Hudson translate English
2,041 parallel translation
Kate Hudson'ın ayakkabı tasarımcısı olduğu yeni filmine gitmek ister misin?
Do you feel like checking out that new Kate Hudson movie where she's like a shoe designer, can't get a guy?
Hudson'da bir çimento fabrikasının inşaatını protesto edeceğiz.
we're protesting the building of a cement plant on the hudson.
Alice Hudson buradaydı.
Alice Hudson was here.
Alice Hudson?
Alice Hudson.
Alice Hudson bizi öldürmeye çalışıyor!
Alice Hudson is trying to kill us!
Senin adın Alice Lee Hudson.
Your name..... is Alice Lee Hudson.
Arama ekibi silahlarınızı Hudson Nehri'nde buldu.
Blue and white found your firearms down by the Hudson River.
Hudson, çıkart şunu.
Hudson, get him out of here.
Biz Hudson'la anlaştık.
Hudson and I have a little understanding.
Yürü, Hudson.
Take it away, Hudson.
Geri zekâlı onu gerçekten sevdiğini sanıyor. Hudson, tamamdır.
Stupid shit actually thinks you love him.
Hudson'dan şehir merkezine gidiyorum. 9.
On the Hudson, heading uptown again.
Bu yumurta.. sağlık çiftliğinden geliyor
This egg came from the farm... Honeygulf... away for an hour of the Hudson River. Pride!
10.3 at 1583 West Hudson'da bir durum var.
We have a 10.3 at 1583 west hudson.
A 10.3 at 1583 West Hudson.
A 10.3 at 1583 west hudson.
Ve istediği de Finn Hudson.
And what she really wants is one Finn Hudson.
Şimdi yeni ve gelişmiş Finn Hudson ile tanışmanı istiyorum. Onunla ilgili bir şarkı söyle.
I want you to meet the new and improved Finn Hudson... by singing about it.
Rachel, duyduğuma göre koordinasyon fukarası olan Finn Hudson tarafından şutlanmışsın.
- Well, Rachel, it's come to my attention... you've been given the old heave-ho by that terribly uncoordinated Finn Hudson.
Bayan Hudson, babam, Burt Hummel.
Ms. Hudson, my father, Burt Hummel.
Hummel ve Hudson kabileleri arasındaki ilk gerçek birliktelik.
It marks the first real communion between the Hummel and the Hudson clans.
Hudson'ın yanındaki batı kasabalarından biriydi sanırım.
It was in the west village near the hudson, I think.
- Kate Hudson?
- Kate Hudson?
- Kate Hudson benim!
- I'm Kate Hudson.
O filmde kim iyi oynamıştı biliyor musun?
You know who was great in that movie? Rock Hudson.
- Rock Hudson.
Shut up.
Hudson'daki Goodwill'e de gittin mi?
Well, did you try the goodwill on hudson?
Bu Aliens'da Ripley karakterini Kate Hudson'a oynatmak gibi bir şey olur.
That'd be like if in "Aliens" They had cast Kate Hudson to play Ripley.
- Sağ kalan birini. Tim Hudson.
Found a survivor, Tim Hudson.
1991'deki Hudson Vadisi gırtlakçısı dosyasını çözen Jordan Shaw mu?
The same Jordan Shaw that broke the Hudson Valley Strangler Case back in 1991?
Şu Hudson Vadisi gırtlakçısı dosyasını daha 25 yaşındayken çözmüştü.
She cracked open that Hudson valley Strangler Case when she was just 25.
Hudson Grubu'nun panelini izlemeyi çok istiyordum da.
Well, I was really hoping I could, uh, see the Hudson Group panel.
Tamam. - Hudson paneli.
Hudson panel.
Hudson panelinin saati aynı, saat 2'de.
Hudson Group is the same time - - 2 : 00.
Anderson'ın hedefinde Hudson Grubu'nun son teknoloji ürünü kurşun geçirmez yelek var.
Anderson is targeting a cutting-edge bulletproof vest from the Hudson Group.
Hudson Grubu ilk ve tek örneğini bugünkü konferansta tanıtacak.
The Hudson Group is unveiling its sole working prototype at the conference today.
Eğer yeleği yem olarak kullanacaksak Hudson Grubu ile temasa geçmeliyiz.
If we're gonna use the vest as bait, we should contact the Hudson Group.
Hudson Grubu ile görüştüm.
Talked to the Hudson Group.
Hudson tesislerinde nadiren bulunduğunuzu biliyorum.
I know that you rarely stray from the Hudson facility. Well, I've been out there.
Bu ülkeye sadece altı yıl önce geldim ve Hudson Grubu hayallerimi gerçekleştirmemi sağladı. Bana, can alan cihazlar yerine can kurtaran cihazlar icat etmem için bir laboratuvar verdi.
I came to this country only six years ago, and the Hudson Group gave me my dream - - a lab to create life-saving devices rather than life-taking ones.
Bu sabah annenle konuştuk ve yazı Hudson'da geçirmene karar verdik.
I spoke to your mother this morning, And we decided that you should spend the summer in hudson
Çocuklar, 2010'un ılık bir mart gecesi New York polis botu, 34 yaşındaki bir adamı Hudson Nehri'nden kurtardı. Barney Amcanızı yani.
in 2010,, on a warm March evening a New York City police boat pulled a 34-year-old white male out of the Hudson River : your Uncle Barney.
Hudson'ın ordaki iniş pisti, dördüncü hangar!
Airstrip by the hudson, hangar four.
Hudson'ın marketine baksak daha iyi olacak.
I think we should check out Hudson's market.
Hudson Üniversitesi'nin fizik bölümünde.
At the Physics Center at Hudson University.
Adım Finn Hudson. Cheerios seçmelerine katılmak istiyorum.
I'm Finn Hudson, and I'd like to audition for the Cheerios!
Finn Hudson, futbol takımında oyun kurucuyum.
I'm Finn Hudson. I'm quarterback of the football team.
Finn Hudson!
Finn Hudson!
Demek ki onu Hudson'a göndermek iyi bir fikirmiş.
Well, sending her to Hudson was a good decision.
Baba, Carole Hudson ile tanıştırayım.
- Dadl Meet Carole Hudson.
- Tim Hudson.
Tim Hudson.
Tarife uyan bir düzine araç var.
A dozen cars match Hudson's description. We cross-referenced the names with Philly Savings and Loans records, got a hit.