Givens translate English

Bayan Givens da terzisinin ismini bıraktı.

Mrs. Givens left her dressmaker's name.

Problemin bilinen öğeleri bunlar.

Those are the givens of the problem.

- Givens buna izin vermez.

A Givens said go.

Givens'a da beni görmesini söyleyin.

A Givens sent him me.

Elimizde şu veriler var :

We have the following givens. Look.

Hadi Robin Givens'e hoşgeldin diyelim.

Let's say hello to Robin Givens.

- Bazı anlaşılabilirlik vardır.

- There are certain givens.

Earnest Givens'ın "Electric Slide" ı gibi.

Earnest Givens'Electric Slide.

Alo, Robin Givens orada mı?

Hello, is, uh, Robin Givens there?

Televizyon dizilerinin seksi dünyasından hayallerin ötesinde bir yaşam tarzına geçen Robin Givens ağır sıklet boks şampiyonu Mike Tyson'ın yeni kraliçesi oldu.

From the sexy realm of television sitcoms to a lifestyle of undreamed fantasy, Robin Givens became the new queen of heavyweight boxing champion Mike Tyson.

- Ayrıca Mike Tyson'ın başına gelen en iyi şey olduğu aşikâr olan Robin Givens'i de destekliyorum.

- Just as I also support Robin Givens who is clearly the best thing that has ever happened to Mike Tyson.

Sonra itiraf edeceğim uygun zamanı ayarladım ve suçu Eddie Givens'ın üstüne attım bu çocuk bir önceki sene araba kazasında ölmüştü.

So I get right to the moment where I was going to admit it... and I blame it on Eddie Givens... this kid who'd been killed in a car wreck earlier in the year.

Peri masalı gibi düğün isteyen kızlardan değilim ama olması gereken şeyler olabilirdi diye düşünüyorum.

It's not like I'm some girly girl who wants, like, a fairy-tale wedding, but I just thought there would be some things that would be givens.

Tanrım Logan çok ateşli, onda varda var.

God, Logan looked hot, even given the givens.

Söz sözdür, Bunun iyi bir fikir olduğunu zannetmiyorum.

Given the givens, I'm not sure that's a very good idea.

Eğer başka sorumuz olursa benden ya da yardımcım Dedektif Givens den bir çağrı alacaksın.

If we have any more questions... you'll get a call from myself or my partner, Detective Givens.

Cinayet masasından seni almaları için bugün Givens hazır bekliyor.

I've got Givens ready to drag you in today on murder charges.

Hayatta kesin olan çok az şey vardır, ama inan, bu onlardan biri.

There are few givens in this life, but that's one of them.

Berrisford'un şirketi, pek çok hükümetle ve hastalık kontrol merkeziyle görüşmeler yapıyormuş en büyük müşterilerinin kim olduğunu tahmin edebilir misin?

Looks like Berrisford's company had several government contracts, including the CDC, but given the givens, can you guess who their biggest client probably was?

Sen iyi bir koca adayısın. Ona rahat bir hayat verirsin.

You're a worthy enough fucking candidate... given all her fucking givens.

Rahip Jimmy T. Givens'ın söyledikleri uyarınca, kafamda kendisine bu ismi verdim, her gün Bob, her gün, kendime yirmi dakika ayıracağım.

You see, according to the Right Reverend Jimmy T. Given, that's the name I gave the minister in my mind, every day, Bob, every day I am to take 20 minutes for myself.

TV'de Robin Givens gördüm. Harlem " " Bill DUKE bir Rage

This Robin Givens on television.

Robin Givens perakendeci yatiyor televizyon, herkesin önünde gör.

I do not understand why Robin Givens told lies about them on TV.

Robin Givens ile olan evliliginden sonra ve Don King ile olan iliskisi

A marriage with Robin Givens and Don King business partner - -

Mike Tyson ve Robin Givens Actress biter.

Tyson and Givens Federal soap is over.

"Cape Cod" Cartner Scotty "Scotch and soda" Sonnenberg Paul "Putting-on-the-Rich" Richardson Jackie "Jambalaya" Jackson Paul "Poodle" Johnson Marky "Pit Bull" Phillips, Ollie "Octopus" Givens John "Cranky" Olinger Sammy "Sloppy Seconds" Woods, Jeremiah "Crusher" Adams Howie "Gringo" Givens Adam "Lazy" Greenwood...

'Cape Cod'Cartner Scotty'Scotch and soda'Sonnenberg Paul'Putting-on-the-Rich'Richardson Jackie'Jambalaya'Jackson Paul'Poodle'Johnson Marky'Pit Bull'Phillips, Ollie'Octopus'Givens John'Cranky'Olinger Sammy'Sloppy Seconds'Woods, Jeremiah'Crusher'Adams Howie'Gringo'Givens Adam'Lazy'Greenwood...

Hayır, "S" ve "C" belli. Demek ki buraya bir sesli harf lazım.

No, "S" and "C" are givens, so this would need to be a vowel.

Eğer işi adaletin ellerine bırakırsak.

Particularly if we pull justice Givens.

Raylan Givens.

Raylan Givens.

Boyd'a söyle eski dostu onu görmek istiyormuş, Raylan Givens.

Tell Boyd his old buddy wants to see him. Raylan Givens.

Seni iyi tanırım, Federal Şerif yardımcısı Raylan Givens.

Well, I know you, Deputy Marshal Raylan Givens.

Zaten tek ihtiyacım Crowder'ların Givens'lardan intikam istemesiydi.

Alls I need is a bunch of crowders wanting revenge on a givens.

Boyd Crowder'ın evinizde Şerif Raylan Givens tarafından vurulması olayına ilişkin birkaç soru soracağım.

Miss crowder, I just want to ask you a few questions about the night Boyd crowder was shot in your home by deputy U.S. Marshal raylan givens. Okay?

Winona Hawkins olmadan önce Winona Givens'dım.

Well, before I was winona Hawkins, I was winona givens.

Givens.

Givens.

Bu eski bir şaka Givens Bey.

That's an old joke, Mr. givens.

Yatağınıza dönme vaktiniz geldi Givens Bey.

It's time for you to go back to your bed, Mr. givens.

Raylan Givens.

Well, Raylan Givens.

Raylan Givens.

Raylan givens.

Springer Hanım, ben Federal Şerif Raylan Givens.

Miss springer, this is deputy u. S. Marshal raylan givens.

- Raylan Givens.

Raylan givens.

Alınmayın ama, Bay Givens, üstlerime "belki" ile gidemem.

Maybe. All due respect, Mr. Givens, I can't go to my supervisor with "Maybe."

İstediğiniz nedir Bay Givens?

What are you looking for, r. Givens?

Merhaba, Bay Givens.

Hello, Mr. Givens.

Arlo Givens, beyaz saçlı, orta boylu, 65 yaşında.

Arlo givens - - white hair, good height, 65.

- Nasıl gidiyor, Bay Givens?

How you doing, Mr. Givens?

O muhteşem gün ile nasıl başa çıkacaksın?

Now, how do you think that you're going to fare on that glorious, glorious day, Raylan Givens?

Ben Federal Şerif Raylan Givens.

Uh, Mrs. Carnes, I'm deputy U.S. Marshal Raylan Givens.

Carnes Hanım. Bu Şerif Givens.

Uh, Greg, this deputy Givens.

- Dedektif Givens, Lange " ın yardımcısı.

- Detective Givens, Lange's partner.

Şerif Givens.

Deputy givens.