English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ H ] / Honestly

Honestly translate English

12,950 parallel translation
Aslında onu artık eskisi kadar sık gördüğümü söyleyemeyeceğim, Bayan Egan.
Honestly, I can't say I see very much of him anymore, Ms. Egan.
Dün gece görev sırasında ne yaptığınızı dürüstçe söyleyin bana.
Tell me honestly where were you all last night during duty hours?
- Yemin ederim.
Honestly, sir.
- Hakikaten.
- Honestly.
Hakikaten.
Honestly.
Dürüst olayım, sıkışıp kalmıştık işte, yani, evet.
Honestly, like boxed in like that, so, yeah.
Harbiden, Dan, şunu demek istedim, yani farklı arkadaşlara göndertiyorum.
Honestly, Dan, I did mean to say, like I get them sent to different mates.
Doğrusunu söylemek gerekirse, bilmiyorum.
Honestly? I don't know.
Dürüst olmam gerekirse işi bitirmek için döner mi bilmiyorum, yani...
I honestly don't know if she's ever gonna come back to finish the job, so...
Ama birisi bana bunu sorarsa, Harvard'a gittiğine dair yemin edebilirim.
But honestly, if anyone would have asked me up until this point, I would have sworn that you did.
Sonra biraz araştırma yaptım ve Mike Ross hakkındaki gerçeği öğrendiğin günü söyleyebilirim.
I honestly thought you weren't part of this whole thing, but then I did a little checking, and I think I can pinpoint the exact day you found out about Mike Ross.
Seni işe alıp Major'e söylemeyeceğimi mi sanıyorsun?
You honestly expect me to bring you on and not tell the Major?
Dürüst olayım taksitlerle ödeseydim, çileden çıkardım.
Honestly, if I paid taxes, I'd be outraged.
- Hayatta ama başarabileceğinden emin değilim.
He's alive, but I can't honestly promise you he's gonna make it. Oh, my God.
Dürüst olmak gerekirse yaptığın işi biliyorum ve her gün bodrum da tek başına bir şeyle yalnız kalmıyorum...
Honestly, I'm familiar with your work, and it's not every day that I find myself alone in a basement with a man who, um...
Açıkçası senden daha iyisini beklerdim Matias.
Honestly, Matias, I expect better from you.
Açıkçası bilmiyorum.
I honestly don't know.
- Doğruyu söyleyeyim mi?
Well, like, honestly?
- Doğruyu mu söyleyeyim?
- Honestly?
Bunun üst basamaklardan geldiğini saklamak için gerçekten dürüst çalışıyorum.
I'm trying, really honestly, to keep that from coming from upstairs.
Dürüstçe beste yapıyorsanız, bu sanattır.
And if you're writing honestly, that is art.
Cidden, beş yaşında falan mısın?
♪ Honestly, are you fucking five?
Çoktan anlamışsındır sanıyordum.
Honestly, I kinda thought you knew already.
Şimdi sana elimizdeki en mühim soruyu soracağım ve bunu dürüstçe cevaplamak için çabalamanı istiyorum.
Ah. Now, I'm gonna ask you the most important question we have and I want you to try to answer it honestly.
Doğrusu, bunlar bana sökmez.
Honestly, I'm not impressed by that.
Yani, dürüst olmak gerekirse biraz yalnız gözüküyordu.
I mean, honestly, he seems kinda lonely.
Dürüst olmak gerekirse Kurt babanın o anda aklı başında olduğunu söyleyebilecek tek kişi yine sensin.
Honestly, Kurt, if anyone could judge whether or not your father was lucid, it would probably be you.
Dürüst olmak gerekirse en sevdiklerimden birisi.
Honestly, it wasn't really one of my favorite paintings anyway.
Bak, aslında bununla ilgili konuşmak istemiyorum. Ama arkadaşım olduğun için senin de bilmeni istiyorum. O yüzden kimseye söylemeyeceğine ve tonla soru...
Look, honestly, I don't want to talk about it, but as my friend, I want you to know, so if I tell you, you promise
Bütün kariyerimi bir kenara koyup peşinden gelmeden önce seninle geçireceğimiz iki haftayı beklememi yanlış mı buluyorsun dürüstçe söyle?
Do you honestly think that I'm wrong for wanting to spend the next two weeks together before I decide to put my entire career aside and follow you?
Girmemizi istediğiniz Poughkeepsie hücresine ait özeti okuduk. Onların tehdit olmakla alakaları yok.
We read the brief on the Poughkeepsie cell that you want us to infiltrate, and, honestly, they are years away from being a threat.
Buna gerçekten inanmamı mı bekliyorsun?
You honestly expect me to believe that?
Sadece kulağa Nina onu öldürmüş gibi geliyor.
It's just honestly it sounds to me like Nina killed her.
Dürüst olmak gerekirse Waverly, çok tuhaf davranıyorsun.
Honestly, Waverly, you've gotten so weird.
Her an burada olabilirler, o zamana dek gerçekten hareket etmemelisin.
Well, they'll probably be here any minute. But until then, honestly? No movement.
Açıkçası güvenemeyeceğimiz polisler var.
Honestly, there are police that we can't trust.
- Gerçekten giremedim.
Honestly, I didn't.
Açıkçası burada böyle durma cesaretini nereden buluyorsun anlamıyorum çünkü şu sıska yönetici seni polislere ihbar ederse, kaçamazsın bile.
Now honestly, I don't know what gives you the balls to stand out here anyway, because if that pinche manager wants to call the cops on you, you can't even run.
Açıkçası, bunun hakkında konuşmak istemiyorum.
Honestly, I don't want to talk about it.
Gerçekten de Janice'i öldürmek için birini tuttuğuma inanıyor musun?
Are you honestly talking about me hiring him to kill Janice?
Çok isterdim ama neden bahsettiğini zerre anlamadım.
I would like to, but I honestly have no idea what you're talking about.
- Cidden.
- Honestly.
Kulağa kötü geldiğinin farkındayım. Ama tüm bütçelemeyi, risk sermayesi fonlamasını yapıyor.
Yeah, I know that sounds bad, but honestly, he handles all the budgeting, all the VC funding.
Pied Piper dosya sıkıştırma ve depolama konusunda evrensel bir standart olabilir.
Okay, well, Pied Piper could honestly be the global standard for file compression and storage.
Destek çıkmak için hiçbir sebebim yok ama Richard'ın kurmak istediği platformun uzun vadede bütün kutulardan daha kârlı olacağına inanıyorum.
And I don't have any metrics to back it up, but I honestly believe that the platform that Richard wants to build will be far more lucrative in the long term than any box.
Sahiden anlıyorum.
Honestly, I mean, I get it.
İsteyebileceğim en güzel doğum günü hediyesi bu gibi.
This is honestly like the best birthday gift that I ever could've asked for.
Aslınada herıld yani daha kötüydü.
I'm honestly more alarmed by the "you betcha".
Aklımın ucundan geçmezdi.
Honestly, never would've crossed my mind.
- Açıkçası...
- Honestly, just- -
- Sormadım.
I didn't ask, and honestly,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]