English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ F ] / Fue

Fue translate English

53 parallel translation
Niçin rıhtımda değildiniz?
¿ Por qué no fue a recibirme?
- İyi görünüyor, rahibe!
- ¿ Cómo le fue, hermana?
Az önce buradan bir adam geçti mi?
¿ Dondé fue el hombre que pasó ahorita?
Başkan Somoza demecini değiştirerek gazeteci Alex Grazier'in kaza sonucu vurulduğunu açıkladı. Olay dünya kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
El presidente Somoza ha cambiado su posición anterior, y ahora dice que el tiroteo fue accidental.
Lo de antes fue algo
Lo de antes fue algo
Sonra gitti ve bir daha dönmedi.
Luego se fue y nunca volvió.
Ve gitti.
Y se fue.
Güney, "Fue"
South is "Fue."
Fue-Fülüt Düşmeden önce'Flüt'ünü çıkar.
Stick out your "flute" before you fall.
fue ailesiyle birlikte bu köye geliyor.
The lad went with his family to a village just near here to sell his horse.
Tanrının adamı olduğu için... hızlı hareket etti. o ve şerifiın adamları... fue a la casa de ella arrestarla... onu tutuklamak için martha'nın evine gittiler.
Now, he acted swiftly, and he, the sheriff and his men went to Martha's house to arrest her. But Martha wasn't there, and she hadn't been the previous day, either.
Ne oldu?
Que fue?
Todo lo que vi fue la policia disparando!
Todo lo que vi fue la policia disparando!
Yo creo que fue algo que me dio alergia.
Yo creo que fue algo que me dio alergia.
Buradalar mı?
- Mi familia fue el salvador.
PSS, HYGB.
CAY, FUE
Gitti.
Se fue.
Turist "ler" mi dedin?
eso fue un "s?"
Nikki Fue- - oo, Nikki Heat demek istiyorsunuz.
Nikki Fue- - oh, you mean Nikki Heat.
Harika bir yıl oldu.
Fue un año maravilloso. It was a beautiful year, everyone.
Bu cinayetin, zaten devam etmekte olan Ghaziabad çete savaşını daha da körükleyeceği tahmin ediliyor.
This murder s expected to fue, the a ready on-go ng gang war in Ghaziabad,
"Se fue" dediler.
They said, "Se fue."
Fue, arka koltuğumuzda ne halt yiyorsun?
Fue, what the hell are you doing back there?
Kimse seni vurmayacak Fue.
Nobody gonna shot you, Fue.
Beni dinle Fue... Ne yapacaksan dışarı çık orada yap.
Okay, look, Fue... what you're gonna do is you're gonna get out right here.
Lanet olsun, Fue.
Damn, Fue.
Fue, ne zamandır bizim yuvada yaşıyorsun?
Fue, how long have you lived in the hood, huh?
Gitti, gitti.
Evey se fue, se fue.
Bu ne?
Qué fue eso?
Hayret vericiydi.
Fue aterrador.
Çok sarsıcı bir olay.
Fue aterrador.
Annenizin evliliği kutsal değildi.
Their mother's impious fué marriage.
Küçük Carrie büyüdü. Ama asla eskisi gibi olamadı.
small Carrie became bigger but their health always delicate fué.
Bu çok güzeldi.
That beautiful fué
Bu düşündüğün şey değildi.
Non fué what you believe that fué
Onu bitkin düşüren güneş değil de sen olmayasın.
For sure fué the sun that that did it irritate it and not your hey?
Pek hoş değildi.
Not beautiful fué
- Evet, çabucak bitiyor. Chilipis'ın hazırlanması uzun sürüyor.
No, quick fué, then the lupus came out
Öyleydi, aslında öyle. Berbat bir şey.
The fué, is it, I say... it is a suck
- Ama karın öldürülmüştü.
- But your wife murdered fué
Şuradaki ikizler, karının bir manyak tarafından buz kıracağıyla öldürüldüğünü söylediler.
Those twins They said that your wife murdered fué for a maniac with a picahielo
İçindeki o tutku nereye gitti?
I wonder to where you fué all that passion
- Karım öldürülmedi.
He / she looks, my wife never murdered fué - That?
Meksika'da biraz yakınlaşmıştık ama hepsi bu kadardı.
We had a coneccion in Mexico But only fué that
- Beni kandırdın. Bu iyiydi.
- You deceived me, good fué
Masters'taki son vuruşunuz... resmen şiirseldi.
Its last putt in the end of the Masters... Fué pure poetry.
Yasadışı bir araştırmadan dolayı iki yıl önce soruşturma geçirdi, ama ne yazık ki soruşturma hiçbir şeyi açığa çıkaramadı.
Investigated Fué by illegal clonaci? n, but it was not possible to be demonstrated no accusation.
Çok korkunçtu.
Fue terrible. It was terrible.
Bunu her zaman merak ettiğini mi söyledin?
Y tu reacción fué "Siempre me pregunté..."
Seni ve şirketini korumaya çalıştım ama bu mümkün değildi.
pero no fue posible.
Ernestoyla konusurken "Ben" diyecegim.
Recuerdo muy bien al señor Toby, el fue un cliente muy bueno. Uh, I'm going to say "I" when I'm talking for Ernesto, so instead of, " he says,'blah blah blah,'"

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]