Anywhere translate English

Ve şimdi herhangi bir yerde olabilir, ve de bunu ona ben yaptım.

And now he could be anywhere, and I did that to him.

Göğüsler seni bu zamanda her yere getirebilir.

Tits don't get you anywhere these days.

Beni bir yere gönderdikleri yok, Nyx.

They're not sending me anywhere, Nyx.

Bana neler olduğunu söylemeden hiçbir yere gidemezsin.

You're not going anywhere until you tell me what's going on.

İşte bütün yolculuğun en önemli kısmı buydu. Hiç sonu olmayan görkemli bir şeyin içinde her yere gidebileceğin muhteşem bir olasılık.

And that was the best part of the trip... the amazing possibility to be able to go anywhere within something that is magnificent and never-ending.

İkinci yol ; orta göğüste kıyafetli kısma.

The second way : anywhere in the tens, center chest.

Bu odaya dinleme cihazı saklamış olabilirler.

They could be hiding recording devices anywhere in this room.

- Hayır, her yerden olabilir.

- Could be anywhere.

Alfred, ara sıra içmemde sakınca yok. " Hayatta bir amacı olmayan insanlar ot içer.

Well, weed is for people who aren't going anywhere, though.

Sonra sidiği kondoma doldurup, bacağına bantlıyor. Peki, şu anda sidik satan bir yer bulabilir miyim?

I mean, is there anywhere I could even buy urine at this point?

Gece yakınlarımda uyumasan iyi edersin!

You better not be sleeping anywhere near me at night!

Bu adamı gördünüz mü hiç?

Have you seen this man anywhere?

Konuşma tarzına göre, herhangi bir yerde olabilir.

By his style of speaking, he could be from anywhere

Ama Pablo'nun eşini yanında yüksek miktarda para olmadan hiçbir yere göndermeyeceğini biliyordum.

But I knew Pablo would never let his wife go anywhere without some serious walking around money.

Bir yere gittikleri yok.

They're not going anywhere.

Beni mükemmel havuzu olmayan bir eve asla götürmeyin dedim.

I told them, don't take me anywhere that doesn't have a beautiful pool.

Escobar'ın ailesi hiçbir yere gitmiyor.

Escobar's family isn't going anywhere.

Dünyadaki en tehlikeli pist bu.

It really is the most dangerous track anywhere in the world.

- Herhangi bir yerde olabilir.

- He could be anywhere by now.

- Ne yapıyorsunuz? - Bazı cevaplar alana kadar hiçbir yere gitmiyoruz.

- We're not going anywhere till we get some answers.

Yalnız kalacaksın, ve Napoli'de hiçbir yere gidemeyeceksin.

You'll be alone, and alone you won't go anywhere in Naples.

Bir yere gitmek zorunda değiliz.

We don't have to go anywhere.

Ama vücuttan geçtiğini düşünürsek o mermi herhangi bir yerde olabilir.

But a bullet going through bone and tissue... it could be anywhere.

Herhangi bir yer değil.

Not anywhere.

Tamam mı? Fiji'ye falan da gitmiyorum.

Okay, and I ain't going to Fiji or anywhere else.

Durabilirsin. Hiçbir yere gitmiyorsun.

You're not going anywhere.

Kertenkele heryerde olabilir

The lizard could be anywhere.

Jackson'ı bulana kadar şurdan şuraya gitmiyorum.

I'm not going anywhere until I find Jackson.

Onun işimize yaklaşmasını istemiyorum.

I don't want him anywhere near the compound.

Her yerde olabilir.

She could be anywhere.

Herhangi bir yere gitmek istemiyorum.

I don't want to go anywhere.

Sayende adaya kaçtım ve burnumu bile dışarı çıkartmadım.

Thanks to you, I ran to the island and didn't dare go anywhere.

Hiçbir yere gitmiyoruz.

We're not driving anywhere.

Seninle bir yere gelmiyorum.

I'm not going anywhere with you.

Bir yere gitmiyorum.

I'm not going anywhere.

Asla hiçbir yerde evimde hissetmedim, ama...

I've never really felt at home anywhere, but... This camp...

Ben hiçbir yere gidemem.

I can't go anywhere.

Saklanacak bir şey var mı bakalım.

See if there's anywhere to hide.

Sen bu kadar üzgünken gidemem.

I'm not going anywhere while you're this upset.

Yakınlarında bile olmanı istemiyorum. Hepsini siktir et!

Okay, I don't want you anywhere near her.

Hiçbir yere gitmiyorum.

I'm not going anywhere.

Bir yerden söylemiyorlar.

They're not singing anywhere.

Grubun bir yere varamayacağını düşünüp onlara kelek attım ve annemle babama onların beni kazıkladıklarını söyledim.

I thought, the band wasn't going anywhere, so, screw them, and then I told mom and dad that they were all just trying to screw me over...

Bulamadınız mı?

Didn't you find anywhere 7

Ben söyleyene kadar hiçbir yere gitmiyoruz.

We're not going anywhere until I say so.

- Hiçbir yere gitmiyorsun. - Ben...

- You're not going anywhere.

Hayır, herhangi bir yere gitmemize gerek yok.

No, we don't have to go anywhere.

Yani bu sürücüyle, galaksinin istediğimiz yerine anında gidebileceğiz.

So with this drive, we could go anywhere in the galaxy in an instant?

Onları istediğimiz yerde ve zamanda vururuz ve bizi göremezler bile.

We can hit them anywhere at anytime, and they'd never see us coming.

Hiçbir yerde iş bulamadım.

I can't find a job anywhere.

Nasıl olsa bir yere gittiği yok.

He's not going anywhere.