English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ G ] / Germaine

Germaine translate English

231 parallel translation
Germaine, bir tabak ver.
Germaine, a plate.
- Ben değil...
- It's for Germaine, not me.
Germaine ise tencerelere.
Some wives have a thing about clothes.
Germaine sabırsızlanmaya başlamıştır.
- Goodbye. Germaine will be wondering where I am.
- Germaine'le görev değil zevk olur.
With Germaine it's a pleasure, not a duty.
Germaine, Sabine, ve Therese'nin parasını ödüyorum.
I even paid Germaine, Sabine, Therese.
Ne oluyor, Germaine?
Well, Germaine?
Germaine'in elleri çok hassas ve hafiftir.
Germaine has sensitive hands, an exceedingly light touch.
- Biri bunu Germaine'e vermiş.
Somebody gave this to Germaine, my housekeeper.
- Germaine'e kim vermiş?
Who gave it to Germaine?
- Ben size yardımcı olayım mı, Bayan Germaine?
Can I help you, Mrs. Germaine?
Germaine, sanırım Sütçü geldi.
Germaine, I think it's the milkman.
Germaine ile birlikte olmaya başlayınca, o seni çocuğu olarak kabul etti.
As I the other, Germaine, married, she / it acknowledged you.
- Adresiniz : 100 St. Germaine Sokağı mı?
Is the address there 100 St. Germaine Street? Yes.
Germaine!
Germaine!
İyi akşamlar, Bayan Germaine.
Evening, Madame Germaine :
- Kim çağırıyor?
- Germaine! - Who's calling?
- Germaine, senle konuşacaklarım var. - Evet?
- I need to talk to you.
Germaine, odana gitmeni istiyorum! Bu gençle konuşacaklarım var!
Go to your room, I have to talk to this young man.
- Germaine! - Ne oldu?
- Germaine!
- Germaine, tek kelime daha edresen seni bu işte yalnız bırakırım, kızın da kimi isterse onunla evlenir.
One more word, and you can take care of this all by yourself, OK? - Listen, Bertrand...
- Buradayım!
- Germaine!
Anlayamadıkları şey, kardeşim ve eşinin Germaine ve Joan'ı aileden uzaklaştırmasına neden izin verdiğimdi.
What they really couldn't understand was why I was allowing my brother... and his wife to take Germaine and Joan away from the family.
Güle güle Germaine.
Goodbye, Germaine.
Joan ve Germaine'i eve getirdiler.
They've brought Joan and Germaine home.
Germaine'nin yemekleri iyi mi bari?
So Germaine serves good food?
Germaine, 19 numarayı hazırla.
Germaine! Prepare 19.
- Alo, Victor! - Alo, Germaine...
- Hello, Victor?
- Senle ne konuşmuştuk?
- Hello, Germaine...
Cezanı bu şekilde çekeceksin. - Söyle bana, Germaine.
- Tell me, Germaine.
Sen misin, Germaine? - Saat sabahın on biri!
Is that you, Germaine?
Germaine, başka bir kadınla birlikte, uçakla gidiyorum.
- Nuts! Germaine, I'm taking off in a plane with a woman.
- Aman Tanrım! Bu, Germaine!
- Oh my god it's Germaine!
Germaine!
Germaine?
Alo, Germaine?
- Germaine?
Germaine, Tanrı aşkına durdur şu frezeyi!
Germaine turn off the drill, dammit!
Alo, alo... 438ZA75 plakalı DS, üstünde GERMAlNE ll adlı tekneyle Concorde Meydanı'na doğru ilerliyor.
Hello, Citroen DS, license 438ZA75, carrying the boat Germaine II, is heading towards Place de la Concorde.
"Alo, sen misin, Germaine?"
"Hello, is that y ou, Germaine?"
- Merhaba, Germaine.
- Hello, Germaine.
- Mönü. - Teşekkürer, Germaine.
Here's the menu.
- Tabi ki Jermen. - Teşhekürler.
- Of course, Germaine.
Cruchot, acı bana! Jermen'e söyleme, lütfen.
Cruchot, don't mention it to Germaine.
Germaine için.
It's her little extravagance.
Masaya getir.
Merci, Germaine. Bring it to the table with you.
St. Germaine'e bir ekip arabası yollayın.
Send a car out to St. Germaine.
"Kelly Sherwood, 100 St. Germaine"
Well, I was wrong.
Germaine, ağzını her açışında saçmalıyorsun.
- You keep spouting nonsense.
- Germaine, yeter!
Germaine!
Neredesin, Germaine?
Germaine?
Adım Germaine değil.
Thank you, Germaine. My name isn't Germaine.
Jermen?
Germaine.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]