Esposa translate English
29 parallel translation
O'ndan eşini sana - tekrar bağışlamasını istemelisin...
You must ask... for your esposa again.
O, karısını kaybetti... ve senin yardımına ihtiyacı var.
He - He has lost his esposa. And he ask for your help.
Bay konsolos, eğer eşiniz varsa, aşkınız yüzünden her şeyi kaybedebilirsiniz.
Señor Cónsul, if you had esposa... you would lose everything in that love.
Bence eşinizi çok yakında göreceksiniz.
I think you going to see your esposa very soon.
Su esposa.
Su esposa.
Mi esposa. ( Benim karım ) Kızıl haç.
Mi esposa. Red Cross.
- Mi esposa. ( Karım )
- Mi esposa.
Mi esposa. ( Karım )
Mi esposa.
Mi esposa.
Mi esposa.
İki numaralı karısı.
Esposa number two
Futura esposa da müstakbel karım.
Futura esposa means future wife.
- Bana tutunmak zorundasın!
- You're gonna have to hold onto me! - Es de mi esposa, no puedo!
Eşim, benim hatun,
My wife, mi esposa -
Es para la esposa de Mr. Brody!
ES PARA LA ESPOSA DE MR. BRODY!
eğer ödeyemiyorsa, bak bakalım Karısının sigorta poliçesi var mı?
mira, si él no puede pagar Díle, pregúntale a la esposa, "¿ si tienes el seguro De la vida?"
Como esta tu esposa hoy *?
Como esta tu esposa hoy?
Karını arayacağız seni sapık!
- Vamos ligar para a sua esposa, seu pervertido!
Bize "yalancı" anlamına gelen kelimeyi öğrettiniz.
Teaching us the word esposa means "liar."
Sizleri karı koca ilan ediyorum.
Y ahora te pronuncio hombre y esposa.
Karım o ilaçlardan aldı.
Mi esposa tomà ³ esa medicina,
Bir karım ve iki çocuğum var sabah onları alıp lunaparka götürüyorum.
Uma esposa e duas crianças. I have a wife and two kids and I'm taking them to Six Flags in the morning.
Evde karım ve çocuklarım bekliyor.
I got to get home to the Esposa and Ninos.
- Eve, hatuna gitmem gerek.
- I got to get home to the esposa.
Janus'a yalnızca fener bekçisinin karısı gitmeye izinlidir.
Sólo la esposa del encargado del faro debe venir a Janus.
Özellikle de.. Karınız, eşiniz, eğer sizi... Fransız piçle... aldatıyorken.
Especially when, you know, your wife, your esposa, you know, she's... making the fuck with a... a French pendejo.
Bu benim karım.
- Es mi esposa.
Sadece ben ve benim esposa. Bekle.
esposa...
Karısını.
A mi esposa. His wife.