Corporate translate English
3,558 parallel translation
İş hayatından buraya geçmek köklü bir değişim olmuş.
That's quite a radical shift from the corporate life.
Şu anda ise Karşı İstihbarat... -...
Currently VP of Corporate Counterintelligence at...
Profesör Stewart'a selamlarımı ilet ve kariyerim için ben silah zoru ile şirketler hukuku okumaya zorladığı için onu suçlamadığımı da ilet.
Tell Professor Stewart I said hi and that I blame him for not forcing me at gunpoint into a career in corporate law.
Paravan şirketler para akladığında şirket kârları sürekli ve dağınık olur.
When shells launder money, corporate profits are all over the map.
Brett Forsythe, şirket akıncısı şirketleri düşmanca eline alarak milyonlar kazanmış.
Brett Forsythe, corporate raider, made millions from hostile takeovers.
Şirketin parasının sırf sen kendini CEO gibi hisset diye çar çur edilmesine göz yummayacağım.
I will not continue to authorize corporate funds just so you can keep pretending that you are the CEO.
Şirketimize jet kazandırdım.
I got us the corporate jet.
Şirketin ne dediği hiç umrumda değil.
I don't care what corporate is saying.
Şirket veritabanını düzenlemek için araştırma yapıyordum ve önemli bir şey ortaya çıktı.
I was looking into reorganizing our corporate database, - and there's a major issue.
Sanırım sizi temin edebilirim ki yaşlı şirket avukatlarını içkili araba kullanmaktan tutuklamanızdan daha ilginç olacaktır.
I think I can assure you it'll be more interesting than arresting aging corporate attorneys for driving under the influence.
Ben de Wyatt Endüstri'nin, festivalin sponsoru olmasını teklif etmeye geldim.
So I'm here today to offer Wyatt Industries as a corporate sponsor for it.
Chae Gyeong, sen de vakfımızın Amerika'daki kurumsal bölümünde çalış.
Chae Gyeong, you start the American corporate division of our foundation.
Kahrolsun bu zehir satan canavar şirket.
It's unacceptable. Down with that poison-peddling corporate monster.
Sonra da yeni şirket politikalarını çarşaf çarşaf serdi önümüze.
And then she hit us with a ton of new corporate policies.
Yeni politikalarınıza bakıyorum da pek çok işe yarar şey var aslında.
You know, there's a lot of really great stuff in these new corporate policies.
Çok isterim ama saat 11'de bir şirket yemeği var.
I would love to, but, uh, I have this corporate luncheon at 11 : 00.
Segan merkez binası mı?
Segan corporate headquarters? Un-huh.
Yani bizi şirket casusluğu ve cinayetle suçluyorsunuz.
So you're accusing us of corporate espionage and murder.
Şirket jetini asistanınla hafta sonu eğlenmek için kullandığını düşünmeme göre.
On if I think you use the corporate jet for a weekend of fun with your assistant.
- Çünkü bu kod, firma karşıtı bilgi toplama, kayıtlara ve iletişim verilerine ulaşma için tasarlandı.
It's designed to be a tool for anti-corporate intelligence gathering, accessing records and internal communications data.
Harikayım ve benim kurumsal kredi kartım var.
I'm in a great mood and I have a corporate credit card.
Ben de kurumsal bir kahve dükkânında çalıştığıma inanamıyorum.
And I can't believe I'm working for a corporate coffee place.
Yani mevki sahibi yazışmalar, şirket stratejileri yayımlanmamış bilimsel araştırmalara ulaşmak demek.
This means privileged dignitary correspondence, corporate strategies, unpublished scientific research.
Şirket stratejileri, CIA istihbaratı.
Corporate strategies, CIA intelligence.
Yapma Foofa, kutunu bu şerefsizler çetesine satma.
Don't sell out your strange to those corporate bastards.
Ama büyük işletmeler çocuğunuzu böyle kolayca salıvermeyecektir.
But the bigger corporate stores won't be so forgiving with your boy. Oh, don't you worry.
Öğrencilerin iş piyasası ve başlangıç için işverenlerle nasıl iletişim kuracağını öğrendiği yer.
McKinley High Career Fair. Where students come to expose themselves to the job market and its entry-level corporate recruiters.
Başkan Yardımcısı, Müdür, Müdür Yardımcısı Üst Düzey Yönetici, Ast Yönetici, Ekip Lideri, Personel Lideri kastettiğin hangi kademe?
From the executive director all the way down to the branch manager... How far down the corporate echelon should I impress?
Casusluk şirketini duymuşsundur kesin.
You've obviously heard of corporate espionage...
Gina Zanetakos bir şirket teröristi.
Gina Zanetakos is a corporate terrorist.
Red'den, vereceği kararla kadının şirketine milyarlarca dolarlık zarar verecek bir yüksek mahkeme yargıcının suikastı için aracılık yapmasını istemiş.
She wanted Red to broker a deal to assassinate a supreme court judge who was the swing vote in a case that could have cost her corporate clients billions.
Bu, değerli şirket ortaklarımızı serbest bırakıyoruz demek mi oluyor, Müdürüm?
Does that mean we're free to let our valued corporate partners go, Director?
Aynı türde izleme cihazı şirket muhasebecimin üzerinde bulundu.
The same kind of surveillance device was found on my corporate accountant.
Şirket sırlarının sızacak olması konusunda endişelenmeni anlıyorum.
I understand you're concerned about corporate secrets being leaked.
Şirket meseleleri, teknik sırlar.
Corporate stuff at tech secrets.
Şirket casusluğu hakkında bir çok tutuklama var.
Multiple arrests for corporate espionage.
Bak, doğru yapana kadar peşini bırakmam ve şirketimiz büyük resme uymuyor, güzel çocuk.
Look, I don't quit until I get it right, and our corporate pretty boy just doesn't fit into the big picture.
Ama, şirket sırlarını araştırmak için teknik elemanlara dinleme cihazı gönderiyorsa, neden Donanma Bakanına da yerleştirip basit bir suçu ömür boyu hapse çevirdi?
But if he sends bugs to tech employees looking for corporate secrets, why make the jump to SECNAV and a crime that carries out a life sentence?
Beni sıkıntıya sokması için görevlendirdiğin şirket casuslarından biriyle, tüm ülkeyi tehlikeye soktun.
By hiring one of your corporate spies to embarrass me, you put the entire country at risk.
Başka bir şirketin altında durumuna kendimizi atmak istiyor muyuz sahiden?
Do we really want to throw ourselves back into another corporate situation?
Wolff 6 yaşındayken, bir şirket avcısı havayollarını satın almış ve ucuza satmış.
When Wolff was 6, a corporate raider bought the airline and sold it off piece by piece.
Bu ülkenin üzerine inşa edildiği orta sınıf halkı mahveden Amerikalı kurumsal oligarşi yöneticileri.
The oligarchs of corporate America, who have destroyed the middle class on whose backs this country was built.
Yozlaşmış kurumsal şirketler dize getirilecektir.
The corrupt corporate giants will be brought to their knees.
Biz, kültür kaynaşmasını temsil ediyoruz tamam mı?
Hey! We're immersing ourselves in a corporate culture, okay?
Şirket sunucusuna, geçmiş tarihli bir belge koymak çok akıllıcaymış, Virginia.
Very impressive how you planted backdated memos on a corporate server, Virginia.
Yargıç Richwood, King ailesinin kişisel ve ortak kredi kartı hesaplarına celp kağıdı alabileceğimizi söyledi.
Judge richwood said that we could subpoena the King family's personal and corporate credit-card accounts,
Ortak kredi kartları da dahil hesapların tamamına erişiminiz yok mu?
Don't you have access to all the accounts, including the corporate credit cards?
Sadece, ortak hesap olduğunu söyledik.
Just that it was a corporate account.
Bir kaç şirket kaltağına teslim olduğun doğru mu?
Is it true you're being taken over by a bunch of corporate whores?
Gerçekten, bir avuç şirket orospusu.
Honestly, look at that bunch of corporate mercenaries.
Tüzel Yapıyı Anlama " da bulduğu bir kısaltma.
Understanding the Corporate Structure. "