Fatso translate English
578 parallel translation
Koca Fatso.
Big Fatso.
- Anlaşmada böyle bir şey yoktu Fatso.
- That wasn't part of the deal, Fatso.
Değil mi Koca Fatso.
Right, Big Fatso?
İyi işti Bay Koca Fatso.
Nice work, Mr Big Fatso.
- Selam şişko.
- Hiya, fatso.
Seni şişko dostum, nasılsın?
Fatso, old boy, how are you?
- Garip, yaşlı şişko da öyle demişti.
- That's funny, that's what old fatso said.
- Şişko?
- Fatso?
Hey, dombili.
Hey, Fatso.
O da dedi ki "Kapa çeneni şişko."
So he says, "Bite your tongue, fatso."
Senden korkmuyoruz şişko!
We're not afraid of you, fatso!
Bir adım daha atarsan şişko, beynini dağıtırım. Kimse bir şey yapmasın.
One step further, Fatso, and I'm going to de-brain you.
Pekala şişko, madem istediğin öldürmek, hiç durma.
Okay, Fatso, if it's killing you want, come on.
Şişkonun Maggio'ya karşı hıncı var.
Fatso's really got it in for Maggio.
Şişkonun yüzüne tükürüp duruyor.
He just keeps spitting in Fatso's eye.
Şişkonun yaptıkları ona vız geliyor.
Fatso can't make a dent in him.
Ama şişko çok kurnaz.
But, that Fatso, he's smart.
Şişko onu hücreye attıktan sonra... Orada bir başına kalınca... hapisten kaçmaktan söz eder oldu.
After Fatso threw him in the Hole- - That's solitary he started talking a couple of times about how he's gonna escape.
Bunu şişko yaptı Prew.
Fatso done it, Prew.
Aman şişkoya dikkat et.
Watch out for Fatso.
Evet şişko.
Yeah, Fatso.
Ordu er ya da geç seni cezalandırır şişko.
The Army's going to get you sooner or later, Fatso.
- Şu şişkonun dediklerine bak.
- lmagine that, what a fatso.
Şu şişko, Duglandin.
Duglandin, the fatso over there.
- N'aber koca domuz?
- What's up, fatso?
Pekala, şişko.
Okay, fatso.
Benim küçük tatlı şişkom...
My pretty little fatso...
- Senin planını tek bir şey bozuyor o da şişkonun yemeği değil.
- Only one thing messing up your idea and it ain't fatso's supper.
- Fatso Goering.
- Fatso Goering.
Çekil yoldan dobişko!
Out of the way, fatso!
Tamam, şişko!
Okay, fatso
Şişkocuğun göbeğine bakın!
Look at Fatso's blubber!
Şişkocukta "fil hastalığı" yok O sadece yağlı bir Yahudi.
Fatso hasn't got elephantiasis. He's just a fatJew.
Capanema Baron'unda kalan şişko mu?
That fatso who lives in Baron of Capanema?
Bu adamın şakşakçı olduğunu mu düşünüyorsun?
Come on, fatso, move! You still think that guy was a plant?
- Git biraz nefes al, şişko.
- Go on and get some air, fatso.
Bak Şişko ben kekelemeyi uzun zaman önce bırakabilirdim.
LListen, Fatso... I could have given up stutterin'a long time ago.
'"Doğum günün kutlu olsun, şişko" "
'"Happy birthday, fatso." "
Şişko.
Fatso.
Hey şişko, ne oldu?
Hey fatso, what happened?
Bizi bekle şişko.
Wait for us, Fatso.
Hey, şişko patates, seninle bir saniye konuşalım şöyle.
Hey, fatso, I want to talk to you a second.
Kızartma koltuğu için hazır mısın, dobilik?
You all ready for the hot seat, fatso?
Sen sus şişko.
You shut up fatso!
- Kocama şişko diyenin ağzını yırtarım.
I'd punch in the mouth the one who's calling my husband as fatso!
Bir daha tekme atacak mısın lan bana şişko Vehbi haa?
Are you gonna try again fatso Vehbi, eh?
Hadi, seni obez kadın.
Come on, you fatso. Get up in there.
- Hey, şişko, donun nerede?
- Hey, fatso, where's your pants?
Sorun ne, şişko?
What's the matter, fatso?
Şişko Judson.
Fatso Judson.
- Şişko!
- Fatso!