English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ B ] / Boogie

Boogie translate English

852 parallel translation
Büyüleyiverir seni
He can boogie-boo ya
Birlikte çalkalayıp kurtlarımızı dökeceğiz.
You know, hit the jiggles for a little rum boogie.
- Boogie.
- Boogie.
- "Boogie" ne demek?
- What does "boogie" mean?
- Kibritle boogie, Krup.
- Match boogie, Krup.
Demek kibritle boogie?
Want match boogie? You'll get it.
Siz ikiniz benimle söyleyin diğerleri de orkestra ile birlikte, tamam mı?
You two go with me, and the rest of you take boogie with you on the orchestra, right?
Boogie.
Boogie.
Bir kez'boogie-woogie'derken telaffuzumu düzeltmek için omzuma yaslandığında nefesini kulağımda hissettim.
Once when you leaned over my shoulder to correct my spelling of the word "boogie-woogie," I could feel your breath on my ear.
Ama unutmayın, dalga geçmek yok.
But remember, no woogie-boogie.
Biraz melodi? Yukarï.
Some boogie-woogie?
En baştan "Boogie Barcarolle".
It's "Boogie Barcarolle," from the top.
Gelini bir boogie parçasına Dans etmeye başlayınca
As his bride starts to stride To a boogie beat
Haydi, neşelendir ortamı.
Come on! Boogie it up! Boogie it up!
- Caz çalan yeni bir mekan...
- There's a new boogie-woogie joint...
Şimdi, bu yeni caz mekanı hakkında neler biliyorsun bakalım?
Now, what do you know about this little boogie-woogie joint?
Caza gitmek falan yok!
No boogie-woogie!
Boogie ritmiyle bana ayak uydur Joe.
Swing me with that boogie beat, Joe!
- Boogie Woogie mi?
What's that?
- Hiç duymadınız mı? - Boogie Woogie'yi bilmiyor musunuz?
Never heard of boogie-woogie?
- Çok uzun zamandır. - Bu Boogie Woogie uzun süredir mi var?
- Has this boogie-woogie been going on for some time?
- Boogie Woogie'nin mi?
- Woogie-boogie?
Ama eminim boogie-woogie yapabiliyordur.
But he sure can do the boogie-woogie.
Boogie-woogie, bayat dergiler.
Boogie-woogie, corny magazines!
Bu gece boogie-woogie yapacaksın.
Tonight you'll dance the boogie-woogie
Bak, Boogie'den opera bilmiyorum ya da Corpus Christi'den Lacrima Christi.
Look, I don't know opera from boogie... or Lacrima Christi from Corpus Christi.
- Bu "Cow Cow Boogie."
- This is "Cow Cow Boogie."
Hadi dans edelim.
Let's boogie.
Çal bakalım şu boogie-woogie müziğini.
Play your boogie-woogie.
Bana Ürkütücü Adam, Kanlı Dünya'nın Kralı derlerdi.
Mr Boogie Man, King of Blood, they used to call me.
- O halde Guitar Boogie'yi bilirsin.
- Then you must know "Guitar Boogie."
- Benim evimde jazz dinliyorsun ve kıvırtıyorsun.
- Boogie-woogie and twisting'up yourself in my yard.
Artık Jazz falan kalmadı efendim.
They don't have boogie-woogie anymore, Preacher.
Avcı uçağı öcü gibiydi.
( Stewart ) The fighter was the boogie man.
Ve işte size iri yarı, gösterişli caz için yaratılmış bir boogie.
And there's one hip, thick, hunky, funky boogie.
Boogie, boogie.
Boogie, boogie.
"Boogie, boogie, boogie, zenci, zenci, zenci, zenci."
"Boogie, boogie, boogie, nigger, nigger, nigger, nigger,"
Çok kötü bir tarza sahip olan caz müziği bestekarıydı.
He was a boogie-woogie composer who had the most terrific style.
- Uyuyamıyorum Bobby, dans edelim.
- I can't sleep, Bobby, let's go boogie.
- Dans mı?
- Boogie?
Nerede dans edeceksin?
Where're you gonna boogie to?
- Otelden otele koşturacaksın.
- Full-tilt boogie from motel to motel.
Arabama gidip, sevişeceğim.
I'm gonna get in my cab and boogie.
Birinci sırada, Brooklyn'in Fred Astaire'si, dans kralı.
In first place, the coolest, Brooklyn's Fred Astaire, the boogie-woogie man.
Haydi, dans edin!
Come on, lets boogie!
Beyninde dümbelek çaldıracak.
It'll boogie-woogie on your brain.
Bu gece eğlenmeye başladığımızda o tepedeki İsa heykeli, sırtını dönmek zorunda kalacak.
When we start to boogie tonight, that plastic Jesus up on the hill's gonna have to turn his back.
Bu en iyi boogie-woogie elbiselerimizden biri.
Now, that's old reet, Jack. One of our better boogie-woogie suits.
"Birazdan sokağın hemen karşısında boogie-woogie yapmaya başlıyoruz." "Bu kanalı dinlemeye devam edin."
We're gonna be boogie-woogie-ing our way right out across the street soon.
Bütün bunları ben mi yaptım?
- I didn't do all of that, did I? - That's just plain boogie-woogie.
- Boogie Woogie çalıyordu işte.
- Boogie-woogie.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]