Dorcas translate English
56 parallel translation
Dorcas.
Dorcas.
Dorcas!
Dorcas.
- Dorcas nerede?
- Where's Dorcas?
Dorcas Galen!
Dorcas Galen.
- Keşke benim olsaydı.
I wish it was me. - Dorcas.
- Dorcas! Hep bir Haziran gelini olmak isterdim hemen de bebeğim olsun.
I've always wanted to be a June bride and have a baby right off.
Dorcas'ı vurursun.
You'll hit Dorcas.
Siz, Alice, Ruth, Martha, Liza, Sarah, Dorcas bu adamları yasal kocalarınız olarak kabul ediyor musunuz?
Do you, Alice, Ruth, Martha, Liza, Sarah, Dorcas take these men to be your lawfully wedded husbands?
Dorcas, Phyllis ve Glynis harikadır, Çok iyi refakatçilerdir
Dorcas and Phyllis and Glynis are sorts, I'll agree they're three jolly good sports
Buna mecbur değilsin, Dorcas.
Oh, that isn't necessary, Dorcas.
- Teşekkür ederim, Dorcas.
- Thank you, Dorcas.
- Dorcas, bana biraz pul getir lütfen.
- Dorcas, it brings me stamps, please.
Dorcas, her şeyi anlattı.
He knew of everything for Dorcas.
Dorcas, kapının yanı başındaymış.
Well, Dorcas it was "by chance" near to the door.
Teşekkür ederim, Dorcas.
Thank you, Dorcas.
- Sevgili Dorcas,... Madam Inglethorp öldü. Onun intikamını alacaksak her şeyi öğrenmek zorundayız.
- My good Dorcas, the Lady Inglethorp is killed and it is necessary to know everything to be able to avenge it.
- Büyük bir şok geçirdim, Dorcas.
- I suffered a great shock, Dorcas.
Bir erkeğe asla güvenme, Dorcas.
Never trust a man, Dorcas.
Berbat bir zamanda geri döndüm, Dorcas.
It is a terrible height to return, Dorcas.
- Dorcas, bize çay yapacak.
- Dorcas does to us a tea.
Ancak Dorcas'ın da işittiği korkunç bir kavga ettiler ve Bayan Inglethorp, vasiyetini değiştirdi.
But then, they had that one terrible discussion, which Dorcas heard, and you. Inglethorp changes the will.
Hizmetçi Dorcas'ın söylediğine göre,... annenizin ölümünden bir gün önce sadece bir doz ilacı kalmış.
The servant, Dorcas, he already told us that only a dose was remaining in the day previous to the death.
- Ne oldu, Dorcas?
- Yes, Dorcas?
Neler oluyor, Dorcas?
What goes on, Dorcas?
Matmazel Dorcas!
Mademoiselle Dorcas!
Dorcas'ın kulak misafiri olduğu, bu tartışmaydı.
It was this discussion what Dorcas heard.
Bir konuğumuz var?
Dorcas, we have a visitor.
Fena sayılmaz değil mi?
[Dorcas ] : Not cheap, is it? [ Man] :
Lütfen devam et.
[Dorcas] : Bit of a fog in here.
Günaydın.
[Door opens ] [ Dorcas] : Morning.
Günaydın Dorcas.
[Janet] : Morning, Dorcas.
Dorcas yemek için bir şeyler hazırladı.
Dorcas has made you some pasties for lunch.
Peri masallarındaki cadılar gibi.
She's like the witch in a fairytale. [Dorcas] :
Yine bir şeyler mi kırıldı?
[Dorcas] : Breaking up the happy home, are we?
Hadi.
[Dorcas ] : Come on in then. [ Symphony tuning on radio]
Bu Dorcas'ın fikriydi.
It was Dorcas'idea.
Ver o çiçekleri, Dorcas
Give me those flowers there, Dorcas.
Ben Dorcas, Dorcas Wilmore.
I'm Dorcas, Dorcas Wilmore.
Dorcas'ı gören oldu mu?
Has anybody seen Dorcas?
Dorcas, bir anlaşma yapalım.
Dorcas, here's the deal.
- Dorcas.
- Dorcas?
- Dorcas.
- Dorcas.
Dorcas, bunu yapmamalısın.
Dorcas, you shouldn't do this.
Adın ne? Dorcas.
What's your name?
Bunu sana getirdim, Dorcas.
I brought you this, Dorcas.
Dorcas, güzel yavrum benim!
Dorcas, my sweet child!
Dorcas?
Dorcas?
Dorcas!
Dorcas!
Bir şeyler düşünürüz.
If you wouldn't mind, Dorcas.
Biraz çabuk olun lütfen.
[Dorcas] : Come in. Hurry up, please.