Château translate English
217 parallel translation
Tıpkı bu tüylerin düşmesi gibi, ama çok çok uzağa Château de Selliny'den hayatta kalanlar Paris'e dönmek için ortaya çıktı.
Just as these feathers fell, but a long way away, the survivors from the Château de Selliny emerged to return to Paris.
İşte bu cümbüşlerden hayatta kalanlar, Château de Selliny'i terkediyor.
Here are the survivors of these orgies, leaving the Château de Selliny.
- Şatoda iki günde adamlar kafayı yiyor.
Men have gone mad in the château in two days.
Eski Belediye Başkanınız kalede kalacağımı söylemişti.
Your old mayor said I'd be staying at the Château
Paketin vardı, ben de getirdim, başka ne yapabilirdim ki?
- From Château Roux. I'm delivering American-style :
Adım De Crillons, Château Thierry'den.
My name is De Crillons from Château Thierry.
Château Thierry bölgesi Milletvekili, De Crillons, burada mı?
Deputy De Crillons, representing the Château Thierry district?
Sayın başkan, Château Thierry bölgesi milletvekili... doktorun söylediği üzere, 3 ay bu mecliste bulunamayacak.
Mr. President, the deputy from Château Thierry... will be absent from the assembly for three months, so the doctor said.
Château Rouge.
Château Rouge.
Château Frontenac...
Chateau Frontenac...
Chateau Lafite, Chateau Margaux.
Château Lafite, Château Margaux.
Chateau Tivilage... 1828.
Château Petit-Village... 1828.
Şatoda bir dolu insan olacak.
A lot of people will be at the château
Pratikte evin hanımıyken, sanki bir hizmetçiymiş gibi şatoyu çantamda sadece maaşımla terk etmenin nasıl bir his olduğunu keşke bilebilseydin.
If you only knew how it felt to leave the château with my wages in my bag like a servant, when I was practically the mistress of the house
- Şatoya geri dönüyoruz.
- Going back to the château
Evet, sizin dedektif olduğunuzu ve kendisi zenginken Alice'nin annesinin şatosunda olduğunuzu söyledi.
Yes. She said you were a detective and you were at Alice's mother's château when she was rich
Etin yanında beyaz kuşkonmaz alacağız. bir şişe de Chateau Lafite Rothschild'47.
With the beef, we'll have white asparagus and a bottle of Château Lafite Rothschild'47.
- Soylu bir aile ve soylu bir şato, - O bir asker, yakışıklıda...
A noble family, a lovely château, he's a soldier, and handsome, too...
- Sonra Şatoma dönmeliyim...
Then back via my château.
- Sen herşeyi satınalabileceğini sanıyorsun! şatoyu ve onun Lordunu.
You think you can buy everything, the château and its lord!
- Uzun zaman önceydi, Anjelik'in, gençken götürdüğü kutuyu. - Plessis-Belliere nin şatosunda
The one spirited away by a young Angélique, long ago, at Plessis-Belliere château.
Le Château ve Le Castle.
At Le Château, not Le Castel.
Hadi Château'yu görelim.
Let's see the château.
# Etiquette Yolu'ndaki şatodaki Bir hanımı öldürmüş biri #
Someone butchered a dame by the château in Etiquette Lane
Peki, peki, peki, öyleyse Montignac Şatosu'na gidiyoruz.
To the Château de Montignac.
Şato eşyalı mı?
Is the château furnished?
Şato artık sizindir.
The château belongs to you now.
- Pierre şatoya vardı.
- Pierre has arrived at the château.
Şatoya dönmelisin.
You must return to the château.
Gerçekte şatodan ayrılmadın.
In reality, you haven't left the château.
"1960 Château Saint-Estèphe Médoc."
"1960, Château Saint-Estèphe. Médoc."
Ve biraz da Château Laffite'47.
And some Château Lafite'47.
Gamelin, karargahını Paris'in hemen dışındaki Vincennes'e taşımıştı.
Gamelin chose for quarter-general this château in Vincennes, in the outskirts of Paris.
- Château de Chillon.
- The Château de Chillon.
Bugün, yemekte spaghetti alle vongole ve château brian olacak.
Today, we'll have spaghetti all vongole and chéteau brian.
Bu bir Saint-Julien, Château Léoville Las Cases, 53 yılı.
It's a Saint-Julien, Château Léoville Las Cases,'53.
Aslında efendim ben 50 veya 60'ların Chateau Haut-Brio'u tercih ederim.
Actually, sir, you know, I much prefer a Château Haut-Brion,'50s and'60s.
Bu şatoda kaç kişi daha var?
How many of you are there in the château?
Şato şu an kapalı, ama biz birileri varmış gibi yapıyoruz.
The château should be closed, but we pretend it's ours.
Kim olduğunuzu ve bu terkedilmiş şatoda ne aradığınızı bilmek istiyorum.
I want to know right now who you are and why this château is deserted.
Hadi gel de şatodaki herkesi nasıl ve neden yolladığımızı sana anlatayım.
Come and I'll tell you why we sent all the staff away from the château.
Şatoya geldiğin ilk andan beri seni seviyorum.
That I've loved you since you first arrived at the château.
Karanlık basmadan önce hala şatodan kaçma şansın var.
You could still leave the château before it gets dark.
Şato da kimler var?
Who's at the château at the moment?
Bu kızlar, şatoda buluşmaya başladılar.
These girls meet at the château.
Beyefendi bir şişe daha "Chateau Latour" arzu ederler miydi?
Would Monsieur care for another bottle of the Château Latour.
Sana kim Lafite Rothschild siparişi ver dedi?
Who told you to order a case of Château Lafite Rothschild?
- Onu satmak için.
Sell the château where you were born, your family home? To sell it.
Buranın şatosu, Montignac şatosu.
The Château de Montignac.
Château de Roque, 3-7-1...
Trocadero-3-7-1...
Chateau Guam.
Château Guam.