Earth translate English
39,379 parallel translation
Dünya dediğiniz o yerin başka bir adı var.
The place you call Earth, has another name.
Dünya, Unicron mu?
Earth, Unicron?
- Dünya ölecek.
- The earth will die.
Dünyaya. Doğru?
To Earth.
Burada, Dünya'da.
Here, on Earth.
Bu yüzden yüzüne inip duruyorlar.
That's why he came here, that's why they continue to earth.
Ve siz, Bayan Vivian Merlin'in soyundan gelen dünyadaki son kişi sizsiniz.
And you, Miss Vivian. The last descendant of Merlin on earth.
Demen Dünya Unicorn. Boynuzlar bir gün yükselecek ve Quintessa ile savaşacak.
Earth is a Unicorn, one day he will rise up to fight it.
Kraliyet donanmasından, Whitwicanların varisi, transformerların dünyada gizli tarihlerini saklayan son kişiyim.
His Majesty ordered Wickwicen guardian secret history about Transformer on earth.
2 saat sonrada dünyaya çarpacak.
The earth will follow in our footsteps.
Dünyayı ölüme terk ettim.
I have cursed the earth.
Dünya... insanlarının evim dememe izin verdiği evren üzerindeki tek gezegen.
Earth, the only place in the universe, The residents let I call it.. House.
Ben Optimus Prime. Dünyayı kurtarmak için Cybertron'a gitmemiz gerek.
I am Optimus Prime, to save Earth, we have to go to Cybertron.
Dünyayı ve insanlarını kurtarmak için Quintessa'nın asasını alacağız.
To save earth and its inhabitants. We will steal the Quintessa stick.
Şu oluşumu ve yeniden yapılanma için dünyanın jeotermal enerjisini kullanıyor.
It uses Earth's geothermal energy to rebuild itself, what if the core of our earth is cold, which now makes a strange climate.
Daha basit bir deyişle dünya bir mikrodalga fırın olacak biz de mısır Isınmaya başlayacağız ve sonradabum!
I hope you understand this. The earth becomes microwaved, we popcornnya, given a bag, then "bum".
Dünyanın derinlerinde tehlikeli ve derin bir sır yatıyor.
A dangerous secret hidden deep within the earth.
O kapının öbür tarafındaki yer de Dünya.
On the other side of that door... is Earth.
Dünya-Celeste yolculuk simülasyonu sayesinde milyonlarca hayatı kurtarabilirdik. Uzay yolculuğu dünya çapında gerçeklik kazanacaktı.
With the Earth-Celeste voyage simulation we can save millions of lives across the world... when the trips become a reality.
Dünyayı terk etmek zorunda kalmamızı istemiyorum.
I wish we weren't throwing in the towel on Earth.
Açıkçası, Dünya'nın sınırlı kaynaklarını koruyamadık ve onlara sahip çıkamadık.
We've obviously been unable to protect and take care of the Earth's limited resources.
Kavrulmuş Dünya.
Scorched Earth.
Neden ilgilensin ki?
Why on earth would he?
Gerçek yarış kum ve toprak varken o şeye bir daha hayatta bulaşmam
Real Racing not driving on that thing when I've got the sand and the whole earth
Dünyanın bu büyük araştırmacısı, Imparatorlukların fatihi, Son görevini bıraktı...
This great explorer of the earth, conqueror of empires, left his final mission...
Artık Zeo Kristali ve Dünya'nın koruyucuları sizlersiniz.
Now you must protect the Zeo Crystal and life on Earth.
Korkunç bir canavarı, Goldar'ı yaratacak. Onun sayesinde Kristali buradan götürecek ve dünyadaki tüm hayatı yok edecek.
She will create Goldar, a huge monster who will rip the crystal from the earth... and all life on your planet will die.
... ve toprağın altından Kristali söküp çıkarırsa dünya, her yerine binlerce nükleer bomba atılmış gibi olacak.
And he rips the crystal from the ground.. .. It will be like ten thousand nuclear bombs washing over earth.
Kristali alacak ve bu dünyayı yok edecek.
She will have him dig up the crystal and life on earth.. will die.
Doğanın gücü dünyayı temizliyor.
Force of nature that wipes the earth clean.
İlk kez uzaya kamera koyup, oradan dünyaya bakıyoruz. Bu da bize hiç görmediğimiz şeyleri ve yerleri keşfetme imkânı sağlıyor.
For the first time, we're putting cameras into space and looking down on the Earth allowing us to discover places and things we've never seen.
Patlayıcı kullanarak yüzeyi sallayıp, yüzey altının haritasını çıkarmayı sağlayacak titreşimler yaratacağız.
We'll use explosives to shake the earth and create vibrations helping us to map the subsurface of the island.
Güney kıyısı üzerinde uçarak, yüzeyin yoğunluğunu anlamamıza yardım edecek stratejik sismik bombalar atacağız.
We'll fly in over the south shore, and then strategically drop seismic charges to better help us understand the density of the earth.
Dünyada haritası çıkarılmamış son birkaç yerden biri.
To one of the last uncharted areas on the face of the Earth.
Kadim türler, insanoğlundan çok önce bu dünyanın sahibiydi.
Ancient species owned this earth long before mankind.
Buna Oyuk Dünya Teorisi deniyor.
It's called the Hollow Earth theory.
Oyuk Dünya Teorisi'yle ilgili tezi ilk yazdığımda bütün komite sesli gülmüştü.
When I first wrote that paper on the Hollow Earth theory the whole committee laughed out loud.
Sonra Dünya, canavarlarla dolu deyince, deli olduğunu sanmıştım.
Then I thought he was crazy when he said the earth was full of monsters.
Annem Dünya'dan.
My mother is from Earth.
Dünya'nızın Ay'ından büyük değil.
No larger than your Earth's Moon.
Ölmeden elinde bir Sonsuzluk Taşı tutan Dünya'dan bir adamı duyduğumda senin sevdiğim kadının oğlu olman gerektiğini biliyordum.
And when I heard of a man from Earth... who held an Infinity Stone in his hand without dying... I knew you must be the son of the woman I loved.
Onun yaşamadığı bir Dünya'ya ayak basmaya dayanamadım!
I couldn't stand to set foot on an Earth... where she wasn't living!
Bu Sam Cooke. En iyi Dünyalı şarkıcılardan biri.
This is Sam Cooke... one of the greatest Earth singers of all time.
Dünya'da da kanın var ama oraya dönmeyi hiç istemedin.
You have blood on Earth and you never wanted to return there.
Dünya da annemin gözlerimin önünde öldüğü yer.
And Earth is the place where my mother died in front of me.
Dünya'nın en iyi bestelerinden biri.
One of Earth's greatest musical compositions.
Onu görmek için üç kez Dünya'ya döndüm.
I returned to Earth to see her three times.
Kendisi Dünya'dan çok ünlü bir şarkıcı ve oyuncudur.
He's a singer and actor from Earth, really famous guy.
Bugünlerde Dünya'daki herkes bunu dinliyor.
It's what everybody's listening to on Earth nowadays.
"Dünya'nın kaynakları tükenmiş olabilir..."
"The raw materials are depleted on Earth..."
Kalbi Dünya'nın yerçekiminde atacak güce sahip olmak için şartlanmayacak.
The heart is not strong enough to pump in the Earth's gravity.