Gratitude translate English
2,289 parallel translation
Minnettarlık!
Gratitude!
Ölüm, yaşam için minnettarlıkla gelir.
With death comes gratitude for life.
El Cid, Aziz Francis, van Eyck krallar, kraliçeler ve milyonlarca seyyah hepsi minnettarlıklarını göstermek için dizlerinin üzerine çökmüşler.
"El Cid, St Francis, van Eyck, " kings, queens and millions of pilgrims, "they all collapsed to their knees out of gratitude."
En derin şükranlarımla, Bay Jia.
My deepest gratitude, Sir Jia
Albinius ailesi adına, bu kutlamada yer aldığınız için sizlere teşekkür ederim.
A debt of gratitude for partaking in this celebration... Of the family name of Albinius.
Batiatus'a teşekkürler!
Gratitude to Batiatus!
Solonius'a teşekkürler!
Gratitude to Solonius!
Onlara nezaket ve minnettarlık göstermelisin.
You need to show politeness, gratitude.
Son alarak minnettarlığımı ifade etmek istediğim biri var Başkan Taylor.
Finally, I would like to express my gratitude to President Taylor...
Minnettarlığımızla birlikte tabii.
With our gratitude.
Dürüstlüğün için minnettarım Ovidius.
Gratitude for your honesty, Ovidius.
"Annesinin yararsız minnettarlığı için lütfen bunu kabul edin."
Please accept this useless mother's immense gratitude
Çok teşekkür ederim!
Received with much gratitude!
Teşekkür ederim.
Gratitude for the instruction.
Konukseverliğinize minnettarız.
Gratitude for your hospitalities.
- Dün gece için minnettarım.
Gratitude for last night.
Generalin minnet jesti bile yetersiz kalıyor.
A simple gesture of gratitude from the Legatos falls short.
Buraya teşrif ederek Batiatus'un ünlü okulunu şereflendirdiğiniz için şükranlarımı sunarım.
Gratitude for honoring the storied ludus of Batiatus with your presence this eve.
Sana her zaman minnettar olacağım.
And will forever bear my gratitude.
Gözlerindeki minnet gözyaşlarını görmedin mi?
Did you see the tears of gratitude in his eyes?
Minnettarlık, bağlılığın yanında hiçbir şeydir.
Gratitude falls short of loyalty.
Ders için çok minnettar oldum.
Gratitude for the lesson.
Bardağımı şükranla kaldırıyorum.
I would raise cups in gratitude.
Minnettarlığımla birlikte.
Paired with gratitude.
Teşekkürler.
Much gratitude.
Bugün Batiatus'un evinde bize katılmanıza çok minnettar oldum.
Gratitude for joining us this evening, at the House of Batiatus.
Sana minnettarım.
Gratitude.
- Bu ilginç gece için size minnetarız.
Gratitude for a most interesting evening.
O zaman minnettarlıkla tutmama izin ver.
Then let me take them in gratitude.
Licinia'nın ıslak memnuniyetini sağlamalıyız böylece Marcus Crassus'un kapısını da aralarız.
We shall have Licinia's wet gratitude, and with it the ear of Marcus Crassus.
Bizi tanıştırdığın için minnettarım.
Gratitude for the introduction.
"Bu hayatta yüksek potansiyele sahipsin hayatının anahtarı minettarlık, yeteri kadar teşekkür etmiyorsun".
The secret to life is gratitude. You do not thank enough.
- Evet. Minnettar oldukça evren ebediyen verimli olurmuş.
So with gratitude, the universe is abundant forever.
Bu yüzden ben de minnettarlığa bir şans vermeye karar verdim.
So I took a chance for gratitude.
Hayatıma ışığı, umudu ve hoşnutluğu geri kazandırdın.
You have brought light back into my life and hope and gratitude.
Benim katkım ise yıllardır bizim birliğimiz için küçük bir şükrandan başka bir şey değil.
My contribution is but a small token of gratitude for our collaboration throughout the ages.
İktidarın güzel yapılmış bir iş ardından gösterdikleri minnet gösterileri.
A show of gratitude from the powers that be for a job well done.
Biraz minnet gösterebilirdin.
You could've shown a little gratitude, you know.
Dilim tutuldu efendim.
Gratitude seizes the tongue.
Adam, karımı korumaya çalışırken yaralanmıştı bir daha yanına gittiğinde, teşekkürlerimi iletmeni istiyorum.
The man was wounded trying to protect my wife. Next you lay with him, I would have you offer my gratitude.
Minnettar oldum.
Gratitude.
- Teşekkür bekliyorsun demek?
Where's the gratitude?
- Teşekkürler.
Gratitude.
Sana sonsuz minnet borçluyum.
You have my undying gratitude.
Kapıyı öylece çarpıp çıkman, hiç minnet duymadığını gösterir.
Slamming the door on your way out. That shows lack of gratitude,
Bazılarının hizmetlerine şükranlarımı sunarak.
In gratitude for services rendered.
Sonsuz şükranlarım.
My undying gratitude.
Neyse, sadece minnetimi belirtmek istedim.
Anyway, I just, uh... wanted to express my gratitude.
- Yaptıkların için minnettarım.
Gratitude for arranging this.
Teşekkür ederim.
Gratitude.
Davet için minnettarım.
Gratitude for the invitation.