Blaire translate English

Blaire, gel!

Blaire, come on!

- Adım Monique Blaire.

Oh, I am Monique Blair.

Bayan Blaire, ben kızınızla evlilik düşünmüyorum.

Mrs. Blair... I'm not asking for your daughter's hand in marriage.

Onları pokerde yeniyordum. Bayan Blaire satrançta beni katlediyordu.

I did them in at poker, and Mrs. Blair murdered me at chess.

Monique Blaire, bu da Britt Harris.

Monique Blair, this is Britt Harris.

Bayan Blaire, ben birkaç kez evlenmek için... birkaç kez de evlenme amacı taşımadan nişanlandım.

Mrs. Blair? On several occasions, I've been engaged to marry, and on several occasions I've been not engaged to marry, if you follow me.

Bu kızların pek çoğunu şehir kulübüne götürmedim ama... kızınızdan farklı olarak Bayan Blaire... o kızların hepsi beyazdı.

And a lot of these girls I wouldn't take to a country club, but with the exception of your daughter, Mrs. Blair, all of them were white.

Irv Çarkıfelek'i izlerken telefonu fişten çeker.

Irv and Blaire always take the phone off the hook during Wheel Of Fortune.

Blaire, gerçek yağ mı, yoksa margarin mi?

Blaire, real butter or fake butter?

Blaire gözlüklerini unutmuş.

Look. Blaire forgot her glasses.

Cassandra Blaire.

Cassandra Blaire.

Merhaba Blaire.

Hello, Blaire.

Blair, yeter.

Blaire, stop.

Tom Blair's Barı'na mı?

Tom Blaire's pub?

Blaire Roche.

Blaire Roche.

Ancak, Serena ve Blaire geldiğinde ise eski kıkançlıklar daha zor kaybolur.

But when it comes to Serena and Blair, old jealousies die harder.

Blaire!

Blaire!

Blaire tam bir kaltak.

Blaire is such a bitch.

Blaire acımasız.

Blaire is cruel.

Blaire kötü.

Blaire is evil.

Blaire ölmeyi hak ediyor.

Blaire deserves to die.

Bu, Blaire Hawkins.

Meet Blaire Hawkins.

Blaire dün gece neredeydi?

Where was Blaire last night?

Ya da belki Blaire'in ölmesini beklemiyordu,.. ... belki kimliğini saklamaya çalışıyordu.

Or maybe he didn't expect Blaire to die, and maybe he was trying to hide his identity.

Blaire Hawkins'in ölümünün suçlusu ben değilim.

Look, I'm not to blame for Blaire Hawkins'death.

Blaire kötülüğüyle meşhur bir kızdı.

Blaire was a notorious mean girl.

Blaire birçok öğrenciye zarar verdi.

Blaire hurt a lot of students.

Blaire en kötüsüydü.

Blair was the worst kind of bully.

Bayan Hawkins, Blaire'in dün gece bir partiye gittiğini söylediniz.

Mrs. Hawkins, you say Blaire went to a party last night.

Blaire'i herkes severdi.

Blaire was universally loved.

Size söylemek zorundayım. Müdür Lieber, Blaire'in okulda kötü davrandığı çocukların uzun bir listesini verdi.

I have to tell you that Principal Lieber gave us a long list of kids at school who claim that Blaire was mistreating them.

Blaire o okuldaki her çocuktan daha üstündü.

Blaire was better than every other kid in that school.

Blaire'in Mercedes'i.

It's Blaire's Mercedes.

Bence kesin Blaire'in çantası.

Bet you this is Blaire's pocketbook.

Çantaya, ayakkabılara ve sürüklenme izlerine bakılırsa Blaire'in buradan kaçırıldığı belli.

Well, I think it's safe to say... between the shoes, the purse and the drag marks... this is the spot where Blaire was abducted.

Blaire 02 : 30'da çıktı, doğru mu?

So Blaire left at 2 : 30, is that correct?

- Blaire'le arkadaştınız değil mi? - En yakın arkadaşımdı.

You and Blaire, you guys were friends, right?

Blaire dün gece biriyle tartıştı mı?

Did Blaire get into it with anyone last night?

Kızımızın Blaire'in cinayetiyle ilgisi olduğunu mu ima ediyorsunuz?

Are you implying our daughter had something to do with Blaire's murder?

Blaire beni partiye çağırdı.

Blaire invited me to the party.

... Blaire tahsilat için bizi gönderdi.

Blaire had sent them to collect.

Ne bileyim, Blaire'in istediğini yaparsam dedim beni rahat bırakır.

I don't know, I just... I thought that if I did what Blaire wanted that she would leave me alone.

Peki, ya Blaire'in diğer mağdurları?

Okay, what about Blaire's other victims?

Blaire Hawkins'e ancak bakabildim.

I'm just getting to Blaire Hawkins now.

... ikinci sınıf Blaire... Galiba bir şey duydum.

Okay, I think I have something.

Blaire'in taciz ettiği tek kişinin Megan olmadığını biliyoruz.

Well, we know that Megan wasn't the only person that Blaire was harassing.

... ikinci sınıf Blaire...

I'm a sophomore... Bl... Bl...

- "Cordero, ikinci sınıf" gibi duydum.

Blaire... Something, "Cordero... sophomore." That's what I heard.

... ikinci sınıf Blaire hayatımı mahvetti...

... Cordero... a sophomore... Bl... Blaire ruined my life...

Blaire Hawkins hakkındaki şikâyetlerin.

Voicing your frustrations about Blaire Hawkins?

Blaire de onu kovdu.

Blaire kicked her out.