Ethan translate English
5,330 parallel translation
- Ethan?
- Ethan?
- Anlıyorum.
- Ethan.
- Ethan?
- I understand.
- Anlıyorum Brandt.
- Ethan. - I understand, Brandt.
Bu son görevimiz olabilir Ethan. Boşa gitmemesini sağla.
This may very well be our last mission, Ethan.
Ethan Hunt özgür bir adam olarak son günlerini yaşıyor.
Ethan Hunt is living his last day as a free man.
- Ethan Hunt seninle temas kurdu mu?
- Has Ethan Hunt contacted you?
Ethan Hunt, hâlâ dışarıda bir yerlerde. Bense burada oturmuş hep aynı soruyu cevaplıyorum.
Ethan Hunt is still out there in the field, and I'm stuck here answering for it
Bir şeyler bulmuş olabilirim Ethan. Doğrulayamıyorum.
Uh Ethan, I might have something for you.
Ethan, beni duyuyor musun?
Ethan, do you copy?
Cevap ver Ethan.
Ethan, come in.
Ethan, ışıklandırma odası!
Ethan, the lighting booth.
Beni duyuyor musun Ethan?
Ethan, do you copy?
Senin adın da Ethan Hunt.
Ilsa Faust. You're Ethan Hunt.
Benji Dunn ile Ethan Hunt hakkında görüşmemizin üzerinden 24 saat geçmeden cebinde opera biletiyle uçağa binip Viyana'ya gidiyor.
Less than 24 hours after we interviewed Benji Dunn about Ethan Hunt He was on a plane to Vienna with tickets to the opera.
Yaşananları göz önüne alacak olursak Ethan'ın araştırması onu oraya çekmiş olabilir.
Consider the moment, the possibility that Ethan's investigation lead him to the opera.
Ethan, en azından bana bütün bunların ne için olduğunu söyle.
Ethan, at least tell me what this is all about.
Benim işim bu işte Ethan.
But I know he's the key. Ethan, this is what I sign up for.
Bu senin vereceğin bir karar değil Ethan.
It's not your decision to make, Ethan.
Iskaladım çünkü Ethan Hunt orada seni arıyordu.
I missed because Ethan Hunt was there looking for you.
Ethan Hunt, Viyana'da çünkü Londra'da kaçmasına izin verdin.
Ethan Hunt is in Vienna because you allow him escape in London.
Ethan ve Benji'nin de orada olduğunu düşünüyoruz.
We believe that Ethan and Benji were there.
Onlardan önce Ethan'ı bulmamız gerekiyor.
We need to find Ethan before they do.
Ethan için endişelenmene gerek yok.
You don't have to worry about Ethan.
Onlardan önce Ethan ve Benji'yi nasıl bulacağız ha?
So, how are we suppose to find Ethan and Benji before they do?
Ethan, adamın kim olduğundan emin değil.
Ethan's not exactly sure who this guys is.
Mevcut durumda Ethan Hunt vatansız biri.
As it stands, Ethan Hunt is a man without a country.
Her seferinde yenildiğin adamı yenebilesin diye başbakanın hayatıyla kumar oynamamalıyız Ethan.
Ethan, just so you can beat the guy that's beaten you at every turn.
Bazen tek bir yolu olduğunu görebilen tek kişi Ethan'dır.
And sometimes Ethan is the only one capable of seeing the only way.
Bence Ethan Hunt aynı fikirde olmazdı.
I think Ethan Hunt would disagree.
- Ethan...
- Ethan.
- Bize tuzak kurdu Ethan.
She set us up, Ethan.
Senin için bir işim var Ethan.
I have a job for you, Ethan.
Dünyada kilidi açabilecek tek bir insan var Ethan.
Ethan, there's only one person on earth who can unlock that disk.
Ethan, Lane de senden tam olarak bunu yapmanı istiyor.
Ethan, that's exactly what Lane wants you to do.
Ethan Hunt yüz karası bir istihbarat teşkilatının parçasıydı. Ki bu teşkilata bundan dolayı son verilmiştir.
Ethan Hunt was part of a disgrace intelligence agency which is since been dissolved.
Ucu ucuna yetiştin Ethan.
You're cutting it very close, Ethan
Ethan bekle.
Ethan, wait
Geri dönmeyi başaramazsan ne olacak Ethan?
What happens, Ethan, if you can't make it back?
Düşünmeye vaktin yok Ethan.
No time to think, Ethan.
- Git. - Ethan?
Go.
- Brandt ile Luther seni bekliyor, git.
- Ethan. - Brandt and Luther are waiting. Go.
Tıpkı istediğin gibi Ethan.
Just as you wish, Ethan
Ethan gitmemiz gerek.
Ethan, we got to go.
Ethan, neredesin?
Missed me? Ethan, where are you?
Ethan'ı tanıyorum.
I know Ethan.
Ethan'ı öldürecekler.
They're going to kill Ethan.
Ethan benim arkadaşım.
Ethan is my friend
Kadını bulursak Ethan'ı da buluruz.
Find her, find Ethan.
Pekala Ethan.
Alright, Ethan.
Ethan Hunt bir kumarbaz.
Ethan Hunt is a gambler.