Beene translate English
112 parallel translation
Geoffrey Beene.
Oh, Geoffrey Beene.
Bu Geoffrey Reene Alışveriş Merkezi'nde David.
This is David at the Geoffrey Beene outlet mall.
L : L : Bean, Geoffrey Beene Burberry astarlı
L.L.Bean, Geoffrey Beene Burberry zip out lining
Lian Chu World Gobbler'ı öldürdü, sen bu yüzden iyileştin. Her yer yemyeşil oldu ve etraf yine tavşanlarla doldu.
That's why you've beene cured and nature has blossomed, and there are little bunnies everywhere.
Bunu bir ders emri gibi düşün en azından haşmetli kralım Cyrus Beene'den birkaç kelime duyayım. Sana ne söylememi istiyorsun?
I think that would warrant a lecture, at least some words from his majesty Cyrus Beene, king of me.
Birçokları bunu iki ülke arasındaki ilişkiler için olumlu bir hamle olarak görse de... - Cyrus Beene.
Even though many see this as a positive move in relations between the two countries...
- Bir saniyeliğine telefona ver.
Cyrus Beene. Put him on.
Cyrus Beene'e hamile olduğumu söylemene rağmen hâlâ başkanla görüşmeme izin vermiyor mu?
You told Cyrus Beene that I was pregnant, and he still won't let me see the president?
Sizin bekliyorlar efendim.
Mr. Beene. They're ready for you, sir.
- Sanders, Cyrus Beene.
Cyrus, meet Sanders Black.
- Başkanın personel şefinin tanıştırmaya gerek yok.
Sanders, Cyrus Beene. The president's chief of staff needs no introduction.
Olivia Pope, Cyrus Beene'i arıyor.
Olivia Pope for Cyrus Beene.
Merhaba, iki kişilik rezervasyon.
Hi. Reservation for two. Cyrus Beene.
Cyrus Beene. İlk siz geldiniz.
You're the first to arrive.
O işi Cyrus Beene hallediyor.
Cyrus Beene is taking care of it.
Cyrus Rutherford Beene hayatında bir kez olsun bana kim olduğunu göster!
I mean it! Cyrus Rutherford Beene, for once in your life, show me who you are!
Cyrus Beene'in kocası büyük jürinin önünde ifade veriyor.
Cyrus Beene's husband is testifying before a grand jury.
Ella Margaret Novak Beene seni Baba Oğul ve Kutsal Ruh adına vaftiz ediyorum.
Ella Margaret Novak Beene... I baptize you in the name of the father... ♪ I don't know why I love you ♪ and of the son... ♪ I don't know why ♪ and of the holy spirit. ♪ I love you ♪ amen.
Giremezsiniz Bay Beene. Önce...
Mr. Beene, I can't, not until he gives me...
Bay Beene'le "first lady" sizinle görüşmek istiyorlar, efendim.
Mr. Beene and the First Lady both here to see you, sir. Cyrus!
Bay Beene, Emily's List'den Bayan Grant arıyor.
Mr. Beene, that's Emily's list calling for Mrs. Grant.
Cyrus Beene.
Cyrus Beene.
- Köstebek Cyrus Beene olabilir.
- We think Cyrus Beene may be the mole.
Bay Beene?
Mr. Beene?
Bay Beene.
Mr. Beene.
Cyrus Beene görevimle ilgili gereğinden fazlasını biliyor.
Cyrus Beene knows more about my operation than he should.
Cyrus Beene ile çalışıyor.
He's working with Cyrus Beene.
- Peki Cyrus Beene?
- And Cyrus Beene?
- Cyrus Beene'i ben halledeceğim.
- I'll handle Cyrus Beene.
Cyrus Beene'in baskı altında çöküşü benim pornom.
Watching Cyrus Beene unraveling under pressure is my porn.
Bay Başkan, telefonda Bay Beene var.
Mr. President, I have Mr. Beene on the phone.
- Bay Beene, en azından kan basıncınızı ölçeyim.
Mr. Beene, at least let me take your blood pressure.
Mr. Beene çorbasını asla soğuk sevmez.
Mr. beene's soup can never get cold.
Cyrus Beene beni kampanyanın dışında tutmayı düşünüyorsa,
If Cyrus Beene thinks he can cut me out of this campaign
Bunu nasıl düzenlediklerini de biliyorum Cyrus Beene'i de tanıyorum.
I know how they operate.
Beyaz Saray için yarışan ben değilim.
I know Cyrus Beene. ( Lowered voice ) I'm not running against the White House.
Cyrus Beene bana dindar ve yeniden güvenebileceğim... bir lider olabilmesi için anlaşma yollayacak...
Cyrus Beene will send me out to deal... - to reassure the religious leaders.
Efendi doğrudan seninle konuşuyor, kardeş Beene.
The lord speaks through you, brother Beene.
Sayın Beene...
Mr. Beene... Cyrus.
Anladığım şu ki eğer feragat anlaşması çıkarmak istiyorsan devlete yazılı olarak benim, yani cyrus beene'in, bu suçluyu tekrar ülkeye sokmak istediğimi söylemek zorunda kalacaksınız.
I understand that if you want to issue an inadmissibility waiver, you're gonna have to go tell the state on record that I, Cyrus Beene, want to bring this criminal back into the country.
Corey, Cyrus Beene.
Corey, Cyrus Beene.
Bu Cyrus Beene, başkanın özel kalemi.
It's Cyrus Beene, the president's chief of staff.
Cyrus Beene... seni orta halli bir adamdan bir adaya, adaylıkdan da bir cevhere dönüştürecek dahi...
Meet your kingmaker. Cyrus beene... a genius who spins average men into candidates and candidates into gold... Nice to meet you.
- Teşekkürler sayın Beene.
Thank you, Mr. Beene.
Bence Cyrus Beene gitmek üzere. Bıraktı bile.
I think Cyrus Beene is about to leave.
Bay Beene.
Nobody likes a smart-ass, Mr. President.
Cyrus Rutherford Beene.
Cyrus Rutherford Beene.
- Cyrus Beene...
Cyrus Beene.
Ben Cyrus Beene.
Cyrus Beene.
Cyrus Beene bu çevrede, bizim çevremizde değil.
Cyrus beene is not in this circle, our circle.
... Cyrus Beene.
Cyrus Beene.