English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ C ] / Candice

Candice translate English

378 parallel translation
Adım Candice.
- My name is Candace.
Candice, tatlım benim.
Candy? It's me, honey.
Ama hafta sonları Candice'i görmesine izin veriyorsun.
Well, you let her see Candice on the weekends, don't you?
Bunu sana Candice mi söyledi?
Did Candice tell you that? Huh.
Bu aşamada Candice'i ondan alırsan, Nola'yı bir çıkmaza sokabilirsin.
To take Candice away from her at this stage... could send Nola over into the deep end.
Haftaya Candice'i annesine götür.
You bring Candy back to her mother next weekend.
Bana o cevabı vermediğin sürece Candice geri dönmeyecek.
Well, until you give me that answer, Candy's not coming back.
Yaklaşıyorsun ama biliyorsun ki Candice hafta sonu Summer Free'ye gitmezse karın hemen yasal işlemlere başvurabilir.
You're getting warmer. But, you know, when Candy doesn't show up at Somafree next weekend... your wife can take legal action immediately.
Okul etkinlikleri ve Candice hakkında.
Candy.
- Yarın görüşürüz Candice.
See you tomorrow, Candy.
Nola'ya kalsa Candice'i hiç göremezdim.
I know if it were up to Nola, I'd never see Candice.
- Juliana, Candice sadece beş yaşında.
Juliana, Candice is only five.
Evet Candice.
Yes, Candice?
- Siz Candice'in babası olmalısınız.
- You must be Candice's father.
Candice'i, bebek Nola yapmaya çalıştığıma inanıyor.
He thinks that I'm trying to make Candy into - into baby Nola.
Frank, Candice'i benim seni koruduğum gibi koruyor, değil mi?
Frank's protecting Candy the same way as I protected you, isn't he?
- Merhaba, nasılsın Candice?
Hello. How you doing, Candy?
- Candice.
Candy.
Candice yattıktan sonra sizinle konuşabiliriz.
We could talk after Candy goes to bed.
Candice'le yalnız kaldığımız zamanlar onunla anne kız oynamamızı istiyor.
As soon as Candy realized she had me alone... she got me to play mother and daughter with her.
Candice'i hafta sonları yine görebilirdin.
We'd still let you see Candy at the weekends.
- Candice.
Oh, Candy.
Candice dinle.
Candy, listen to me.
Candice, o ölmüştü.
And, Candy, it's dead.
Candice.
Candy!
Candice.
Candy?
Candice'in öğretmeni mi?
Candy's teacher?
Candice!
Candice!
Candice'in geri dönebileceğini düşündüm.
I thought Candy might come back here.
Ruth Mayer'ı öldürdüler ve Candice'i yanlarında buraya getirdiler.
They killed Ruth Mayer, and then they brought Candice back here.
Nola geçen hafta sonu Candice'le sınır aştığında ondan bıktığında onu dövmüştü.
- When Nola got cross with Candy last weekend - annoyed really - the brood beat her.
Candice'in burada olduğunu bile bilmiyor.
I mean, she doesn't even know that Candy's here.
- Candice'i geri almak istiyorum.
I want Candice back. Then do it my way.
Eğer mutlu kalırsa, o tavan arasına girip Candice'i alır kolumun altında dışarı çıkarabilirim.
If she's mellow... then I can just walk into that attic... pick up Candy, tuck her under my arm and walk out.
Candice.
Candy.
Candice, şimdi o kapıdan çık ve babanı bul.
Candy. You go out of that door. You find your daddy.
Onu almana izin vereceğime Candice'i öldürürüm.
I'd kill Candice before I'd let you take her away from me.
Onu almana izin vereceğime Candice'i öldürürüm!
I'd kill Candice before I'd let you take her!
Eve gidiyoruz Candice.
We're going home, Candy.
Yer değişikliği konusunda sana gerçeği söylemedim Candice.
I didn't exactly tell you the truth about my relocating, Candice.
- Candice ve ben olmayacağız.
- Candice and I won't.
Candice.
Candice.
Candice, yardım etmeyi bırak.
Candice, quit helping.
Candice Rogers, Dick Brady.
Candice Rogers, Dick Brady.
Candice Rogers, Dick Brady. Darien Taylor.
Candice Rogers, Dick Brady,
- Candice Bergen ile beraberdi.
- With Candice Bergen.
- Candice Bergen, lütfen.
- Yeah, Candice Bergen, please.
O Candice miydi?
That was Candice?
Candice bundan bahsetmiyor.
Candice won't talk about it.
Candice'i öldürmek istemiyorsun.
You want them to kill Candice.
Hayır.
Well, you... you... you mean Candice? A hat?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]