English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ C ] / Claw

Claw translate English

1,414 parallel translation
Altın Pençe.
Gold Claw.
Kızıl Pençe.
Scarlet Claw.
Panter Pençesi.
So it's Panther Claw.
Panter Pençesi nerede?
Where's this Panther Claw?
Şimdiden oradalar, Panter Pençesi!
They're there already, Panther Claw!
Panter Pençesi misin?
Are you Panther Claw?
Dört Panter Pençesinden biri.
One of the four of Panther Claw.
Ben Mavi Pençe, onu alacağım!
I, Cobalt Claw, will be taking it!
Panter Pençesi, bunu asla sana vermeyeceğim!
Panther Claw, I'll never give it to you!
Panter Pençesi!
Panther Claw!
Mavi Pençe, Bayan Honey'in öfkesi ve nefretiyle yanmış görünüyor.
Ms. Honey's anger and hatred has appeared to have burnt Cobalt Claw to crisp.
Altın pençe,
Gold Claw,
Geliyorum, Panter Pençesi!
I'm coming, Panther Claw!
Ben, Kızıl Pençe...
I, Scarlet Claw...
Bende seni arıyordum Kara Pençe!
I've been looking for you, Black Claw!
Ben en güçlü savaşcı Kara Pençe, sahnelerin yıldızı!
The strongest warrior... Black Claw, hits the stage!
Demek istediğim, arazi uçağı Claw Rock Ayısı gibi saldırabilir, Şahin Tepesi'ndeki gbi.
I mean, the bush plane attacked us by Bear Claw Rock, just past Falcon's Peak.
Şu pençe izlerine bak.
Look at those claw marks!
Çok uzun zaman önce sana öğrettiğimi düşündüğüm "Şeytan Pençesi" nin aksine bu gerçek kılıç dövüşünde kullanılmak içindir.
Unlike'The Devil's Claw', which I taught you long ago this is meant for use in a real sword fight
Yoksa şu Usta Toda'nın sana öğrettiği "Şeytan Pençesi" numarasını mı?
That'Devil's Claw'trick that Todaһsensei taught you?
Göster şu "Şeytan Pençesi" ni!
Show me'The Devil's Claw'
"Şeytan Pençesi" kılıç dövüşünde kullanılan bir şey değildir!
'The Devil's Claw'isn't something you use in a sword fight
"Şeytan Pençesi" miydi?
'The Devil's Claw'?
İçi öyle bir oyuluyor ki, bu şey onu bir anne olarak kullanabilir. Dünyaya tekrar geri dönmek için.
I think she's being hollowed out so this thing can use her to gestate... to claw its way back into the world.
Yolundaki bütün ruhları, tuzağa düşürerek elde edecek.
It will claw into every soul in its path to keep from being trapped entire.
Sübyancı bir senatör koltuğumu kapsın diye zorla cehennemden çıkıp bir insan bedenine girmedim ben.
I didn't claw my way up from hell and get installed in a human body... just to have some pedophile steal my Senate seat.
Fred'in içi oyuluyor, böylece o şey dünyaya geri dönebilecek.
She's being hollowed out so this thing can claw its way back into the world.
Senin yanında yatabilmek için cehennemin en derinlerinden bile çıkıp gelirim.
I'd claw my way back from the depths of hell to lay by your side.
Bir kurabiye daha ister misin? "
Another bear claw? "
İstersen her müşteriye bir kıskaç ve bir pipet verebiliriz. Eti ıstakozun içinden söküp çıkarırlar.
I guess we could give each guest a claw and a straw, let him suck the meat out.
Ne, deli bir hatun sana pençe mi attı?
What, some crazy little pussy claw you up?
Yengeç pençesi.
Crab claw.
- Yengeç pençesi.
- Crab claw.
Evet, mama için pozisyon alın.
That's it! Claw and bite for position!
Bak, yolda bir yerde, uçuruma sürüklendim ama tırnaklarımla geri çıkmasını da bildim.
See, somewhere along the line, I veered off into the abyss... but I've managed to claw my way back.
Jaye'in kız kardeşi ve ben aktif olarak BAKK'ın üyesiyiz.
Jaye's sister and I are both very active members of CLAW.
Çünkü size kalp krizi, pençe yarası, aile tipi macera eğlencesi yaşatıcağız
So hold on to your seats every one because we're gonna bring you heart stopping, claw biting, family action fun!
Onun üzerine işeyin, sıçın.
Claw'em! Piss on'em!
Allison hayalinin ürünü boğaz aygıtıyla kendini aldatarak feci şekilde kanamadan ölümüne sebep oldu.
Allison severely gouged herself trying to claw off her imaginary neck device and then bled to death.
Ya şekle gireceksiniz ya da gireceksiniz. Aksi halde, sizi bizzat görevden atacağım!
You will shape up and you will shape up fast or I will personally draw you out of the claw!
Ustaca bir yengeç kolundaki eti çıkardı ve kabuklarından istiridyeleri emdi. "
With what is best described as finesse, he plied the meat from a crab claw and sucked oysters from their shells. "
O çürümüş pençeleri omzuma koyunca kendim gibi hissedemiyorum ama çek şunları.
I don't feel like myself when you lay that withered claw on my shoulder... so take it away.
Bir İşkanani savaşçısının inancına göre aşağılanırsa nuraşisi ya da hayvan ruhu o kadar utanır ki pençesiyle kendini savaşçının ruhundan mutlaka ayırır.
An Ishkanani warrior believes if he is humiliated... his "nureshi" or animal spirit will be so ashamed... that it will literally claw itself free from the warrior's soul.
Ellerin kanayıp, derisi soyulana kadar toprağı tırmalıyorsun.
You claw at the ground until your hands are bloody and raw.
Orta halli olabilmek için yıllarca kendini küçülttün.
For years, you've sunk to the lowest depths... to claw your way to the middle.
Ve sadece bir hatırlatma... Baby's Steak and Claw'da bu cuma çocuklar gecesi.
And just a reminder, this Friday night is kiddies'night at baby's steak and claw.
Taşaklarını çiziyorlar.
I mean, they claw your balls.
# I'll claw at your heart ( Kalbine çizik atarım ) #
# # I'll claw at your heart # #
# And I'd claw at your heart ( Kalbine çizik atardım ) #
# # And I'd claw at your heart # #
Keskin Pençe'yi dinle!
You listen to Sharp Claw!
- ve de şeytanın pençelerine geçer
"In Satan's claw like ruby gleamed"

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]