Gideon translate English
1,881 parallel translation
- Gideon mıydı?
Gideon?
Adı Gideon Wallace ve Sun Gazetesi adına yazıyor.
Gideon. His name was gideon Wallace, and he writes for the "sun."
Huck, Gideon Wallace'ın kim olduğunu bul.
Huck, find out who the hell gideon Wallace is.
- Hastanedeki muhabir Gideon.
Quinn, who's this?
- Burada ne işin var?
The reporter from the hospital. Gideon.
Gideon, hangi haber ajansı için çalışıyorsun?
Gideon, which news outlet do you work for?
Huck, DC Sun'dan Gideon Wallace'ı bul.
Huck, find gideon Wallace at the "D.C. sun"
Hikâyeni bitirmeme gerek yok, Gideon.
I don't have to kill your story, gideon.
Hey, Gideon.
Hey, gideon. Hi.
Gideon, bu bir görüşmeydi.
Gideon, that was a meeting.
Biliyorum, sana söylemem gerekirdi, muhtemelen önemsizdir de ama Gideon içerken Amanda'yı bir kez bile aramadığını söyledi. Ve içgüdülerim ona inanmamı söylüyor.
You know, I've been meaning to tell you, it's probably nothing, but gideon said this thing at drinks about how he never called Amanda, not once, and my gut says to believe him.
Ben, D.C Sun'dan Gideon Wallace.
This is gideon Wallace from "the D.C. sun."
Selam. Ben, D.C Sun'dan Gideon Wallace.
Gideon Wallace. "D.C. sun."
Ben D.C Sun'dan Gideon Wallace.
Hi. Uh, this is gideon Wallace with "the D.C. sun."
Sadede gelebilir miyiz Gideon?
Can we just get right to the point here, gideon?
Son zamanlarda sıkça neden Gideon'dan sonra burada kalıp tüm o teklifleri geri çevirdiğimi düşünüyorum.
You know, I've been thinking a lot lately about why I stayed after Gideon left, why I didn't take any of those other offers.
O zaman Gideon'la tanışman gerek.
Then you need to meet Gideooon..
- Gideon?
- Gideon?
Canavar Gideon kasabaya ne zaman gelse beladan başka birşey getirmiyor.
Ever since that monster Gideon rolled in town, I've had nothing but trouble.
Gideon!
Gideon!
Benim çatım altında yaşayan hiçkimse Gideon'un çatısı altına gidemez.
Noone that lives under my roof is allowed under that Gideon's roof.
Gideon sizi bekliyor.
Gideon is expecting you.
Paranızı Gideon'un medyum çuvalına koyun!
Put your money in Gideon's psychick sack!
Benim adım küçük Gideon!
My name is lil'Gideon!
- Şirin Gideon bu sensin!
- It's widdle old you!
- Gideon!
- Gideon!
Yeni arkadaşım Gideon ile takılıyorum.
I'm hanging out with my new pal Gideon.
Bak Gideon, ben..
Look Gideon, I am..
Bay Gideon!
Monsieur Gideon!
Mabel gazetede ki çatlak cüce Gideon'un yanında ne arıyor?
What the jackal is Mabel doing in the paper next to that crazy pitpocket Gideon?
Herkes Gideon ve Mabel'ın bu geceki büyük randevusunu konuşuyor.
Everybody's talking about Gideon and Mabel's big date tonight.
Gideon, seni küçük serseri!
Gideon, you little punk!
- Gideon'u arıyorum.
- I'm looking for Gideon.
Şimdi duyduğuma göre yeğeninin ve benim Gideon'un araları iyi, son zamanlarda uyum içinde şarkı söylüyorlar, deyim yerindeyse.
Now, I hear your niece and my Gideon are well, they are singing in harmony lately, so to speak.
- Gideon'un bir sevgilisi var.
- Gideon got a girlfriend.
Gideon, üzgünüm ama ne yazık ki..
Gideon, I'm sorry but I'm gonna have to say..
Gideon'u seviyorum, bir arkadaş / kız kardeş olarak.
I do like Gideon, as a friend / little sister.
Gideon'la evlenecek falan değilsin ya.
It's not like you'll have to marry Gideon.
Gideon'la evlenmek zorundasın.
You have to marry Gideon.
- Madem Gideon'dan ayrılamıyorsun, senin için ben yaparım.
- If you can't break up with Gideon, than I'll do it for you.
Bak Gideon.
Look, Gideon.
Gideon Charles Gleafall, hemen odanı temizle.
Gideon Charles Gleafall, clean up your room this instant.
Tanrı seni kutsasın, küçük Gideon!
Bless you, lil Gideon!
- Gideon.
- Gideon.
Gideon dürüst bir ayrılığı hakediyor
Gideon deserves an honest break up
Üzgünüm Gideon, ama senin lokumun olamam.
I'm sorry Gideon, but I can't be your marshmallow.
Dinle Gideon.
Listen Gideon.
Gideon.
Did you get a name?
Gideon.
Gideon.
Yarınınızı Gideon'un telepati çadırında öğrenin!
at Gideon's tent of telepathy!
Gideon'a... baloda... dans etmek... bu... perçem... perşembe
Gideon! To! The ballroom!