English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ C ] / Cezayir

Cezayir translate English

770 parallel translation
Ya Konstantiniye'de? Ya da Cezayir'de.
In Constantinople, in Algeria?
Cezayir, Pigalle'ye benzemez.
Algiers isn't Pigalle
Mareşal Bugeaud bunu yapabilseydi Cezayir'i almıştı.
Algeria was already taken by Marshal Bugeaud
Cezayir sana yaramıyor.
Algeria doesn't agree with you
- Demek annesi Cezayir'e geldi?
- So she's in Algiers?
Sevgili dostum, anlamıyorsun Cezayir'e kadar ulaşırsam, Bu adamların parasından kaçarım.
But, my dear chap, don't you realize - If I get as far as Algiers, I'll give those fellas a run for their money.
Cezayir kahvesi sever misiniz, Bay Leyden?
Do you like algerian coffee, mr. Leyden? Pardon me?
Cezayir'in yasaklı bölgelerini görmek ister misin?
Would you like to see the forbidden quarter of Algiers?
Cezayir, 1936'dan.
Algerian. Only three and six.
Dean Caddesi'nde Cezayir kafesi vardı, değil mi?
The Algerian Cafe, on Dean Street, wasn't it?
Dean Caddesinde Cezayir kafesi.
The Algerian on Dean Street.
Şimdi görüyorsun ki... Dean caddesinde bir çok Cezayir...
Now let's see... just beyond the Algerian in Dean Street...
Halloran, Cezayir Merkeze, Hepsi bu çocuklar.
Halloran to AFHQ, Algiers. Well, there they are, men.
Müttefik Kuvvetler Karargahı, Cezayir.
Allied Force Headquarters, Algiers.
Cezayir'den kötüsü de olabilirdi.
After all, you could do worse than Algiers.
Cezayir'de yaşıyorduk.
We lived in Algiers.
Majestelerinin savcısı, sanık sandalyesinde oturan Sasha İsmail'in sadece Kuzey Afrika savaş alanındaki cesetlerin silahlarını soyan bir leş yiyiciden ibaret olmadığını, fakat daha sonra Cezayir'den Kenya'ya gelen yasadışı silah trafiğini de aynı amaçla meslek edindiğini kanıtlayacak
and the Crown will prove that Sasha Ismail, the defendant in the dock, was not only a scavenger who robbed the bodies of the dead of their weapons on the battlefields of North Africa, but that he subsequently made an evil career of illegally trafficking in such weapons,
Mmm, önce o Cezayir çölündeki o büyücüler gibi değil.
Well, for one thing she's not like those witches in the Algerian desert.
Cezayir'den ne zaman döndün?
When did you get back from Algiers?
Dört yıl işgal, Çinhindi, Cezayir.
Four years of Occupation, Indochina, Algeria...
Cezayir'de tanışmıştık.
We met in Algiers.
- Cezayir işi.
- Their Algerian.
Kardeşim Cezayir'de hayatını tehlikeye atıyor.
While my brother was risking his life in Algeria.
Bugün Cezayir'deki kargaşalar daha da büyüdü...
Today brought more rioting in Algeria
Cezayir'deki isyanın baş aktörlerinden Komutan Robin'in,
In Paris before a military tribunal
Şu Cezayir çılgınlığı...
This Algerian craziness...
Cezayir'de olsan her şeyden ödün kopar.
In Algeria, you'd be scared all the time
Berlin, Çinhindi ve Cezayir'i düşünebilirdik. Ve irili ufaklı sayısız diğer sorunu. Ama bir şekilde hepsinin belirgin korkuları geçmişti.
There was berlin to worry about and indochina, and algeria and all the other myriad problems, major and minor that somehow had lost their incisive edge of horror because we were so familiar with them.
Cezayir savaşının adil olmadığını düşünüyordu.
He thought the Algerian war was unfair.
Ama Cezayir'e karşı yok.
Against the Algerians, they don't.
Yine Cezayir mi?
Algeria again?
Cezayir'den eski bir arkadaş.
an old pal from Algeria.
Bernard askerliği Cezayir'de yaptı.
Bernard is back from his miΙitary service in ΑΙgeria.
- Cezayir'in kuzeyindeki kenar mahallelerde.
- Ιn the suburbs north of ΑΙgiers.
- Cezayir'den yeni geldim.
- Ι've just got back from ΑΙgeria.
Paris ya da Cezayir'de yaşam şeklimi değiştirmeyi hiç istemedim.
Ι never wanted to change my ΙifestyΙe, in Paris or ΑΙgiers.
- Bay Noyard Cezayir'den yeni döndü.
- Mr Noyard is just back from ΑΙgeria.
Cezayir konusunda sizinle konuşmak isterim.
Ι'd Ιike to taΙk to you about ΑΙgeria.
Cezayir'de çok daha mutluydum.
Ι was so much happier in ΑΙgeria.
Cezayir'de mi?
Ιn ΑΙgiers?
Cezayir'de işgal ordusundaydı.
He was in the occupying army in ΑΙgeria.
Seni Cezayir'de hayal ediyorum da.
Ι'm trying to imagine you in ΑΙgeria.
Cezayir'in diğer yerlerden bir farkı yok.
ΑΙgiers is Ιike everywhere eΙse.
Cezayir hakkında anlattıklarına kimse inanmaz.
No one beΙieves his story of ΑΙgeria.
ve Cezayir'ın göğünde döndürüyor, yeniden ölümü yaratıyor, yeni bir özgürlüğünün peşinde.
In the sky of Algeria buzzes a crisis which creates death.
Cezayir'ın sefil insanlara, Arabistan'ın ummi halkları,
On the miserable men of Algeria, on the analphabetic people of Arabia,
Cezayir'de savaşan birini söyle bana.
Name one person who has fought in Algeria.
Şimdi de Cezayir.
And now Algeria.
Cezayir sorunu varken bu pek iyi olmaz.
Not with the Algerian situation.
Cezayir'li küçük memurlara, senin ismini yazıyorum.
I write your name.
Cezayir tarihine iade edildi!
Algeria has been restored to history!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]