Freds translate English
36 parallel translation
Kimseye nasıl davranacağını öğretemezsin.
You can't teach the freds of this world.
Fred'in babası öldürüldü.
He Freds-pa murdered.
Fred'lerimiz John'larımız ve Marilyn'ler var. Aramanıza gerek yok.
We got big selection... of Freds and Johns and Marilyns,... so don't have to drag no one in here.
Onu içmeyecek misin, Freds?
You not having that, Freds?
Hadi ama, Freds. - Ne zaman?
Oh, come on, Freds.
Belki ben ve freds'in kelimeleride olabilir.ama
Maybe me and Freds we're gonna have words.
Freds hemen buraya gelmen lazım 9 numara.
Freds, you gotta get down here! We've gone to Nine.
Kitli kaldım burda, Freds.
Got locked on, Freds.
Hayır, Bu saçmalık, Emily gey Seninle konuşmak istiyorum, Freds.
No, that's ridiculous, Emily's gay. I wanted to talk to you, Freds.
Sanırım gerçeği öğrendin, Freds.
I think you're gonna get the truth, Freds.
Freds, söyleyemem işte.
Freds, I just can't.
Freds!
Freds!
- Bilirsin, ben, freds.
- You know what I'm like, Freds.
- Freds, bu doğru.
I'm sure it's left, right, Fred?
Bunlar onlar.
It's them. It's them. Freds...
Freds...
Freds...
Freds...
Oh, my god...
Bu taraftan, değil mi Freds?
OK. This way, right, Freds?
- Hey, Freds.
- Hey, Freds.
Demek istedğim, ben Cook ve Fred, bizler onun yüzünden..
I mean, me Cook and Freds, we're getting through it.
- Karen, herkese sordum.
- Karen, I've asked around. There's no sign for Freds.
Freds'den iz yok.
I love you.
- Yalan söyleme.
Freds?
Freds? - Kafamın içinde konuşuyor.
He's talking in my head.
Freds?
Freds?
Freds'den iz yok.
There is no sign of Freds.
Ben de Freds.
So do I, Freds.
Freds büyük ihtimalle korkmuştur.
Freds probably got scared.
Freds bayılırdı.
Freds'd like it.
Nereya gidiyorsun, Freds?
Where the fuck are you going, Freds?
Kız kafayı yemişe benziyor, Freds.
She looks like the fucking chick from The Ring, Freds.
Otur, Freds.
Sit down, Freds. No Grandad.