Divide translate English
1,737 parallel translation
Bizi bölmeye çalışıyorlar.
They want to divide us.
Takımı iki gruba ayırın.
Divide platoon into two groups,
İsimleri çeteler arasında bölüştürmesine dair talimatlar ekle.
Add instructions telling him to divide the names among the gangs.
Kimse bizi ayıramaz.
Nothing can divide us.
O parayı alın, ve aranızda bölüşün o zaman tüm dünya ayaklarınızın altında olacaktır.
Take the money, divide it amongst yourself.. .. then the entire world will be at your feet.
Buna göre 20'şer milyon olacak.
According to that we will divide 2 million in 3 shares.
Beni dinleyin, en iyisi parayı eşit olarak bölüşelim.
Listen to me, it is best that you divide the money equally.
Bu yüzden en iyisi W harfini birlikte arayalım ve parayı eşit bir şekilde bölüşelim.
So it is better that we search for the W together.. .. and divide the money equally. - Yes that`s right.
Ben de söylüyorum, hadi şu parayı çıkaralım ve eşit bir şekilde bölüşelim.
I am saying, let us take the money out.. .. and divide it equally.
Hadi, hemen parayı bölüşelim.
Come on, let us divide the money quickly
Evet, biz bu 100 milyonu bölüştük.
Yes, we are going to divide this 100 million.
7 cüceleri nasıl ayırırsınız?
How can you divide up seven dwarves?
- Çok doğru. - Sorumlulukları dağıtmalıyız.
- We must divide responsibilities.
Roma topraklarını üçe bölmeyi öneriyorum.
I suggest we divide the territory of Rome into three.
Aranızda dilediğiniz gibi bölüşebilirsiniz.
You can divide them between you as you wish.
Bizi bölmek istiyorlar, devletimizi güçsüz kilmak istiyorlar.
They want to divide us, make our government weak.
Burdan sonra, iki time ayrılıyoruz.
From here, we divide into two teams.
Peki ganimeti nasıl bölüşeceğiz?
How do we divide the spoils?
Erzağı gelişigüzel dağıttığı halde her nasılsa, 5 bin kişi birden karnını doyuruyormuş.
He would then divide the food casually... and somehow he feeds all 5000 people...
Vakit almayacak demiyorum ama iki kişiyiz bu yüzden ikiye böler,.. ... birbirimize bilgi veririz.
I'm not saying it's not gonna be time-consuming, but there's two of us, so we'll divide it all up and report back to each other.
Sonra onu pi sayısına böleriz.
Then divide it by pi.
Burada ayrılıp odayı arıyoruz.
We divide ourselves up and check the rooms.
Anlaşılan mirası paylaşma zamanı gelince,
Apparently when it came time to divide the estate,
Eskiden 12 sıfırlı paraların hesabını kafamda yapabiliyordum.
You know, I used to be able to divide up to four decimal points in my head.
100 % güvenlik direnişte... geceleyinde 50 % güvenlikte kalacak başçavuş, ekibinizi mangalara bölün sorumlu komutan olarak, sizi savunmadan sorumlu yapıyorum.
100 % security at stand-to... and 50 % for the duration of the night. Sergeant Major, divide your team among the squads. As the senior N.C.O. Present, I place you in charge of the defensive work.
Mallarımızı paylaşmaya başlayınca sırf beni sinir etmek için onda ısrar etti.
When we started to divide up our possessions, he insisted on getting that just to spite me.
Bölüşene kadar saklıyordum.
I was just keeping this until we could divide it up.
Kültür uyuşmazlığı vardı aralarında.
The culture divide...
Jane, iş ortağı olduk, bunu kutlamalıyız.
Well, Jane, now that we are partners we will divide as it should.
Meade ailesini dağıtacağız.
To divide the House of Meade.
Bunu 4 kursa böl, 14 hafta, haftada da bir ders...
Divide that by four courses, 14 weeks, one class per week.
Unutmayın haftaya araştırmayı böleceğiz.
Remember, next week, we will divide the research.
Hiçbir zaman insanlığın melekler ve şeytanlar olarak iki farklı gruba ayrılacağına inanmadım. Hepimiz günahkar sayılırız.
I've never believed one can divide humanity into two groups : angels and demons.
Hitler ve Stalin Polonya'yı paylaştılar.
HITLER AND STALIN DIVIDE POLAND
Madem öyle, "böl ve yok et" stratejisini uygulayacağız.
Well, then strategy dictates that we divide and conquer.
Ayrılacağız.
- Òhere. We will divide.
X'i yok etmek için, iki tarafı da üçe bölüyoruz. Bu bize... x çarpı x, 3'e bölünürse 9 çıkıyor. 3'ler birbirini götürür.
To clear the x we divide the two figures by three, which gives us x by x divided by 3 equals 9 thirds, we cross out the three, which means x equals three.
♫ Zaman ve uzay bölünüyor seninleyken?
♫ When I'm with you, time and space divide?
Duvarları kaldır.
Breach the divide.
Umalımda, boyutsal bölünme... bu güce dayanabilsin.
Let us hope that the dimensional divide Can withstand the stress.
Allah'ın izniyle aramızda paylaşırız.
God willing, we can divide it among us.
Şimdi görev dağılımı yapacağız.
Let's just divide up the tasks.
Arabayı iki bölüme ayıracağız.
We'll divide the car into your side and my side.
Doğrusu, şu an, ilgimi paylaştıracağım başka müvekkilim yok.
Frankly, at the moment, I don't have any other clients to divide my attention among.
İnsanları bölmeyecek bir şekilde onlarla konuşabilirsiniz.
uh, you can talk about things in a way that doesn't divide people.
Şurada ki bisikletle, kıtayı baştan başa geçecektik..
There's the bikes we were going to ride across the continental divide on.
Beni aranızda paylaştınız mı?
Did you divide me up between you?
PARAMOUNT SİNEMASI
We are here today, to divide them.
Nanjing'i yarı yarıya paylaşır birlikte, el ele şehre gireriz.
We divide Nanking between us ;
Bu, üst ve alt sınıf arasındaki uçurumun aşırı şekilde açılmasına neden oldu.
The'New Nobility'established in the 19th century continues today. This has created an extreme divide between the upper and lower classes.
Bakın, "Büyük Ayırım".
Look, it's the great divide