Hoes translate English
166 parallel translation
Şu günlerde... sadece kürek ve çapa döven taşralı bir demirciyim.
These days I'm just a country blacksmith pounding out spades and hoes.
Ne kızıl bayrak taşıyorlar,... ne de çapa kürek sallıyorlar yani?
They're not raising up red flags, not shaking their hoes and shovels?
Baltaları ve çapaları getirin!
Bring axes and hoes here!
Görelim nasıl salındığınızı!
Let's see you swing them hoes!
Tamam beyler, görelim bakalım!
All right, you boys, swing them hoes!
Ooh, kahrolası kısa saplı çapalar.
Ooh, them damn short-handle hoes.
Bu sürtüklerle niye konuşurum ki.
I don't know why I fuck with these hoes.
Bu karılara bir bok verilmez.
Can't give these hoes shit.
O fahişeleri bırak.
Leave them hoes.
O fahişeleri bırak.
Hey, leave them hoes, man.
Hangi orospuyla vakit geçiriyorsun bilmiyorum ama senin gibi bir salakla takılmamaya karar verdim.
Which one of your hoes has somebody shooting at you? See, I don't know why I waste my time on your old stupid ass anyway.
"O sırada hangi yosmayla takılıyorsam"
"Whichever one of them hoes I'm with"
Nerede çıplak fahişe bulabilirim?
Where them butt-naked hoes at?
" Dostum, keşke bu orospular peşimi bıraksa.
" Man, I wish these hoes would back up off me.
O sahte sarışın tam bir kaltak. " Herhalde kötü bir gün geçiriyordu.
She's a bleach-blonde hoes-bag. " She was probably just having a bad day.
Görünüşe bakılırısa bu günlerde çapalarımı kilit altında tutmam gerekiyor.
It seems you need to lock hoes up these days.
Çocuklar, insanlar, postacılar ve hatta şimdi çapalar kayboluyor.
We lose children, people, postmen and now even hoes.
Ve de kaltaklara.
All the hoes.
Fahişelere her şey serbest
Anything goes when it comes to hoes
Nesin sen, onların pezevengi mi, ve bunlarda senin orospuların mı?
What are you, their pimp, and these are your skank hoes?
Af edersin, sürtükler!
Excuse me, hoes!
Hadi ama!
Come on, hoes!
Bütün orospularım yemek yapıyor.
All my hoes be cooking.
Özellikle biz Afrikalı-Amerikalı kadınlar, çocuklarımızın bize orospu, kaltak ve fahişe demesinden bıktık.
We African-American women, particularly, are tired of being called hoes, bitches and sluts by our children.
Ortalıkta gezinip..... ıvır zıvır tamir ederek iyi insan numarası yapıyordu.
That bastard! What a hypocrite! He's been fixing the townspeople's hoes, and transmuting wheels for them!
Anlamıyorum bu lavuklar nasıl böyle davranıyor.
But I don't understand how these hoes be acting sometimes and shit.
Burda striptizcilerle dalga geçme gibi bi'niyetim yok çünkü bu kızlardan bazıları suistimal edilmiş kişiler.
Was there a big old ho convention and all the hoes got together and said, " We need something new.
Fahişeyi nereden bulacağız? Ön tarafa, "Dragonfly'da Fahişe var" yazan bir tabela koymaya ne dersin?
How about a big banner up front that reads : "Hoes up at the Dragonfly"?
Lucas denen sürtük avcısı aramızdan çıktığına göre, eskisi gibi dost muyuz?
So, now that Lucas has out-slutted the both of us, are we back to hoes over bros?
'Arkadaşlığın Yararları'çapalarından biri onu çıkarmak istemedi değil mi?
One of your'Friends with Benefits'hoes didn't wanna pay her deductible?
Kardeşten de öte kim?
Hoes over bros.
İyi misin?
The Sultan of Brunai is bringing his hoes... and I'm not invited! Are you okay?
Amına koduğumun kaltakları.
Fucking hoes, man.
Yedi yaşındaki çocuğumun'Grand Theft Auto'dan kaltak, pezevenk ve fahişeleri öğrenmesi zaten kötü.
It's bad enough my seven-year-old knows all about... bitches, pimps and hoes from Grand Theft Auto.
Onunla arkadaş olduğunu biliyorum, ama şifre şu ; dostlar fahişelerden önce gelir, dostum.
Look, I know you're friends with her, but there is a code. "Bros before hoes, man."
Finn Montgomery'i çağrıştırıyor.
hoes of Finn Montgomery.
Leydiler erkeklerin üzerinde?
Hoes over Bros?
Ama'Leydiler Erkeklerden Üstündür'dedik.
But we said'Hoes over Bros'.
Sadece'leydi'lerini unutma.
Just don't forget about your'Hoes'.
Bilirsiniz, kadınlar ve esrar var.
And, as you know, there are hoes and weed.
Çapalarınızı bir süreliğine kullanmamaya bakın.
Please restrain from using your hoes after a while.
Buyum eşrafım için Böyle seslenir kankalar bana
That's what all my posse And all the hoes call me
Baylar bayanlar kaltaklar ve fahişeler.
Ladies and Gentlemen bitches and'hoes,
Birinin araba hırsızlığından ev soymaya geçtiğini hiç görmemiştim.
I've never seen a gta escalate to hoes. Whoever he is, he's deerate.
Oğlum, kendime biraz sürtük ( çapa ) arıyorum!
- Trying to find me some hoes, dog!
Çapa mı?
Hoes?
Ve şimdi de, Hoes over Bros'un en son dizaynını sunuyoruz... tasarımın sahibi Brooke Davis.
And next, we presents the latest line from Hoes Over Broes by designer Brooke Davis.
Kankalar hatunlardan önce gelir!
Bros before hoes! Why?
Ve sen daima hatuna iyi davranırsın ve onun dünyadaki en iyi hatun olduğunu ve onun senin tek hatunun olduğunu söylersin.
And you were nothing but great to your ho, and you told her that she was the only ho for you, and that she was better than all the other hoes in the world.
Calvin'in bu işle ne ilgisi var?
what the fuck? Is you one of Calvin's hoes, man? Get that nigga out of the car, man.
New Jack City'de oynadığım zamanlar uzuun zaman önceydi.
It's hard, man, it's hard to defend "I got hoes in different area codes".