Esme translate English

Esme! Uzak dur!

Esme, get away!

- Zavallı Esme!

Hear? Oh, poor Esme.

Esme.

Esme...

Esme!

Esme.

Esme, sana kaç kez söylemem gerekiyor?

You be a good... Esme! How many times have I told you?

Kız olursa Esme ismi bana hoş geliyor.

If it's a girl, I'm kind of leaning toward Esme.

Esme mi?

Esme?

"Esme." Bence...

"Esme." I mean it's...

Çok alçakgönüllüsün Esme Hoggett.

You're too modest, Esme Hoggett.

Esme, dünyanın sonu değil.

There, there, Esme. It's not the end of the world.

Esme?

Esme?

Esme Cordelia Hoggett?

Esme Cordelia Hoggett?

Esme Cordelia Hoggett, yasadışı maddeler taşıdığınıza inanmak için sebeplerimiz var.

Esme Cordelia Hoggett, we have reason to believe you may be carrying illegal substances on your person.

Tabi, hiç şüphesiz Esme Cordelia Hoggett'ın suçlu olmadığı ispatlandı.

Of course, it was proved beyond any doubt... that Esme Cordelia Hoggett was not a felon.

Esme Hoggett bu yabancının yüzünü inceledi...

Esme Hoggett studied the face of the stranger...

Esme Hoggett, Fugly Floom.

Esme Hoggett, Fugly Floom.

Fugly Amca, Esme Hoggett.

Uncle Fugly, Esme Hoggett.

Kendime dedim ki, Esme, Arthur'u kendini ve domuzu hayal kırıklığına uğratıyorsun.

I said to myself, Esme, you have let Arthur, yourself and the pig down.

Benim adım, Esme Cordelia Hoggett... ve Arthur'umun domuzu için geldim!

I am Esme Cordelia Hoggett... and I've come for my Arthur's pig!

Bu Esme. Seni hazırlayacak.

This is Esme she will fit you.

Bak Esme, buradaki rutini oldukça iyi biliyor olmalısın.

Look Esmy you must know the routine around here pretty well.

Kendime engel olamadım Esme.

I can't prevent. It seems to be the illusion Seem that I see personally

Sen git Esme.Ben onunla kalırım.

I stayed and looked after my father

Affedersin Esme.

I am sorry.

Hayır, hayır.Esme'yle dönmelisin.

You will go back with plum Dad, has asked you.

O an anladım Esme.Bana nasılını sorma.

Suddenly I understood something Don't ask me why she had not died yet Why will I commit suicide

Roman yazarı Esme Delacroix ile tanışın.

( gasps ) esme delacroix?

Esme, yarın doktorunu görene kadar beklemek istedi.

[man] Esme wanted to wait until tomorrow to see her doctor.

Esme'nin bilmesini istemiyorum.

I don't want Esme to know.

- Esme.

- Esme.

Selam, ben Esme.

Hi, I'm Esme.

Teşekkürler, Esme bu benim kurbanı ilk tuzağa düşürüşüm değil.

Thank you, Esme, but this isn't my first trip to the sacrificial altar.

Adı Esmee Pascal. Fort Lauderdale'den buraya atandı.

Her name is Esmé Pascal, a transfer from fort Lauderdale - -

Affedersin Esme.

Excuse me, Esme.

Bay Esmé Howe-Nevinson.

Mr Esme Howe-Nevinson.

Bize Watts tablosunu Bayan Deverell gönderdi.

- It was Miss Deverell, Esme, who gave us the Watts.

Esmé de ressamdır.

Esme is a painter himself, you know.

Bana Esmé'den bahsetmeyin!

- Don't talk to me about Esme. - Why ever not?

Çok güzel bir kontesti. Ama Esmé ile birlikteyken utanmazın tekiydi!

- Beautiful - a countessa - but with Esme, she had absolutely no shame.

Ve Esmé... hiç de tehlikeli değil.

And I hardly see Esme as life-threatening.

Esmé'ye değer veriyorum.

I do like Esme.

Teşekkürler. Esmé nerede?

- Where's Esme?

Sana inanmalarını bekleyen bir sanatçısın sen!

You're an artist, Esme. You just need someone to believe in what you do!

Esme!

Esme!

Esme yapma.

Esme.

Esme, uslu dur.

- Esme.

Bildiğin gibi Montana'ya taşındığından bu yana Ceviz Kraliçesi Esme Bing'le tanışmayı istiyordum.

I've been angling to meet our most famous tenant, Esmé Bing, the walnut queen.

Üzgünüm Esme.

I one refer to his name Even everything can not be done

Şimdi anlıyorum.

- Esme!

Esmé!

- What?

Esmé'yi öldürmek istedi, biz de geri dönmek zorunda kaldık.

He threatened to kill Esme, and we had to pack up and rush back to London.