English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ I ] / Ilk başta

Ilk başta translate English

3,016 parallel translation
Roger havuz temizleyicisiyle kaçınca ilk başta biraz üzülmüştüm ama sonrasında bunun, Tanrı'nın bir lütfu olduğuna kanaat getirdim.
When Roger ran off with the pool cleaner it was painful at first, but in time I came to see as a blessing in disguise.
İyi ama o belgeyi ilk başta nasıl buldu?
Fine, but how did he get the document in the first place?
Aslında ilk başta planım paranın gittiğini kimsenin fark etmemesi idi.
Obviously, my plan was that nobody would notice the money was missing in the first place.
Neden ilk başta solo yapmak istediğini söylemedin?
Why wouldn't you just tell me in the first place that you wanted to go solo?
Sanırım ilk başta izleyenler biraz şaşkına döner.
I think the first couple, they were sort of- - They were taken aback.
Pekala, ilk başta sen ve Silver, şimdide o mu?
All right, first you and Silver. Now her?
Korkarım, hiçbir zaman ilk başta sağlam olduğu kadar olmayacak.
I'm afraid it's never gonna be as strong as it was.
Ahbap, ilk başta kötü oluyor ama ilerledikçe kolaylaşıyor.
Dude, it's bad at first, but it gets a lot easier.
ilk başta hafif atıştırmalık diye düşündüm, ama sonra, biftek olduğunu belirtti.
I thought it was snake lunch at first, but then she clarified it's a steak lunch.
Zeki bir şekilde reklamların arasına sıkıştırılmış ilk başta 5 farklı hikayeymiş gibi gösterilen ve sonu çok güzelce birbirine bağlanan büyülü sezon.
That magical season when five seemingly separate storylines are cleverly sandwiched between commercial breaks, and then tied together at the end like a beautiful bow.
Bir kızdan çok hoşlandığında ama ilk önce bunu bilmediğinde ve sonra eline geçen fırsatı kaçırdığında ve şimdi ilk başta artist sandığın ama iyi bir çocuk olduğunu sonra anladığın ve seni kollayan başka biri onunla ilgileniyorsa ve eğer şimdi kıza sarkar ve aralarını bozmaya çalışırsan hödüğün alası olacağını bilsen ne yapardın?
Okay, what are you supposed to do when you really like a girl, but you didn't know it at first, then you sort of blew your shot with her, and now this other dude's really into her who you used to think was a total poser, but turns out he's actually a really cool guy who totally has your back, and you know you'll be a world-class D-bag if you jump in now and try to break them up?
* Göstereceğim işin sırrını sana, yavaştan alacağız ilk başta *
♪ Girl, I'm gonna show you how to do it ♪ ♪ And we start real slow
* Yavaştan alacağız ilk başta, göstereceğim işin sırrını sana *
♪ And we start real slow ♪ ♪ Gonna show you how to do it
İlk başta değildi. Ama şu an öyle.
He wasn't at first, but he is now.
İlk başta dalga geçtiğini sanmıştım.
At first, I thought she was joking.
İlk başta biraz üzüleceğiz. Hele bir evlenelim.Sen gelin, ben damat olduktan sonra kimsenin sesi çıkmaz.Hiçbir şey olmayacak.
They'll be upset initially but once we're married they'll have no choice but to accept it...
Bunu duyduğunda İlk başta inanılmaz üzgün görünüyordu ama sonra öfkelendi.
she looked incredibly sad. But then she was furious.
İlk başta sadece freatik patlamaydı ve birkaç dakika sürdü ama aşağıda magma sokulumu genişliyordu ve basınç oldukça hızlı artıyordu.
Now, at first, it was only a phreatic explosion, only lasted a few minutes.
İlk başta bunu para için yapıyorum ama sonra.
Earlier I did it for money but later
İlk başta bu güzel olabilir.
It may be kind of cool after all.
İlk başta ondan çok hoşlanmamıştım.
At first, I didn't like him very much.
İlk başta evet.
At first, yeah.
İlk başta rahatsız olmadım. Ama sonra PJ'in verdiği bu büyük, savurgan parti. Ve şimdi herşey "masraftan kaçınmamak" gibi görünüyor.
At first, it really didn't bother me, but then PJ threw this big, lavish party, and now everything seems to be to be about
İlk başta uygun olan kimse onları alıyor sandım.
At first I just thought he was taking whoever was available.
- İlk başta tanımlayamadım çünkü o birden üzerimize gelmişti.
- I couldn't tell at first,'cause suddenly, it was all over us.
İlk başta kabullenemez.
At first he won't even be able to deal with it.
Hah. İlk başta düşündüğüm kadar berbat değilsin.
You're not as awful as I originally thought.
İlk başta sinirleniyor tabii.
Now at first, initially, he's annoyed.
İlk başta hayatını tehlikeye atan oydu!
He put you in danger in the first place!
İlk başta köleler için gelmemiş olsaydın kendi hayatlarımızı kurtarmak için kaçmak zorunda olmayacaktık.
Well, if you came for the slaves in the first place, we wouldn't be running for our lives.
İlk başta cesedi sahte sanmışlar.
At first, they thought the body was a fake.
The Rolling Stones'a geri dönelim. İlk başta nasıl bir araya geldiniz?
So let's recap on the Rolling Stones, how did you all get together in the first place?
İlk başta hijyene çok önem vermediğimin farkındayım.
I know I wasn't attentive enough to hygiene at first.
İlk başta adamdan hoşlanmadım, ama dosdoğru bana geldi.
Didn't like the guy at first, but he came through.
İlk başta.
At first.
Sanırım ihtiyacım olan tüm kanıtlara sahibim. İlk başta elinde bulunan sahte evlat edinme belgeleri sonra da senden aldığı para karşılığında belgelerde sahtecilik yaptığını itiraf edecek olan bir görgü tanığımız var.
I think I have all the proof I need, starting with the fraudulent adoption documents you're holding, and an eyewitness who's willing to testify that he altered those documents after he received payment from you.
İlk başta sadece bizden korktuğunu düşündüm.
At first, we thought the bunny was just scared of us.
İlk başta sadece kötü şansın kurbanı olduğunu düşünmüştüm.
From the start, I thought you really were a bearer of ill luck when you appeared.
İlk başta normal bir çocuk olduğunu sanmıştık.
Well, at first, we thought that he was just a boy.
İlk başta nasıl olduğunu hatırlarsın.
You remember what it's like at first.
İlk başta bunların farkına varamamıştım ama her şeyi birbirine bağlayınca eğitimli bir polis olmasının imkânı yok.
I hardly noticed them at first, but when you add'em all up, there's no way he could be a trained cop.
İlk başta ona inanmadım, Ama şimdi doğru söylediğini gördüm.
I didn't believe her at first but now I see that it's true.
İlk başta, yeni Arap hükümdarlar Yahudilere yakın gözüktüler.
At first, the new Arab rulers seemed closer to the Jews.
İlk başta, işlenen nefret suçu gay bir adama karşı idi,... şimdi işlenen nefret suçu ise...
First it was a hate crime against a gay man, and now it's a hate crime against men who are...
İlk başta, belkemiğindeki çatlağa bir açıklama bulamamıştık ta ki onun taşıdığı çok büyük ağırlıkların oluşturduğu basınçtan dolayı oluşan çatlakları bulana kadar.
At first, we had no explanation for the spinal fracturing until we realized that the compression fractures were caused by the extreme weight he was carrying.
İlk başta sadece çatlaktı fakat harabaleri kaldırırken... içe doğru eğilmesi akciğerini patlattı.
It was only cracked at first, but it snapped while he was lifting the debris and bowed inward, puncturing his lung.
İlk başta adrenalinden olduğunu zannettim.
At first I thought it was just the adrenaline.
İlk başta güneş tutulması zannetim ama bir saatten fazla oldu.
At first, I thought it was an eclipse, but it's been over an hour.
Bir dakika. İlk başta ne yapmıştım ki?
Wait a minute, what did I do before?
İlk başta yani.
In the beginning.
İlk başta kazançtan motive oldum.
At first i was motivated by gain

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]