Clarissa translate English
399 parallel translation
Birincilik ödülü, porselen takımı, Bayan Clarissa Gordona'a gidiyor.
First prize, a set of fine china, goes to Miss Clarissa Gordona.
Clarissa'yı çok severim.
I'm very fond of Clarissa.
Clarissa.
It's Clarissa.
- Benim adım Clarissa.
- My first name is Clarissa.
- Clarissa... Bir şeyler içelim mi?
- Clarissa... where can we get a drink?
- Hazırım Clarissa.
- All ready, Clarissa.
- Bana Clarissa dedi!
- She called me Clarissa!
Clarissa, sakıncası yoksa bir dakikalığına buraya gelir misin?
Clarissa, would you mind coming in here a minute?
Hey, Clarissa, gel.
Hey, Clarissa, come on.
Clarissa!
Clarissa!
Şimdi Clarissa, belki.
Now, Clarissa, maybe.
Ellerini Clarissa'dan uzak tut ahbap.
Keep your hands off Clarissa, dude.
Clarissa.
Clarissa.
Clarissa arıyor.
It's Clarissa.
Clarissa?
Clarissa?
- Evet görüşürüz Clarissa.
- Yeah, I'll see you, Clarissa.
- Clarissa?
- ( woman ) Clarissa?
Tamam, tamam, tamam, üzgünüm Clarissa.
OK, OK, OK, I'm sorry, Clarissa.
Bu konuda şaka bile yapmazdım Clarissa.
I wouldn't even joke about that, Clarissa.
- Clarissa, sen misin? - Evet.
- ( woman ) Clarissa, is that you?
Ama onun yüzünü görmeye devam ediyordum Clarissa.
But I kept seeing her face, Clarissa.
- Clarissa.
- Clarissa.
Clarissa'yı böyle zor durumda bırakma hakkını ne veriyor sana?
What gives you the right to put Clarissa on the spot like that?
Üzgün müsün, Clarissa?
Are you upset, Clarissa?
Haydi Clarissa.
Come on, Clarissa.
Kocana yardım etti. Güçlerini, modern zamanların son simyacısını 1920'lerin en ünlü kukla ustasını bulmak için kullandı. Peki ya Clarissa?
She used her powers to help your husband locate the last true alchemist of the modern times a famous puppet master in the twenties.
Adın Clarisa mıydı?
- Your name is Clarissa, isn't it? - Uh huh.
Clarisa Carlyn.
Clarissa Carlyn.
Clarisa?
Clarissa?
Tanrım! Bu Clarisa Carlyn de tam bir orospu!
God, what a bitch that Clarissa Carlyn is!
Bambaşkasın Clarisa!
You're a class act, Clarissa!
Clarisa!
Clarissa!
- Clarisa Carlyn denen orospuyu diyorum!
- What a bitch that Clarissa Carlyn is!
- Clarisa, burada ne yapıyorsun?
- Clarissa, what are you doing here?
Clarisa, nerelerdeydin?
Clarissa, where have you been?
Kapa çeneni Clarisa!
Shut up, Clarissa.
Merhaba, Clarissa, Gregor.
Hello, Clarissa and Gregor.
Clarissa çalmayı bitirinceye kadar bekle.
Wait till Clarissa is finished playing.
- Teşekkürler, Clarissa.
- Thank you, Clarissa.
Clarissa biraz daha kalmamı istiyor. Kalabilir miyim?
Clarissa wants me to stay a while.
Clarrissa doğduğunda sen de sevinmiş miydin?
Were you happy too when Clarissa was born?
Clarrissa dokuz on yaşlarındayken... büyük bir topluluk önünde ilk konserini verdi.
When Clarissa was nine or ten... she gave her first concert in front of a large audience.
Clarrissa klarnetiyle bir çok parça çalmak zorundaydı.
Clarissa had to play several pieces on the clarinet.
Clarissa bugün okuldaydı.
Clarissa was at school today.
Herşey bir yana, bugün Clarissa'nın doğum günü.
After all, it's Clarissa's birthday.
- Yeter Clarissa!
- Stop it, Clarissa!
Clarissa, bu kez çok ileri gittin.
Clarissa, you went too far this time!
Size bu akşam söylemeyi planlıyordum, ama Clarissa önce davrandı.
I wanted to tell you this evening, but Clarissa told you first.
Clarissa sınava başvurmamı istiyor.
Clarissa wants me to apply for the exam.
Neden Clarissa?
Why Clarissa, of all people?
- Clarissa neden gelmedi?
- Why didn't Clarissa come?