Grady translate English
1,212 parallel translation
Bir tanesi zokayı yuttu!
Jesus! Grady, we got one!
Şunu dinle. \ x22Grady Hoover'ın Doğal Harikalar Diyarı. \ x22
Now, "Grady Hoover's World of Natural Wonders."
Yere basma!
Get off the ground, Grady!
Grady Hoover.
Grady, Grady, Grady Hoover.
Grady ve Earl.
Yo! Grady and Earl.
Bu hiç hoşuma gitmedi.
I don't like it, Grady.
Ne yapıyorsun?
Jesus, Grady. What are you doing?
Lanet olası, gel buraya!
Damn it, Grady.
Tanrım, Grady.
Jesus, Grady.
Saatlerdir telsiz irtibatı yok, ne Grady ve Earl'e, ne de karargaha ulaşabiliyorum.
I've been out of radio contact for several hours unable to reach Grady and Earl or anybody at HQ.
Tamam!
Grady, Grady.
- Hayır!
Grady! No!
Lanet olsun!
Grady!
- Sizi bu işe bulaştırdığım için üzgünüm.
I'm sorry I got you all into this. Come on, Grady.
Grady?
Grady?
- Grady, çabuk yat aşağıya!
Grady, get your ass down!
Grady, iyi misin?
Grady! Grady, you all right, man?
Biliyor musun Grady, bazıları fazla hazırlık yaptığımı, paranoyak olduğumu düşünür.
You know, Grady, some people think I'm over-prepared. Paranoid.
\ x22Grady ve Earl'ün Canavarlar Dünyası. \ x22
"Grady and Earl's Monster World." Huh?
Ama buna mecburum gidip Yargıç Grady'li bulacağım ve arama emri çıkaracağım.
But if I have to, I will go find Judge Grady and I will get a search warrant.
Kevin O'Grady, Boston Polisi.
Kevin O'Grady, Boston Police.
Meksikalı Mac O'Grady sensin.
You're the Mexican Mac O'Grady.
Dr. Grady asistanlık yapacaktı ama karısı doğuma başlamış.
Dr. Grady was going to assist, but his wife's gone into labor.
O'Grady, First National Bank hakkında bir şey duydun mu?
O'Grady? Have you heard of anything over at first national bank?
Albayın karısı Judy O'Grady'nin ikizi gibi.
"So the colonel's lady like Judy O'Grady. " Are twins under the skin "
Sonra su son bakici, Grady vardi.
Then there was this last caretaker, Grady.
Adi Grady idi, degil mi?
Grady, his name was?
Evet, adi Grady'di.
Yes, Grady was his name.
Kimse O'Grady'yi alt edemez. "
No one can beat Big Mama O'Grady.
Senin şu detektif arkadaşın yüzünden üç adamım tutuklandı, O'Grady.
Three of me boys are on remand, O'Grady, thanks to your inspector friend.
- Bayan O'Grady.
- Mrs. O'Grady.
Bir ilaç tedarikçisinin verdiği bir karttı, Jeremy O'Grady'den aldım.
It was a card someone gave me... a medical supplier, Jeremy O'Grady.
Bay O'Grady için kötü bir sürpriz olabilirdi.
It could have led to a nasty surprise for Mr. O'Grady.
Binbaşı Grady ve Kaptan Cage, askeri polis.
Major Carrie O'Gardy and Captain Sam Cage, military police.
Ama karısını öldürdüğümü söylerken, Grady yalan söylüyor. Şerif de Slater'ı nasıl öldürdüğümü anlatırken yalan söylüyor.
But Grady is lying when he says I killed his wife... and the sheriff is lying about how I killed Slater.
Ben John Grady Cole.
I'm John Grady Cole.
John Grady Cole.
John Grady Cole.
Adım John Grady Cole.
My name's John Grady Cole.
Hannah Green, evimde bir oda kiralamış olan yetenekli bir yazardı.
GRADY : Hannah Green. A talented writer, who rented a room in my house.
Arabanın içinde yalnız olmak hoşuma gitti.
GRADY : It felt good to be in the car.
Wordfest'in açılış partisi Sara ve Walter Gaskell'in evinde.
GRADY : The Wordfest kickoff party was at Sara and Walter Gaskell's house.
Q.
GRADY : Q.
Grady.
- Grady.
Grady.
Grady.
Çünkü bir yol bulunabilirdi Grady.
Because there could be a way, Grady.
Seni seviyorum.
I love you, Grady.
Grady, bence eve gitmelisin.
You know, Grady, maybe you should think about going home.
Selam Grady!
- Hey, Grady!
Çok güzel Grady.
It's so beautiful, Grady.
Daha sonra konuşmak istersen ben uyanı k olacağım.
Grady, if you want to talk later, I'll be up.
- O ne?
Grady.