Caitlin translate English

Caitlin, Brittany, Ashley, Emma ve Madison.

Okay, Caitlin, Brittany, Ashley, Emma and Madison.

Caitlin!

- Caitlin! Caitlin! Caitlin!

Caitlin!

Caitlin! Caitlin!

Caitlin'i gördüm.

I saw Caitlin.

Virüsü durdurup Caitlin'i kurtarmanın tek yolu bu.

That's the only way to stop the virus and save Caitlin.

Şehrin diğer tarafında Caitlin'in bir dairesi var.

Caitlin has a flat up the hill.

Sakın bunları Caitlin'e anlatayım deme.

And don't be telling caitlin about any of this.

PETER ve CAITLIN NEW YORK ŞEHRİ, 2008

There's No One Here, Peter. They've All Gone.

Caitlin!

Caitlin!

Caitlin! Caitlin!

Ca-Caitlin!

Caitlin nerede?

Where's Caitlin?

- Caitlin'i bulmalıyım.

I Need To Find Caitlin.

- Caitlin!

Caitlin!

Kaitlen'in babası.

Caitlin's dad.

- O Kaitlen'in babası.

He's Caitlin's father.

Kaitlen?

Caitlin.

Kaitlen şu kızıl saçlı.

Caitlin's the redhead. - Oh.

Aktris Caitlin Fox ile bir görüşmedeydi.

Mmm. Having a meeting with that actress Caitlin Fox.

- Kate-Lynn.

- Caitlin.

Michigan'dan Caitlin arıyor.

Caitlin from Michigan.

Otoyol'da bir saat harcadım ve Caitlin'le kahvaltıyı kaçırdım. Özür dilerim.

I spent one hour on the 110, and I missed breakfast with... caitlin.

Güle güle, Caitlin.

Goodbye, Caitlin.

Ne zaman ne konuda konuşmak istersen - Caitlin'in okulda huysuz olması veya ödevlerinde yardıma ihtiyacın olursa ya da sadece sesimi duymak istersen, ben buradayım.

Whenever you need to talk about anything - caitlin's being mean at school or you need help with your homework or you just want to say hi, I will be there.

Biliyor musun Caitlin üniversiteyi bitirdiğinde tarih 2027 falan olacak.

Do you realize by the time Caitlin's out of college, it'll be like, the year 2027 or something?

Caitlin ölmüş olacaktı, tanınamayacak şekilde ezilmiş.

She would have been dead, Caitlin, mangled beyond recognition.

Kime : "Caitlin Dowd, Pazarlama Müdürü, Lily Parish"

caitlin dowd, senior vp for marketing, lily parish

Doğru, peki... "Caitlin, öğle yemeğini iptal et, her zamanki yerde buluşuyoruz. ACİL, Mia"

Right, well... caitlin : cancel your lunch all of us the usual place. urgent xo mia okay, perfect example.

Bu da ne, Caitlin'e saldırı günü mü?

What is this, get caitlin day?

Caitlin, sen Arbogast'de yaşıyorsun değil mi?

Caitlin, you're in the arbogast, aren't you?

Caitlin, Saat 9 : 00'daki rande - Uyan bakalım, seni uykucu!

caitlin, your 9 : 00 appointment- - wakey, wakey, eggs and bakey.

Caitlin Dowd.

Caitlin dowd.

Mia, Caitlin ve ben biliyorum. Yarın ona söyleyeceğiz.

Mia and caitlin and I- - we're telling her tomorrow.

Zoe, Mia, Caitlin sizi görmek güzel.

Zoe Mia Caitlin great to see you

Caitlin Mahoney.

Caitlin Mahoney.

Caitlin Mahoney bir ay önce iştahsızlıktan öldü.

Caitlin Mahoney died a month ago from anorexia.

Caitlin'dan bahsediyordum.

I mean Caitlin.

Caitlin'i nereden tanıyorsun?

How'd you know about Caitlin?

Tamam, Caitlin'i kontrol edeceğim.

Okay, I'm gonna go check on caitlin.

Caitlin'i doyuracağım.

I'll give caitlin a bottle.

Sonra Caitlin geldi ve... Doğduğu gün, Sadie aksi ve sinirli biri oldu.

then she had caitlin and... the day she was born, sadie's all grumpy, she's on the edge.

Üzgünüm, Caitlin'i komşuya bırakmak zorundaydım.

I'm sorry, I had to drop caitlin off at the neighbour'S.

Caitlin nasıl?

How's caitlin?

Caitlin nerede, tatlım?

Where's caitlin, honey?

- Bu meslektaşım, Caitlin Goodman.

- This is my colleague, caitlin goodman.

Caitlin. İlk uçak yolculuğuma hazırım.

I hear the executive dining room is amazing.

Kıyafet benim fikrimdi. Roger küçük Caitlin kılığındayken uçağa erken binebiliriz.

They say the Caesar salad is tossed at your table by emperor penguins.

Yani Caitlin'in yerini bilmiyor musunuz? Tabii ki biliyoruz!

I know how hard it was for you to say no to Bullock.

Caitlin.

Caitlin.

Ben Caitlin.

I'm caitlin.

Caitlin.

Caitlin Caitlin.

Küçük Caitlin nerede? - Kim? - Kızınız.

I was gonna teach him stuff.