Cheerleading translate English
622 parallel translation
- Amigo seçmelerinde başarılar.
- Good luck on your cheerleading.
- Amigoluk da zor iştir.
Cheerleading's hard work. You do it well.
Amigoların kaptanı olmam gerekiyordu...
I'm supposed to be captain of the cheerleading...
Ponpon kız provasında.
She ´ s at cheerleading practice.
Bil bakalım ne oldu?
Guess what, cheerleading tryouts today!
Dr. Hayward dedi ki bademciklerim şişsin ya da şişmesin... ponpon takımı seçmelerine katılabilirmişim.
Doc Hayward says tonsiIIitis or no tonsiIIitis, I can go to cheerleading tryouts.
Jennifer ponpon kızlığı ve komiteyi ektiğini söylüyor.
Jennifer says you've blown off cheerleading and dance committee.
ponpon kızlık 30 sene önce tasfiye edildi.
cheerleading tryouts were 30 years ago.
- İstersen tüm amigo kızlar ekibiyle rumba yapabilirsin, umurumda değil.
- Clark, you can do the horizontal rumba... with the entire Met-Net cheerleading squad for all I care.
Bu öğrenilmesi için güzel bir yetenek, amigo kızlığın aksine veya...
It's a good skill to learn, as opposed to cheerleading or...
Sanki onların fikriymiş gibi tüm arkadaşlarını amigoların antrenmanına sürüklüyorsun ama onları sırf bana bakabilesin diye getiriyorsun.
You drag all your friends into our cheerleading practice like it's all their idea... but you bring'em so you can look at me.
Burası amigoların bölümü.
Well, this is a cheerleading section.
En iyi arkadaşım Terri ve ben, ponpon kızlarız.
I'm on the cheerleading yell squad with my best friend terri.
En iyi arkadaşım Margi ve ben, ponpon kızlarız.
I'm on the cheerleading yell squad with my best friend margi.
Onu bırakmak zorunda kaldı.
She had to give up her cheerleading.
Söylediğim gibi, Ponpon kız takımının seçmelerine katılıyorum.
I told you, I'm trying out for the cheerleading squad.
- Ponpon kızların hocaları da mı var?
- They have cheerleading coaches?
- Ponpon kız olmak içindi.
- It was cheerleading.
Belaya bulaşmadan önce ponpon kızlığı bırakmştın.
I mean, you stopped cheerleading just before the trouble.
Annen harika birine benziyor Amy, ama ponpon kızlık meselesinde ısrarcı olmak zorunda değilsin.
She sounds really great, Amy. But, um... it doesn't mean you need to lock step as far as this cheerleading thing.
Ponpon kız takımındayım. Okul takımının bütün erkekleri bana hayran.
It's me on the cheerleading squad, adored by every varsity male as far as the eye can see.
- Düşündüm de, Ponpon kız olmayı başaramadığına göre, yıllık komitesine girmeyi düşün.
- Well, I was thinking. I know the cheerleading thing didn't work out. Maybe you should think aboutjoining the yearbook staff.
- Ponpon kızlığı sevmiyor olabilir.
- Someone doesn't like cheerleading?
Ponpon kızlık, annesinin son başarısıydı.
Cheerleading was kind of her mom's last hurrah.
Kızınız çok güçlü büyüler yapıyor. Bir şekilde, sizin ponpon kızlık saplantınız onu...
Your daughter has access to powerful magics, and your cheerleading obsession...
Ponpon kızlık umurumda değil.
I don't care about cheerleading!
- Ponpon kızlık son günlerde benim için fazla tehlikeli.
- Cheerleading's a little too hairy these days. - Yeah.
- Bale, amigo kızlık, flüt.
- Ballet, cheerleading, the flute.
Onlara, ponpon kızlar çalışmasına gidemiyeceğini söyle.
Tell them she'll be missing cheerleading practice this week.
Tek bildiğim, ponpon kızlarımın beceriksizler için boşuna tezahürat yapmak zorunda kaldığı.
Well, my cheerleading squad wasted a lot of pep on losers.
Nereye gidersen git gözleri seni takip ediyor gibi.
- What you lookin'at? - This cheerleading trophy.
Charlotte, amigo kız üniformasını denediğinden beri bu kadar heyecanlanmamıştı.
Charlotte hadn't been that excited since she tried on her cheerleading uniform.
"... Laker Kızları'nın önünde dururken...
"... the Laker Girls'cheerleading squad...
Onu tehdit ettim. Eğer birine söylerse çükünün ne kadar küçük olduğunu amigo takımının öğreneceğini söyledim.
I warned him that if he told anyone, the cheerleading squad would find out how tiny his dick is.
Şey, amigo kız takımı için yarışmadım ya da tanıdığım birinin erkek arkadaşını çalmadım.
Well, I never went out for the cheerleading squad, and I never stole anyone's boyfriend that I know of.
Pon pon kız olduğum zamanların dışında
Except for when I was cheerleading.
Pon pon kız olmak ; beni tek mutlu eden şey
Cheerleading's the one thing that's kept me happy.
Amigo kızlığının tüm fikri, kadın bedenini objeleştirmeye çalışan bir cinsiyet ayrımcılığı girişimidir.
The entire notion of cheerleading is just a sexist attempt to try and objectify the female body.
Size ponpon-kız liderliğinin benim için bittiğini söylemiştim ve eğer herhangi biriniz ponponlarının altında büyük bir fincan koyu kahve saklamıyorsa...
I told you that I was finished with cheerleading and unless one of you is hiding a cup of black coffee under her pompoms...
Seçmeleri s.... r edin, amigo kız liderliğini s.... r edin,... ve Belinda McGovern'ı s.... r edin.
Screw these auditions, screw cheerleading and screw Belinda McGovern.
Okuldan sonra pompon kız seçmeleri için kaldım.
I stayed after school to try out for cheerleading.
Amigoluk için fazla değil mi?
A lot of perks for cheerleading.
Ponpon kızlar kampında.
Cheerleading camp.
6.kez Amigo Şampiyonasını kazanıp bir rekor kıracağız.
Leading you to the record sixth national cheerleading championship, you know is yours.
- Tarihin en ateşli amigosu.
Only the hardest pyramid known to cheerleading and mankind.
- Seksi Les ve erkek amigolar!
Hey, hey, hey, hey. Whoa! It's sexy Leslie and Jan, Jan, the cheerleading man.
Daha önce hiç amigo yarışmasına katıldın mı?
Ever been to a cheerleading competition?
Bunun anlamını biliyor musun? Amigoluk kariyerim bir yalanmış.
My entire cheerleading career has been a lie.
Sadece amigo takımı.
It's only cheerleading.
Benim de tek yaptığım bu.
I am only cheerleading.
Gülmek istemezdim ama bu amigoların şehir efsanesi mi?
I don't mean to laugh, but cheerleading urban legends?