English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ F ] / Fluid

Fluid translate English

2,625 parallel translation
Enfeksiyon olup olmadığını anlamak için sıvıya bakmamız lazım.
I need to be able to see the fluid - to tell if there's an infection.
Çok teknik bir insandı ve yaratıcı bir şekilde, itme gücü oluşturmak için akışkan dinamiklerinden yararlanmaktan bahsediyordu.
He was very instrumental in talking about creative ways of using fluid motion to generate propulsions.
Ve bir fincan deterjana ihtiyacım var, Ivy!
And I'll have an egg-cup full of Jeyes fluid in that water, Ivy!
- Deterjan kokuyor.
It's Jeyes fluid.
Uterus ta iyi.
Embryonic fluid... uterus are fine.
Ve bunlar bir kaç dakikada bir oluşur. Uyanıkken ve gözleriniz kapalı iken. Eğer astronotlar çok fazla güneş rüzgarına maruz kalırlarsa bu ölümcül olabilir.
And that is an energetic particle coming through your head and interacting with the fluid inside your eye, and it makes a little light flash.
Şimdilik bilim insanları Jüpiter'in iç kısmını dünyadaki laboratuvar ortamında oluşturuyorlar.
Or it could actually just be still fluid.
Japon dövüş sanatlarının düzgün, akıcı ve barışçıl yönleri alındı.
Meanwhile your Japanese martial arts are smooth, fluid and peaceful.
Hareketlerin akıcı olmalı.
Your motions should be fluid.
- Sosis, gaz ve yanmış kol kıllarım.
- That's charcoal, lighter fluid, and my burnt arm hairs. - Is that working for you at all? - Oh.
Bu vücudu rahatlatan ve omurgada ki kan akışını azaltan, bir masaj tekniğidir.
It's a massage technique that relaxes the body by gently easing the flow of cerebrospinal fluid.
Tam 60 CC.
Two fluid ounces.
Bu ülkede her sene 12 tane olimpik yüzme havuzunu dolduracak kadar tahnit sıvısı kullandığımızı biliyor muydun?
Did you know we use enough embalming fluid in this country yearly to, um, fill 12 Olympic size swimming pools?
Kan boşaldıktan sonra düğmeye basman gerek böylece tahnit sıvısı pompalanmaya başlayacak.
After the blood drains, you want to hit the switch and that'll start pumping the embalming fluid in.
Genetik algoritmalar da bize çok yönlü bir yapay zeka tasarlama imkanı veriyor.
The fluid logic and genetic algorithms allow us to design a variable artificial brain.
Rap'i böyle yapacaksın Ben geçerken kıpır kıpır olacaksın
This is how I do it Fluid, every time I ride by
- Yeni bir kapak contası, antifriz, yağ, buji, lastik.
- So what do you think? - Newhead gasket, fluid, lube, plugs, tires.
Beyni çıkarıp dahice yapılmış bir silindirin içinde sıvıda yüzdürüyorlar.
They surgically extract the brain and suspend it in a fluid-filled cylinder they have ingeniously engineered.
Mumyalama sıvısı içiyorsun.
You're drinking embalming fluid.
Çocuklarımıza, ihtiyaç duydukları kalsiyum, riboflavin ve diğer gıdaları sağlaması için bir büyük bardağın yarısı kadar süt vermeliyiz.
We must serve 1 / 2 pint of fresh fluid milk to provide calcium, riboflavin, and the other nutrients that are needed for our children.
Kan dolaşımı.
The fluid is blood.
dünya bu ateş yağının etrafında döner pazarda satılırken bozulmadan önce saftır.
The world runs on this fluid. It's just before we market to sell.
Etler çakmak gazı gibi kokacak.
The steaks are gonna taste like lighter fluid.
Zaman akıcıdır Dean.
- Time is fluid, Dean.
Değişken olmanın seni böyle ukala yapacağı kimin aklına gelirdi?
Whoever thought that being fluid meant you could be so stuck?
Tamam, büyük ihtimalle sen bol sıvı alırsın, ve, uh, elektrolitini koru.
Okay, so you should probably drink plenty of fluid and, uh, keep your electrolytes up.
Belly ile insan dokusu ve sıvı numuneler topluyorum.
Me and Belly collecting human tissue and fluid specimens.
Onun yerine aynı işi görecek başka bir şey aldım.
So I just got a big thing of lighter fluid.
Yanığa maruz kalan dokudaki enfeksiyon akciğerlere dolan sıvı.
Infection in the exposed tissue, fluid builds up in the lungs.
Vitreus sıvısından örnek almak üzereydim ki...
Yeah, I was about to take a sample of his vitreous fluid when he, uh- -
Ağır ve ödemli akciğerler ve sinüslerde biriken sıvı bu konuda şüphe bırakmıyor. Bence artık onları yerine koymalısınız.
Heavy, edematous lungs, and fluid in his sphenoid sinus make it pretty clear.
Kavanoz suyuyla alakalı bir şey olmalı.
Lt must have something to do with the jar fluid.
Ama bu herhangi bir insanın yapabileceginden daha pürüzsüz ve akışkan olmalıdır
But it will have to be smoother and more fluid than any movement mankind is capable of!
Yeni bilgiler gelmeye devam ediyor.
Have a very fluid situation developing. Wait, there's new information coming in right now.
Torbayı midenize yerleştirip içini sıvıyla dolduracağım.
I insert the balloon in your stomach and fill it with fluid.
Meğerse, nefretin yüksek oktanlı Sue-benzini gibiymiş.
Turns out, your hate is a lot like high-octane Sue-fluid.
İçi çok sıvı.. ... her yere akıyor. Çok tuhaftı
It was all fluid inside... flowing everywhere.
Bu stabil bir durum değil.
It's a fluid situation.
Balmumu sıvısını almıyorsun, değil mi?
You're not huffing embalming fluid, are you?
Sıvı yüklenmesi kalbini hızlandırdı.
Pushing fluid sent his heart into overdrive.
Kurşun seviyesine bakın ve damardan 5 litre sıvı verin.
Run a lead level and push 5 liters iv fluid.
Akciğerlerde sıvı var.
Fluid in the lungs.
Enfeksiyona daha yakın bir yerden kültür alabilirsem daha iyi sonuç verip teorimi kanıtlar.
If I could get fluid closer to the sources of infection, I could get better cultures, prove my theory.
Kulağınızdan ve akciğerlerinizden sıvı örneği alacağız.
We are going to take some fluid samples from your ear and your lung.
Delirdin mi sen!
It's windshield washer fluid.
Akışkan beyin sıvısı değil mi?
The fluid off the brain, right?
Ciğerleri sıvı doldu.
His lungs filled with fluid. What?
Birkaç yüz litrelik termal yerdeğişim sıvısı sağ olsun T.A.L.'lerimdeki kuantum işlemci her şeyi hesaplayabilir.
Thanks to a few hundred gallons of thermal displacement fluid, my P.A.L.'s quantum processor can handle anything.
Çekirdek fazla ısındı ve termal yerdeğişim sıvısını buharlaştırdı.
The core ran too hot and vaporized a thermal displacement fluid.
Sana söylediğimde tek akıcı hareketle kapatıyorsun, olur mu?
When I-when I tell you to close it do it in one fluid movement, all right?
Arabanın silecek suyunu yenile.
Refill washer fluid in car.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]