Ifsa translate English
2,415 parallel translation
Eğer bir ajan ifşa olursa, öldürülürdü.
If an agent was exposed on a mission, they were canceled.
Bizi ifşa edecek kapasitesi var.
He now has the capacity to expose us.
Seni ifşa etmesi riskini alamazdın. Kavga ettiniz.
You couldn't risk her exposing you.
Zorbalığınız karşısında üyelerimizin kimliğini ifşa etmeyeceğim.
I will not expose our members to your tyranny.
Beyninizin duvarına tırmanıp, tüm çirkin sırlarınızı ifşa etti.
She climbed inside your head, she pulled all your ugly secrets out and exposed them.
Ve mevzubahis bu insanlar kendilerini ifşa etmekten pek hoşlanmaz.
And those sort of folks don't like to advertise their whereabouts.
Hani ifşa olamazdın?
I thought you "couldn't drop it"?
O yüzden, bunu kendilerine saklamaları açısından bir miktar mahremiyet hakları olduğuna inanıyorum ancak Obama da dahil adaylar bunu ifşa ediyorlar.
And so I happen to think that there some a right to privacy in the sense that, if you don't wear it on your sleeve, and these candidates do wear it on their sleeve, including Obama.
Bize ihanet ettiğinize dair ufacık bir ihtimal bile olsa bu, kontrol altına alamayacağımız şekilde ifşa olmamız anlamına gelirdi.
If there was the slightest possibility that you were betraying us, that would be a blow we would be unable to sustain.
Eğer onu bulup listeyi yok etmezsek, dünya çapında birçok Amerikan ajanı ifşa olacak.
American agents all over the world will be exposed if we don't find him and make that list disappear.
CIA'e Batouala'nın yakasından düşmelerini ve eğer ifşa olurlarsa diye kendi ajanları için endişelenmeleri gerektiğini söyledim.
I told the CIA to back off Batouala. Worry instead about extracting their agents if they're exposed.
O zamana kadar yolumuza çıkmayacaksın. Yoksa devletin en küçük sırrı bile ifşa olur, seninkiler dahil.
Until then, you're gonna stay out of our way or every little dirty government secret will be exposed, including yours.
O bozuk ordu endüstrisi gündemini ifşa eden ilk kişi değil.
He's not the first person to push the disclosure of a corrupt military industrial agenda.
Sonra, "Peki ya erişimimiz olmayan... şeyi nasıI ifşa edeceğiz?" dedi.
He says, "But how do we disclose that which we have no access to?"
İfşa işte burada belirtiliyor.
What are we for? Disclosure is defined herein.
O kanı her kim çaldıysa, birçok kişinin hayatını tehlikeye attı. Ve de sizleri ifşa etmeyi riske attı. Buna kızım da dahil.
Whoever stole that blood put a lot of lives in danger and risks exposing all of you, my daughter included.
Evet, çete bölümü katılımcıların adları için Peder'in sorgulandığını ama çetelerin sivil özgürlüğünü korumak için ifşa etmediğini söyledi.
Yeah, the gang unit said they questioned Father Santoya for the names of the attendees, but he wouldn't divulge, said he was protecting the bangers'civil liberties.
Siz onu ifşa ederseniz, o da Norma'yı ifşa eder.
If you turn him in, then he's gonna turn in Norma.
Symchay muhtemelen onu ifşa etmekle tehdit etti.
Symchay probably threatened to expose him.
Lua'yı ifşa etmediği için mi öldürdün?
So you had him murdered because he wouldn't exploit Lua?
İfşa olmadım.
My cover's still good.
Leo'yu ifşa olmadan tekrar sahaya nasıl yerleştirebilirim diye düşünüyorum.
Now I'm trying to figure out how to get Leo back into the loop without him being fucking compromised!
- Bildiğin gibi milletin ifşa etmek istemediği ve ne kadar çektiğinizi bilmek istiyorlar.
- Yeah. - You know, stuff people didn't intend for everyone to see, and they kind of want to know how much.
Ve Muirfield ifşa olur.
And Muirfield will be exposed.
15 dakika sonra birine telefon etmezsen bellekteki her şey ifşa olacak.
If I don't make a call in the next 15 minutes, everything that's on that flash drive goes public.
- Bölüm de ne? - İfşa oldum.
- What's Division?
Eğer sen de ifşa olmak istemiyorsan, onu öldürsen iyi edersin.
If you don't want to be exposed as well, you'd better kill him.
- Bilgisayardan bile yazılsa Fausta'nın üstün dil yeteneği değerlendirmenin sahibini ifşa eder.
- No. - Even if it's typed, when you read Fausta's, language-wise, it'll be fairly obvious who it's from.
Ona ek olarak çenendekiler seni ifşa ediyor aslanım.
Plus the spots on your chin are a bit of a giveaway.
Kayıkhane ifşa oldu.
The boatshed has been breached.
Başkan'ın casus yalanı ifşa olmuş.
POTUS's spy lie just went public.
Avukat-müvekkil gizliliğinde geri çekileceğimden korkuyorlar,... sen de burada arkadaşım olarak bunu ifşa etmem için dil mi dökmeye geldin?
They're afraid I'll fall back on my attorney-client privilege, and you're here, as my friend, to coax me into disclosing?
İfşa olduk.
Look, we're exposed here.
Bunca zamandır buradaydıysa Michelle ifşa olmuş olabilir.
If he's been here the whole time, he could have made her by now.
İfşa oldun.
- Your cover's blown.
Queen Latifah, Sırrını ifşa ediyorum.
Queen Latifah, I'm putting you on front street.
Fahey kimliği ifşa olduğuna göre gizemli Bay Gull bir sonraki hedefim olabilir.
Now that Fahey won't get far, I think the mysterious Mr. Gull might be my next great challenge.
İfşa olduk galiba.
I think we've been made.
- Yani ifşa olmamıştık.
So we weren't made.
Eğer beni ifşa ederse, burada kazanacağı her şeyi tehlikeye atmış olur. Bunu yapmaz.
If he exposes me, he'd jeopardize everything he stands to gain here.
Yapmamanı sağlamanın tek yolu, nasıl biri olduğunu ifşa etmek ama suçluluk hissetmeden yaşayabileceğim bir şey değil.
You know, the only way you would have stopped is if I would have exposed you for who you really are, and that's what's really hard for me to live with.
Howard'ın babasına dair gizli bilgileri ifşa ettirdiler.
They made me reveal confidential information about Howard's father.
Sevdiklerimizi kaybetme korkusuyla kendimizi gizleriz ya da ifşa etmek istediklerimiz için bir hileyi devam ettiririz.
Concealing ourselves for fear of losing the ones we love... Or prolonging a deception for those we wish to expose.
- İfşa oldun galiba.
I think you've been made.
Onu bu geceye kadar tutuklamazsak LaRoche'u ifşa edecek.
Hey, if we don't arrest her by tonight, she is going to expose LaRoche.
Ne için ifşa edecek?
Expose him for what?
Sonra dikkatsiz davranmaya başladı. ... Kardeşinin ifşa ettiği bir çete üyesine kardeşinin ismini verdi. Bir gün sonra Rochelle öldü.
And then he got sloppy and he mentioned your sister's name to the gangbanger that she was outing, and a day later Rochelle was dead.
Hepinizi ifşa edebilirim.
I could go public with this
Ben, gerektirir ve hem şarj siz cevap vermelidir olarak yargı korkunç gün zaman bütün kalpleri sırlarını ifşa edilecektir, Eğer her iki biliyorsanız herhangi bir engel neden siz olmamalıdır yasal bir araya evlilik içinde, siz şimdi gerekir itiraf.
I require and charge you both, as ye shall answer at the dreadful day of judgment when the secrets of all hearts shall be disclosed, if either of you know any impediment why ye should not lawfully join together in matrimony, ye must now confess it.
Taylor'ın geçmişini ifşa edeceğini söylüyordun.
You were threatening to expose Taylor's past.
Ben Muirfield'dan intikam almak ve onların aslında ne olduklarını ifşa etmek istiyorum.
I want revenge on muirfield, To expose them for what they really are,