Imzala translate English
1,989 parallel translation
Daha da önemlisi hiçbir şey imzalamayacaksın. Önüne 5 milyon dolarlık bir çek koysalar ve ben sana imzala desem hiçbir şey söylemeyecek hiçbir şey imzalamayacaksın.
If they put a check in front of you for $ 5 million, if I am telling you to sign, you say nothing, you sign nothing.
- Boşanma anlaşmasını imzala. - Tamam.
- Sign the August 4th settlement agreement.
Burayı imzala, burayı.
Sign here, here.
- Şurayı imzala.
- It's right here. - All right.
Sen de imzala.
You sign it, too.
Benim adıma imzala.
Sign with my label.
İfadeni imzala yeter.
Just sign your confession.
Seni yalnız bırakayım da ifadeni imzala.
I'm going to leave you alone so you can sign your confession.
Bilmezliğe vurma kendini ve imzala şurayı.
Stop playing stupid and sign here.
Sen imzala ben de öldürmeye teşebbüsü kaldırayım suçlamadan.
Just sign it I'll clear you of the charge of attempted homicide.
Şimdi ahbap, masadaki gizlilik anlaşmasını imzala.
Man-guy, just sign the confidentiality agreement on the table.
gelmek zorundasın Thapar Commission 16 ekim, 1980. imzala
You will have to appear before the Thapar Commission.. .. at ten thirty on the 16th of October, 1980. Sign here.
Şurayı imzala.
It's right here.
Şurayı imzala ve tarih at.
Sign and date here.
Hey, Syd'in kartını imzala.
Yo, sign Syd's card.
Burayı imzala ve bekle bir dakika.
Sign here, and wait a sec.
- Lütfen kitabımı imzala.
- Please sign my book.
Şunu imzala ve hepimizi rahatlat.
Sign this and it'll save us all a lot of grief.
Ama önce imzala.
But just sign first.
Şurayı imzala, serbest kal.
Sign here, walk free.
Tamam, imzala şurayı böylece onun yasal hamisi olduğumu kabul et.
Fine, sign here and appoint me as her lawful guardian
- Şurayı imzala.
- Just kind of sign your name right there.
Şunları imzala.
Hey. Sign these.
- Sadece imzala.
- Just sign. Come on!
Belgeyi imzala olsun bitsin. - Çok özür dilerim.
Just sign the paper.
Tamam, şimdi imzala.
NOW, SIGN THE BOTTOM. SIGN IT.
Önce kağıtları imzala.
Just sign the papers.
Sadece kağıtları imzala.
Just sign the papers.
İfadeni oku sonra da imzala.
Please read your deposition and sign it.
Elbette, sadece anlaşmayı imzala ve ben de markayı canlı yayında söyleteyim.
Sure, just sign the deal and I'll make sure she says the brand live on air.
Üç kopyayı da imzala lütfen.
Um, sign all three copies, please.
Haydi ama, imzala.
Come on, now, sign.
İmzala şunu! İmzalamaya hazır.
We should've had a signal.
- İmzala şunu.
- Let's go, guys.
İmzala, sonra da kapının altından at.
Just sign it and slide it under the door.
- Şurayı imzala.
Right here, Larbi.
İmzala şurayı.
Sign down here.
İmzala?
Sign?
- İmzala şunu, seni beyaz Jezebel!
- You white Jezebel!
Bir itirafname yazayım, sen de imzala.
I write a confession and you sign it,
İmzala!
Sign!
İmzala.
The delivery note?
İmzala Gul!
Sign this, Gul!
İmzala şunu!
JUST SIGN IT.
İmzala!
Sign it!
- İmzala!
Sign it!
İmza at! İmzala!
Sign your name!
İmzala ve yola koyul.
Sign it and hit the road.
İmzala.
Sign it.
Hadi baba, imzala şunu.
Come on, dad. Sign it.
Bu lafın üstüne şunu imzala.
Well, on that note.