Fotoğrafi translate English
69 parallel translation
NICEPHORE NIEPCE 1822'DE BU KÖYDE FOTOĞRAFI İCAT ETTİ
NICEPHORE NIEPCE INVENTED PHOTOGRAPHY IN THIS VILLAGE IN 1822
Ben'in başka fotoğrafi var mi?
Do you have any other pictures of Ben?
Fotoğrafi hile yok düzenleme yok...
No trick photography, no editing- - the real thing.
YILLIK FOTOĞRAFI İÇİN SON ŞANS! GEÇ KALMAYIN! Tüm öğrencilerin dikkatine.
Attention, all students.
WARWİCK DAVİS'İN İMZALI FOTOĞRAFI 25 POUND. Buyur. 25 pound. Teşekkürler.
There you go. £ 25, please.
* JAMİE'NİN GERÇEK FOTOĞRAFI * Bunu Marie'nin yaptığını düşündüm.
I thought that Marie was doing it..
Fotografi için Bay Johan Ankerstjerne'e ve sanat yönetmenliği için Bay Richard Louw'a minnettarım.
For the photography I am grateful to Mr. Johan Ankerstjerne and to Mr. Richard Louw for the art direction.
Fotografi : Takeo Ito
Photography by Takeo Ito
FOTOGRAFİ
PHOTOGRAPHY BY
DÜŞEN YAPRAKLAR senaryo Amiran Tchitchinadze ve Otar losseliani yönetmen Otar losseliani fotografi Abessalom Maisouradze tasarım Dimitri Eristavi ses Vaja Matchaidze
FALLING LEAVES Script : Amiran Tchitchinadze and Otar Iosseliani
Fotografi :
Photography :
- Fotografi olmadan...
- Without a photo...
- Eger elimde birisini fotografi varsa... onu hatirlamak için bütün yolu geri dönmeye ihtiyaç duymam.
- If I've got a guy's picture... I don't have to backtrack so I can recognize him.
Marie'nin fotografi var mi?
Do you have Marie's picture?
Karsiniza bir kizin tam sayfa çiplak fotografi çikiyor.
You come across a full-page nude photo of a girl.
Fotografi : Ali Rıza Zarindast
Photography A R Zarindast
Bu fotografi zihninde de gördüm.
I've seen this image in his mind.
- Bana o fotografi sen gönderdin!
- You sent me that photo! - SABRETOOTH :
- Ne fotografi?
What photo?
Su fotografi imzalayin da, benim de bütün günüm iyi gecsin.
Just sign the photograph and make my day.
3 fotografi 100 Singapor dollarina satiyorlar! - Ne?
They're selling three photos at a hundred Singapore dollars each!
Bu bir kimlik fotografi.
You could use that in your passport.
Yapım Dizaynı : Hisao Inagaki Fotografi : Shigeru Komatsubara
Production Design by Hisao Inagaki Photography by Shigeru Komatsubara
Bu fotografi sadece bu sekilde görmektense...
I'd rather you hadn't seen that photo, just like that.
ve bu fotografi ben çekmedim.
And I didn't take this photo.
Aleksander Mindadze fotografi :
Alexander Mindadze
Ve Vince'le o fotografi istiyor.
He wants that shot with Vince.
Hepimiz birbirimize bagliyiz. - Bu fotografi biliyorum.
what you and i can do. we're all connected.
Konferansin sonunda takim fotografi için toplandilar.
At the end of the conference, they all gathered for the team photo.
Yalniz o Miami'de manken fotografi çekiyor. Kimse ona yaklasamiyor.
Only he's in Miami photographing supermodels, no one can get a hold of him.
Sonra daha yakinca fark ettim ki o kitaplardan birinde babanin birkaç fotografi vardi.
And then I looked at them more closely and I realized that one of them has... some of your father's photographs in it.
Hadi, cekin su fotografi.
Come on. Take the picture.
Bugunden once o fotografi hic gormedim.
I never saw the photo before today.
Bugunden once o fotografi gormedigini soyledi.
She said she'd never seen that picture before today.
Fotografi bana ver.
- Gimme the picture. - Whoa!
Fotografi birak dostum.
Put the picture down, man.
- Içinde fotografi var. - Evet.
There's her photo inside.
ve her cinayetin fotografi var.
And you've got photos of every murder.
Aslinda, Sydney'in fotografi.
Well, Sydney's picture.
- Öncelikle Higgins, fotografi değil fotoğraf, ikinci olarak da haksız sayılmazsın. Fotografi konusunda en az Dedektif Murdoch kadar iyisin.
Well, you're just as proficient at the photography as Detective Murdoch, George.
Ilk olarak su lanet fotografi indirmek icin onu istiyorum.
First I want him to take that damn photograph down.
Bakin, tek yapmaniz gereken o fotografi indirmek, sonra gidecegiz.
Look, all you have to do is take down the photo and we'll be gone.
O fotografi indirmen icin ne kadar kazanmaliyim?
How much would I have to win to make you take that photograph down?
O fotografi indirmem icin, Mr Stroller, kumarhane bankasini batirmalisin.
You'd have to break the bank, Mr Stroller, to make me take it down.
- Elimden gelen herseyi yapacagim - herseyi - o fotografi indirmen icin.
I'm going to do everything I can - everything - to make you take it down.
- Senden o fotografi indirmeni rica ediyorum.
I'd like you to take that photograph down.
Buyuk buyukbabamin hic fotografi olmadi bende.
I never had a picture of my great-grandfather.
Bir sanatçıya ihtiyacınız var, ve fotografi konusunda uzmanlaşmış, ışığın cisimlerin üzerine nasıl düştüğüne bakıp bunu nasıl daha "gerçek" gösterebileceğini bilen insanlara ihtiyacınız var.
It required that I, the artist, and people who were trained in photography and looking at how light interacted with things to figure out how to write the code to make it look "real."
Bak, biliyorum buraya kadar gelip de babamın Fotografi hocama çakmasına izin vermem için beni ikna ederek iyi bir anne olmaya çalıştığını biliyorum, ama cidden söyleyeceğin herhangi birşeyin bunun olmasını istememe neden olabileceğini zannediyor musun?
Look, I know you're just trying to be a good mom by coming over here to convince me to let dad bang my photography teacher, But do you really think there's anything you can say that's gonna make me want that to happen?
Erkek arkadasim çektigim o fotografi gördü ve sizinle çalmamdan rahatsiz oldu.
My boyfriend saw that photo I posted and he's not comfortable with me playing with you guys.
Hayir, o imzali fotografi alacagiz!
No, we're getting that autograph.