani, Alli harikaydı fakat kafayı yemişti.

I mean, Alli, she was cool, but she was out of her mind.

- Ne?

Ahhh Alli!

Timsah mı?

alli--alligator?