English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ F ] / Frittata

Frittata translate English

128 parallel translation
Omlet.
A Frittata.
- Ayrıca, omlet sıvı yağla yapılır.
Besides Frittata is done with oil.
Baba, Frasier'ın frittata tavasını gördün mü?
Dad, have you seen Frasier's frittata pan? Hi.
Annem frittata pişirdiğini sana söylememi istedi.
Ma wanted me to tell you she's making frittatas.
Annem bu yüzden mi frittata yapıyor?
Is that why Ma's making frittatas?
Plastik balondaki kız yüzünden peynirsiz mantarsız, yağsız frittata yapabildim sadece.
I doubt it. I was only allowed to make a cheese-free, mushroom-free, fat-free frittata, thanks to the girl in the plastic bubble.
- Suna bakın.
Frittata.
Frittata'yı denemelisin.
You should try the frittatas.
- Sana "mentoha" yaparım. - Onun ne olduğunu bilmiyorum ama sanmıyorum.
- I make a mean frittata. - Well, I don't know what that is but I don't think so.
VEKİL HORACE WILCOX 1933'den beri gelecek adamınız Sarsıntı o kadar kötü ki, bütün omletlerim frittata oldu.
The shaking's so bad, all my omelets have become frittatas.
Biraz frittata ister misiniz?
Would you like a little frittata?
Çok isterim.
I'd love a little frittata.
Bernie, sebzeli omlet harika olmuş.
Bernie, this frittata is wonderful. What's in it?
Şunu dene, sıcak tonlu frittata.
Try this, hot tuna frittata.
Burada çok güzel fritataları var.
They do a delicious frittata here.
Sen bir fritata adamı mısın?
You a frittata man? I'm fine.
Frittata geliyor.
Frittata coming right up.
Hadi şu fritattanı al.
Let's get you that frittata.
- Frittata tam olarak ne oluyor?
- So what exactly is a frittata?
Frittata omleti yaptım.
I made a frittata.
Ve Edie bana İtalyan usulü omlet yapıyor.
And Edie is making me a frittata.
Sana bu yumurtalı fritatta'yı ısmarladım.
Just for the record, I took the liberty of ordering you - this beautiful egg white frittata.
Bende İtalyan omleti yaptım.
I made a frittata.
Frank, İtalyan omletini denesene.
Hey, Frank. Try the frittata.
Önce lazanyamın tuzsuz olduğunu şimdi de Debra'nın omletinin güzel olduğunu söylüyorsun.
First you tell me my lasagna needs salt, and now Debra's frittata is good.
Deb, en azından biri omletini beğendi.
Well, Deb, at least somebody liked your frittata.
Omlet.
frittata.
Size omlet gönderiyorum.
I'm sending over a frittata for you guys.
- Hey. - Eğer istersen burada biraz omlet var.
- There's frittata there if you want some.
- Benim için bir zevktir.
- You make a hell of a frittata.
- Altı gibi. Tamam, akşam yemeğinde de omlet yaparım.
All right, I might make a frittata for dinner.
"Frittata" yaptım.
I made a frittata.
Howie, omlet çok lezzetli.
Howie, the frittata is amazing.
Bir bardak guava suyu istiyorum, yumurta beyazlı fritta brocollini pilav, peynir ve biber, birde bi yağsız latte.
I want a glass of guava juice, egg white frittata with brocollini rice, cheese and peppers, and a non-fat latte.
Bende hiç guavalini yok, yada frittata juice, egg-white lattes.
I haven't got any guavalini, frittata juice or egg-white lattes.
- Scotty, frittata harika olmu.
- Scotty, the frittata is wonderful.
Sarah, scotty harika bir frittata yapmış.
Sarah, scotty made a delicious frittata.
Biraz daha frittata isteyen var mı?
Would anybody like some more frittata?
Frittata!
Frittata!
Frittata biraz kuru olmuşsa kusura bakmayın.
I'm sorry if the frittata is a bit dry. are you kidding?
Bu tamamen yerel yiyeceklerden yapılmış bir karışım.
This is an entirely local-food frittata.
Frittata ve bombolini yok mu?
No frittata, no bombolini?
Şimdi bu gerizekalı mı özürlü mü?
Now, a guy like that, is he slow or is he a frittata?
Zavallı Çinli gerizekalı.
Poor Chinese frittata.
Bir açıdan bakınca, biz de yarı gerizekalıyız.
I mean, at this point we're sub-frittata.
Sanki gerizekalının tekiymişim gibi benimle dalga geçiyor.
And now he's making jokes at me, like some tiny frittata Don Rickles.
Menemenin en güzel tarafı elindeki her türlü malzemeyi kullanabilmendir.
Now, the beauty of a frittata is that it can be made with any ingredient.
Çok az insanın bildiği şeylerden biri de menemenin oda sıcaklığında yenmesi gerektiğidir.
What few people know is that the frittata was meant to be eaten at room temperature.
Neredeyse 20 yıldır menemen yapıyorum çok güzel bir İtalyan artist tarafından özel bir hafta sonu bana öğretildiğinden beri tabii ki adını burada vermeyeceğim.
I've been making frittata for about 20 years now, ever since I was taught how to, on a naked weekend with a beautiful Italian movie star, who shall, of course, remain nameless.
Şimdi, harika bir menemenin püf noktası çok sıcak bir tavadır çünkü bu sayede, dostlarım ancak böyle pofuduk olur.
Now the key to a great frittata is a very hot pan, because that, my friends, is what makes it... fluffy.
Ne düşünüyorsun?
- So what did you think? - Frittata?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]