Gro translate English

Çobanlar gözlerken sürülerini gece boyu yayılırken -

♪ While shepherds watched their flocks by night ♪ ♪ All seated on the gro - ♪

Gro, Gro, Gro.

Gro... Gro...

- Evet. Biraz da Gro-Mulch.

- And some grow mulch, too.

Onu neyle besliyorsun mucize hapıyla mı?

Well, what do you feed him, Miracle-Gro?

Gro... ver.

Gro... ver.

Anne, babam bira kutusunu TV'deki "Mucize Çocuğun" üstüne attı.

Mom, Dad threw his beer can at the Miracle-Gro guy on TV.

- Miracle Gro!

- Miracle Gro!

yumurta kabukları ve mucizevi-Gro.

eggshells and Miracle-Gro.

Bu da benim kızım Maurey... Wyoming'in en arkadaş canlısı küçük kasabasına..... hoşgeldiniz demek istiyoruz, Gro Vont'a.

This is my daughter, Maurey, and we'd like to welcome you to Gro Vont, the friendliest little town in Wyoming.

Biz sadece Gro Vont'da evinizde gibi hissetmenizi istedik.

Well, we just wanted you to feel at home in Gro Vont.

Bilemem biliyor musun, biz burda Gro Vont Lisesi'nde..... futbol takımımızla çok gurur duyarız.

I don't know if you've heard, but we're mighty proud of our football team here at Gro Vont High.

Gro Vont'da rodeomuz başlıyor.

We've got a good rodeo for you here in Gro Vont.

Bir sonraki yarışmacımız Gro Vont'dan..... Hank Elkrunner boğa güreşi etabında yarışacak.

Our next contestant in the bull-dogging competition is Hank Elkrunner from right here in Gro Vont.

Oh, iğrenç.

Oh, gro-hoss

Ateşe karşı sarmaşık tepkisi veriyorlar.

They react to fire like it was Miracle-Gro.

Frank sana o Gro HarIem BrundtIand hakkındaki kitabı sürekli okumamanı söylemişti.

Frank told you not to constantly read that book about Gro Harlem Brundtland.

Meteor parçalarını hızlandırıcı yapay madde olarak kullanıyormuş.

He's been using the meteor rocks as Miracle-Gro.

Zengin çocuğu eve gönderin, Groıver Boone'a oy verin.

Send the rich boy home. Vote Grover Boone. He stands alone.

Gro-Time gübresi?

"Gro-Time Fertilizer."

Yani bunu söylemek cidden zor ama sana grupçu sa... grup kızı sarkıntı... dediğim için özür dilerim.

I mean this is gonna be really hard to say but I'm sorry that I called you a groupie gro - a gross groupie...

- Umarım o çöp kovasını önceden 190 dereceye ısıtmışsındır.

[GRO ANS] I hope you preheated that trash can to 375.

İçinde, kendi kendine doku yenilenmesiyle ilgili koca bir bölüm var, bende seni şu mucizevi dirilişler hakkında aydınlatabileceğini düşündüm.

It supposedly has this really big chapter on spontaneous regeneration, so I thought it might enlighten you on the whole Miracle-Gro of it all.

İğrenç.

Eew. Gro-o-o-ss!

Gro Plus Çiftliği?

Ramirez, et al.

O benimdi efendim.

V. Gro Plus Farms?

Adını Gro Plus davasıyla ilgili attığın maillerden ezberledim.

I recognize your name from the e-mails about the Gro Plus case.

Gro plus müşterilerimizi steril etmek için onların üzerinde böcek ilacı kullanıyor.

The pesticide Gro Plus uses on it's farms made our client sterile.

Gro Plus Çiftliğinde çalışanların yarısı sağlık problemleri ile karşı karşıya, Görme bozukluğu, Kronik bronşit enfeksiyonu

Half the workers on Gro Plus's farms are experiencing health problems, impaired vision, bronchial infections...

Gro Plus'ın Blanca sterilizasyonunda Ramirezlerin suçlu olduğunu söyleyeceğini mi sanıyorsun?

Gro Plus is gonna say the Ramirezes are to blame for Blanca's sterility?

Yani Gro plus tarafından verilmiş güvenlik maskelerini takmadınız.

So you didn't wear the safety mask provided by Gro Plus?

Ya Gro Plus'in güvenlik toplantılarına ne dersiniz?

What about the safety lectures Gro Plus held?

Gro plus onları korumak için sadece bu toplantıları yapıyor.

Gro Plus only has these lectures to protect themselves.

Ama kendimizi Gro plus'a karşı da korumak zorundaydık.

But what we should've been protecting ourselves against was Gro Plus.

Hayatları boyunca konserve yiyecek temin etmek gibi mi?

Like a lifetime supply of Gro Plus canned goods?

Ve siz de Gro Plus çiftliğinde kullanılan böcek ilacını suçladınız.

And you blame the pesticide used on Gro Plus's farm.

Gro Plus'ta, çiftlikte.

At Gro Plus, on the farm.

yani Gro Plus'ta çalışmaya başlamadan önce hamile kalmak için firsatınız olmamasının nedeni bu.

So it stands to reason that there was never a time when you and your husband were trying to get pregnant before you went to work for Gro Plus.

Gro Plus çiftliğinde böcek ilacına maruz kalmadan önce kısırlaşmış olamaz mısınız?

Isn't it possible you were infertile before you were exposed to the pesticide on the farm?

Yani, bu Blanc Gro Plus'da çalışmaya başlamadan önce doğurganlıkla ilgili bir sorunu olmadığını kanıtlar.

It's evidence that Blanca had no problem conceiving before working for Gro Plus.

Ramirez'lerin.Gro plus Yiyecek şirketine karşı açtıkları davada, Savunmayı haklı bulduk, Gro Plus Yiyeceği.

In the matter of Ramirez v. Gro Plus Foods Incorporated, we find in favor of the defendant, Gro Plus Foods.

Gro Dahle and Svein Nyhus'un "Kızgın Adam" adlı kitabına dayanmaktadır.

Based on the book "Angry Man" by Gro Dahle and Svein Nyhus.

Doğru.Bak burada aldığın sekiz litre Çabuk-Büyü Böcek yemi faturasında adın yazıyor.

Right, see, there's a receipt here with your name on it for two gallons of Gro-Fast bug food.

Sanırım bana bitki ilacı falan sıktı.

I think he sprayed me with Miracle-Gro.

Grosareide?

Gro Søreide speaking?

Persephone Miracle-Gro ile geldi.

Persephone did come up with Miracle-Gro.

Ah.

Ah. Gro...

Yoksa kafası çok karışırdı.

[GRO ANS]

İstemiyorum!

He's gro and his pants are gross.

Ya Gro plus'da buna ne deniyor?

- And what does Gro Plus call it?

Bu bir evet miydi?

[GRO ANS]

Bu gece yatağa giderken bu kelimeleri hatırla.

[GRO ANS] Remember those words when we go to bed tonight.