Architecture translate English
1,019 parallel translation
Mimarlığı tartışmak sana düşmez.
There's no point in your discussing architecture.
Yemek yaparım, çamaşırlarını yıkarım, yerleri süpürürüm sen de mimarlığı bırakırsın.
Don't laugh. I'll cook, I'll wash your clothes, I'll scrub the floor and you'll give up architecture.
Mimari alanında bir uzmanım işte, başka bir şey değil.
As an expert in architecture, nothing else.
Lélia mimari çalışıyordu.
Lélia studying architecture.
Dalmaçya mimarisi.
Dalmatian architecture.
Mimari, mahalle...
Architecture, neighbourhood.
Heykellere bak, şu yazıt!
Look at the architecture and that inscription.
Mimarlık okuluna gittiğimde benim de pek vaktim olmayacak.
I won't have much time either when I go to the architecture college.
Mimari stili Fransiskan keşişleri tarafından Meksiko'dan getirildi.
This style of architecture was brought up from Mexico by the Franciscan monks.
Mimarînin saflığı!
The purity of the architecture.
Buradan ayrılmak ve mimarlık okumak istiyordu.
He wanted to leave and study architecture.
Birkaç yerin havası bize, daha az olağan olan ortamı yaratmak için... yaratıIması gerekecek bir mimarinin... gelecek güçlerini haber verdi.
The atmosphere of a few places gave us intimations... of the future powers of an architecture... that it would be necessary... to create in order to provide the setting for less mediocre games.
Roma hukuku, mimarisi, edebiyatı insanlığın gururu.
Roman law, architecture, literature are the glory of the human race.
Oysa şu, ufaklık, şuna bir bak hele, ne kıyak mimarisi var.
Kid, how's that for a cool piece of architecture?
Sana mimarlık hakkında kitaplar gönderdim.
I have sent you the architecture books.
Bu sütunların asil mimarisini lekeliyorsun!
You disgrace to the noble architecture of these columns!
Büyüleyici bir mimari.
It's a magical architecture.
"Mediciler'in Mezarı." Mezarın mimarisi dahi Michelangelo'nun imzasını taşır.
The Medici Tombs. Even the architecture designed by Michelangelo.
Ayrıca mimariye, heykele, resme hamilik eden de olmazdı ;.. ... rahat bir yaşam sanatçılar için hayal olurdu.
And, I may add, no patron of architecture... sculpture and painting, and therefore, no comfortable living for artists.
Mimarisi hakkındaki fikrin nedir?
What is your opinion of the architecture?
Mimari mi?
Architecture?
Mimarisi şapelden çok inek ahırına benziyor.
It has no more architecture than a cow barn.
Eski mimarinin bir araya geldiği en korkunç kombinasyon.
The most horrible conglomeration of antique architecture I've ever seen.
Alet ve malzemelerin denizaltından çıkarttık, Ve biraz da Tinker Toy mimarlık okulundan borç alarak, Birkaç hafta içinde bitirdik.
We stripped the submarine of tools and materials, and borrowing somewhat from the Tinker Toy school of architecture, we finished in a couple of weeks.
Bu binanın mimarisini inceliyorum.
I am studying the architecture of this building.
Şehrin mimarisini incelemek için birkaç gün kazandım.
Gives me a couple of days to study some of this architecture.
Arayan Michal Podgorski'ydi, mimar yardımcım.
It was Michal Podgorski, my assistant on architecture.
Gündüzleri mimari.
Architecture during the day.
Mimari, heykeltraşlık, mozaik ve mücevhercilik seninle hiç ilgilenmemiş.
Ignored by architecture, sculpture, mosaic and jewelry.
Birden fazla mimari tasarım var.
Mixed architecture.
Bana mimarlık üzerine kitaplar verdi.
He gave me books on architecture.
Bu vesile ile bu görkemli, olağanüstü modern mimari ürünü dünyanın en büyük asma kemer köprülerinden birini sizlere...
I hereby dedicate this... magnificent marvel of modern architecture... one of the largest suspended-arch bridges in the world... to the people of...
Bu vesile ile bu görkemli, olağanüstü modern mimari ürünü dünyanın en büyük asma kemer köprülerinden birini sizlere...
I hereby dedicate this magnificent marvel of modern architecture... one of the largest suspended-arch bridges in the world... to the people of the greatest...
Beyler, karşınızda gördüğünüz, 12. yy askeri mimarisinin şaheserlerindendir.
Gentlemen, a masterpiece of medieval military architecture.
Karşınızda gördüğünüz, 12. yy askeri mimarisinin şaheserlerindendir.
You're looking at a masterpiece of medieval military architecture. You speak like a guide.
Ben mimarlık okuyorum.
I'm studying architecture.
Yoldan geçerken gördüğümüz tüm binlar hakkında ki tarihi ve sanatsal tüm ayrıntıları anlattı.
In all the towns we drove through, he explained about the buildings, - their architecture and about art.
Ekoslular insansı robot olduğundan mimaride benzerlik var.
The Ekosians are humanoid, so there's apt to be a similarity in architecture.
İngiliz kilise mimarisi hakkında araştırmalar yok galiba.
No, not really. And I don't suppose you've got Any general surveys of english church architecture?
Avrupa'nın en çağdaş kenti. Mimarisi ile meşhur. Ve yakında, yüzyılın en büyük hırsızlığıyla meşhur olacak.
The most modern in Europe, famed for its architecture, and soon, I trust, for the greatest robbery of the 20th century.
Mimarlık çalışmanın beni nereye sürüklediğine bak.
So look where studying architecture led me.
Mimarlığı bırakmayacağım.
I'm not going to give up architecture.
Mimarlıkla pek alakası olmadığını biliyorum, ama sana ekmeğini çıkaracak kadar kazandırır.
I know it's not much related to architecture, but it will give you enough bread to get by on.
- Mimarlığı neden bırakıyorsun?
- Why are you giving up architecture?
Berkeley'de mimarlık okudum ve yaklaşık bir yıl önce iş bulmak için Los Angeles'a geldim.
And I studied architecture in Berkeley and came to Los Angeles about a year ago to look for work.
Saf Barok mimarisi.
Pure Baroque architecture
Kale orta çağ mimarisine ilginç bir örnek teşkil ediyor.
The tower is one of the most interesting examples of Medieval architecture.
Mimarlıkta sınıf birinciliği, ne işe yaradı?
Top honors in architecture, and what did I do with it all?
Bu geceki kurs, örneğin. Mısır mimarisi piramitler, mezarlar gibi şeyler üzerine!
Tonight's lecture, for instance, on Egyptian architecture - pyramids, tombs, things like that.
Mimariye yeni merak sardınız. Hevesinizi kırmayayım.
I wouldn't wanna dampen your new interest in architecture.
Mimarisi ilgimi çekti.
I was interested in the architecture.