Browns translate English
374 parallel translation
Ne Doktor Browns'a, ne de Doktor Jaquith'e, yaşayan kimseye tek kelime etmem.
Not Dr. Browns nor Dr. Jaquith. I won't tell a single living soul.
Düşünüyordum da, cumartesi... Yankees ile St. Louis Browns karşılaşıyor, iki maç üst üste.
I was thinking, Saturday... the Yanks are playing the St. Louis Browns, a doubleheader.
St. Louis Browns üniforması. Onlarla antreman yapardım.
It's the St. Louis Browns.
Baba, Brownlar yeni bir araba almış. Görmelisin.
Daddy, the Browns next door have a new car.
Cecily Browns'ın pek çok portresi vardır.
Cecily Browns too much full of pictures of people.
Lewise'lar, Quincy-Brown'lar ve Gaylord'lar.
The Lewises, the Quincy-Browns and the Gaylords.
Kahverengi ve sarı tonların zengin kullanımına dikkat edin.
Note the rich use of browns and yellow -
Kahverengi ve sarı tonların kullanımına dikkat edin.
- Note the rich use of browns and yellows. - Jervis.
"The Browns" ve "Wales" ailelerinin parası Warnley'deki diğer tüm insanların parasından daha çok.
These two familes, "The Browns" and "The Wales" s they are worth more brass then the rest of Warnley rolls together.
Browns firmasında makina ekipmanı yaparız, ipek çorap değil.
We make machine tools at Brown's, remember not silk stockings.
Yumurtanın iki tarafı da pişsin.
EGGS OVER EASY! HASH BROWNS!
İki tarafı da pişmiş yumurta ve patates tava istiyorum.
HAM AND EGGS, EGGS OVER EASY, HASH BROWNS!
Yumurtalı İngiliz yemeği, tereyağlı patates ve peynirli kek getir ona.
Give her eggs Benedict, hash browns and cheesecake.
Dünyadaki tüm Charlie Brown'ların içinde, en Charlie Brown sensin.
Of all the Charlie Browns in the world, you're the Charlie Browniest.
İlk çeyreğin skoru..... Cleveland Browns 10, Minnesota Vikings 7.
That's the end of the first quarter. Cleveland Browns 10, Minnesota Vikings 7.
CBS'e, Cleveland Browns takımına ve belediye stadına bir milyon dolarlık dava açıyorum.
Yes. I'm suing CBS, the Cleveland Browns and the Municipal Stadium for $ 1 million.
Yerel haberlere gelince,... Cleveland Browns'ın Milli Futbol Ligi şampiyonluğunu bu yıl da kazanması, takımın..... yıldız oyuncularından birinin, yasalarla başı derde girmesi üzerine tehlikeye düştü.
On the local scene the chances of the Cleveland Browns to repeat as National League champions suffered a blow last night when one of their star performers ran afoul of the law.
Browns takımının sahibi Art Modell, bu gün öğleden sonra yaptığı açıklamada,..... Jackson'ın süresiz olarak takımdan kesildiğini ve..... disiplin soruşturması açılacağını bildirdi.
Art Modell, owner of the Browns, announced this afternoon that Jackson has been indefinitely suspended pending a hearing to determine further disciplinary action.
Bundan sonra adı "davacı" olarak geçecek Harry Hinkle..... "savunma" olarak anılacak Cleveland Browns, CBS ve belediye stadı aleyhine..... geçmişteki, şimdiki ve gelecekteki bütün şikayetlerini..... geri çektiğini kabul etmektedir.
Whereas Harry Hinkle, hereinafter referred to as the plaintiff renounces all claims against the Cleveland Browns CBS and the Municipal Stadium, hereinafter referred to as the defendants. In consideration thereof...
Böylece Claude, Galler'e, Brown ailesini ziyarete gitti.
- So CIaude went to visit the Browns in wales.
Claude'un yazdığı mektuplar geri dönüyordu.
Letters to the Browns are returned.
- Louisianalı'dır.
- Of the Louisiana Browns.
Kızarmış patatesleri getireyim, kahve de pişiyor şekerim.
I'll get the hash browns and the coffee on, sugar.
O boya meraklısı piç kurularını yakalayıp ayaklarından asmalı.
I want those little paint-happy bastards caught... -... and hung up by their Buster-Browns.
Kış etoburdur, esmerler kızıllar ve büyük hayvan resimleri
Winter is carnivorous - rich browns, reds, big animal prints.
Bu bay Harry Berman ve nişanlısı Judith Browns.
This is Harry Berman and his fiancée, Judith Browns.
St Louis Browns bünyesinde bulunduğumda ustalaşmıştım, Diane.
I perfected it when I was with the St Louis Browns.
Cleveland Browns NFL'e katılmadan önce başka bir ligdeydi.
Before the Cleveland Browns joined the NFL, they were in another league.
Buraya kahvrengi koymayacağım.
I ain't putting no browns there.
Sarı, turuncu ve az biraz kırmızı- - sarı ve turuncunun etrafında büyük birşey ve ondan sonra, Kahverengiler ve bejler koyacağız 3-D'de.İnan bana.
Yellow, orange and a little bit of red- - yellow and orange around the whole thing and then, we'll put browns and beiges in the 3-D.
- Gözlerini görmek istiyorum.
- I want to see your baby browns.
Bir şey mi var?
- Come on with the baby browns. - Are you on something?
9 metre, yatak odası, banyosu, mutfağı kahverengi bir mikrodalga fırını, küçük bir televizyonu var.
Thirty feet long, a bedroom, a bath a kitchen, a microwave that browns, a little TV.
Pankek, kıymalı esmerler.
Pancakes, hash browns.
Brown'lar?
The Browns.
O Brown'ları tanımaz.
She doesn't know any Browns.
- Meksika sosisi ile çırpılmış yumurta, yanında da kızarmış patates ve ekmek.
- It's a Mexican sausage mixed in with scrambled eggs. It comes with hash browns and toast.
Penaltı atacağız.
Penno for the Browns, Give us it,
Tüm Brown ailesi gibi.
Like all the Browns,
HILL VALLEY TARİHİ 1850 - 1930 McFly var, ama Brown yok.
McFlys, but no Browns.
Brown'lar Hill Valley'e 1908'de gelmiş.
The Browns didn't come to Hill Valley until 1908.
Bir kan sosisi ve patates istiyorum.
I need a blood sausage and hash browns.
Cleveland Browns`u satın alacak kadar para getirmişiz.
We'll have enough left to buy the Cleveland Browns.
kızarmış patates, tost, tatlı,
hash browns, toast, pancakes,
Biliyorsun, ben kıymalı patates görmeye alışkınım.
You know, I'm used to seeing hash browns.
Götürebileceğim kadar hap sağlayacaklar... sadece siyah ve esmerlere sattığım sürece.
They'll supply me with all the dope I can move... just as long as I sell only to the blacks and the browns.
- Cleveland Browns?
- The Cleveland Browns?
Jambon ve yumurta ve kıyma.
Ham and eggs, hash browns.
Kahverengiler ve beyazlar.
The browns and the whites.
Biliyor musun dünyadaki Junior Brownlar hep bizimle olacak.
You know the Junior Browns ofthe world will always be with us.
Fitili yaktık ve patatesi püreye çevirdik.
We lit the fuse and blew Mr. Potato Head into hash browns.