Escort translate English
4,538 parallel translation
Eğer eskortluk olayını Jen'e söylersen tabii.
Yeah, sure... if you tell Jen about the escort thing.
Misafirleri 1 No'lu merdivene rehberleyiver.
Escort the guests out via staircase # 1
Park Ho Sik'e arabasına kadar eşlik et.
Escort Mr. Park Ho Sik to the car.
Aslında eskortum.
I'm sorry. An escort, actually.
- Ben sizin çıkmanıza eşlik edeceğim.
He's your... - I'm your escort out of here.
Onları bulmanızı... ve bir an önce buraya getirmenizi istiyorum.
Need you to find them, and- - - And escort them back here at once.
Güvenlik her sigara içmesi gerektiğinde sekiz kat aşağıya kadar eşlik edemez.
Security can't escort us down eight floors every time he needs a cigarette.
Copperheads kadar gösterirseniz sorun neden, aksi takdirde onları ikna edeceğiz ya da onları eşlik.
If copperheads show up to cause trouble, you'll convince them otherwise or escort them out.
Bir adama eşlik etmek zorundaydım.
And I had to escort this man.
Yani ondan bayağı hoşlanıyorum ama polis eşliğinde randevuya gitmem biraz zor tabii.
I mean, I like her a lot, but it's... it's hard to date when I have to take a police escort everywhere I go.
Sinemaya polis eskortuyla gelecek kadar popüler bir çocukla takılmak istersen başka tabii.
unless you want to hang with the really popular kid who brings a police escort to the movies.
Yarın Su Yang'ın askerleri Ming elçisini korumakla görevli olacak. Bu zamanı iyi değerlendirmemiz lazım.
Tomorrow when Su-yang's men escort the Chinese envoy, we will strike him.
Yarın Ming Hanedanlığı'ndan gelecek elçi ile görüşmeyin.
Don't escort the Chinese envoy.
Bir kere temasa geçtik mi, geri Ramstein'e doğru eskort halinde gideceğiz.
Once we make contact, we fall into escort all the way back to Ramstein.
General, izninizle kaleye telgraf çekip, size eşlik etmesi için asker isteyeceğim.
With your permission, General, I'll telegraph the fort and order more troops for your escort.
Özel Refakatçi isimli bir eskort servisinden fahişeler tutmuş.
He was hiring prostitutes through an escort service called Private Companion.
Eskort şirketi için çalışıyorsunuz...
You work as an escort for the...
Detroit PD, ekip üç-bir ve bir eskortun şüpheliyi merkezlerine götürmesini talep ediyor.
Detroit PD is requesting unit three one and backup to escort suspect to their central precinct.
Silahlı refakât gerektirse de günde 10 dolara çalışabiliyorum.
I can work for $ 10 a day, even if it does require an armed escort.
Sana eşlik edebilir miyim?
May I escort you?
Koruma iki düştü.
Repeat, escort two is down.
Polis eskortum beni eve götürmeden önce erkekler tuvaletinde... -... oyalanıyorum şu anda.
I'm in a men's room now, stalling before my police escort takes me home.
Adamları o göndermiş. Hepsi bu!
She had them send an escort, that's all.
Güvenlik görevlileri bana eskort etmedikleri sürece benim ofisim.
- It is. Until you have the security guards escort me out.
Bir erkek yanında olmadan dışarı çıktığı için.
For being outside without a male escort.
Eskort klasmanını tutturamadık. Başvuru reddedildi.
We didn't make the escort rating either.
Ben ağır bir eskort ekibi bekliyordum.
Pick up? I was expecting heavy escort.
- Polis refakati?
Police escort?
John un seni alıp götürmesini bu gizli escort hayatından uzaklaştırmasını istedin, fakat o evliliğini bitirmek istemedi.
You wanted John to take you away from your secret little escort life, but he had no intentions of ending his marriage.
Eğer beni taciz etmeniz bittiyse polis arkadaşlarımla biraz balıklı taco yiyeceğim.
Now if you're done harassing me, I'm gonna get some fish tacos with my police escort.
- Belki bana siz eşlik edersiniz?
Perhaps you might be so kind as to escort me?
Sence niye senin bana eşlik etmeni istedim, Clara?
Why do you suppose I asked you to escort me, Clara?
- Eskort.
Escort.
- Paravan bir eskort şirketiyle kerhane işletiyor.
Running a brothel that fronts as an escort service.
Padilla ile Teller senin mahallende eskort ruhsatına başvurmuşlar.
Padilla and Teller applied for an escort license in your hood.
Eğer gerekirse, bizim birlikten arkadaşlar taşır onu.
My... buddies from my unit will escort her or carry her, if they need to. - Okay.
Ray burada Prestij Eskort Servisi'nin sahibi olduğun yazıyor.
So, Ray, it says here that you own the Prestige Escort Service.
O senin seansına katıldı, böylece karşılığında sen de benimle seansa katıldın.
He had a session with you, so in exchange, you got a session with me. You're an escort.
Üç tane daha kızımı aldı ve ülkenin diğer ucunda bir yerlerde kendi eskort servisini kurdu.
She took three of my other girls and moved across the country somewhere to start her own damn escort service.
Kamyonlara eşlik edeceğiz şehir içinde size güvenli bir geçiş sağlayacağız.
We'll escort the trucks, provide safe passage through town.
Gerard ve diğerlerine eşlik edilecek.
Gerard and the rest have got an escort.
Beyler, eşlik eder misiniz lütfen?
Gentlemen, will you escort her out, please?
Boğa atlamalarına giderken sana eşlik etmeyi umuyorum.
I had hoped to escort you to the bull leaping.
Chae Ryung, size eşlik etmemizi emretti.
Chae Ryung ordered for us to escort her.
Sen anneni buradan sağ salim götür.
You should escort your mother.
O halde, biz de Yeo Wool Hanım'a göz kulak olmalıyız.
Then, we just have to escort you safely, Lady Yeo Wool.
Bari takas sırasında ona eşlik etmeme izin ver.
At least let me escort him out for the exchange.
Artçılardaki seçkin birliğimizdeydi.
Mikasa Ackermann was assigned to escort duty with us elite soldiers.
Eşliğiniz için teşekkürler.
Thanks for the escort.
Bir eskort.
She's an escort.
Özür dilerim.
I need an escort. I'm sorry!