Instrumental translate English
464 parallel translation
Bu eyaletteki tüm kadın ve erkekler... Blackie Gallagher'ı elektrikli sandalye cezasına aracı olduğum için beni seçtiler.
The men and women of this state elected me partly because I was instrumental in the sentencing of Blackie Gallagher to the electric chair.
Bu kisiler havacï tïbbïn en büyük problemlerinden birini çözmeyi basardïlar.
These men have been instrumental in solving some of the greatest problems in aviation medicine.
İki yıl önce Londra'da çok büyük bir soygun meydana geldi gerçi çalınan şeylerin pek de fazla bir değeri yoktu, fakat içişleri bakanlığı bu konudan hiçbir gazetede söz edilmemesini istedi.
Two years ago in London there occurred a robbery of such tremendous importance, although the stolen articles themselves have no intrinsic value whatsoever, but the home secretary was instrumental in seeing that not word of it appeared in any newspaper.
Çok genç olduğunuzu düşünmeme rağmen... piskopos seçilmenize yardımcı olduğumu unutuyorsunuz.
You forget I was instrumental in having you made bishop... although I thought you too young.
Kafa yüreğe, el ağza bağlı değildir, bizim senin babana bağlı olduğumuz kadar.
The head is not more native to the heart, the hand more instrumental to the mouth than is the throne of Denmark to thy father.
Enstrümental.
Instrumental.
Tüm bunların kalkmasında katkım oldu.
I have been instrumental in abolishing that kind of treatment.
Başkalarının tedavisi için vesile olabilir.
Well, it might be instrumental in the realisation of a cure for others.
Spock'un verdiği ifade çok etkili oldu ve böylece Romulan bölgesine yapılan bu tâcizin kazara olmadığı onaylanmıştır.
The testimony of First Officer Spock was highly instrumental in confirming this intrusion into Romulan space was not an accident.
Şunu da vereyim. Teşekkürler.
As a matter of fact, you were instrumental in this thing.
KISA BİR ARA
( ♪ Instrumental medley ) Shameless harlots!
Al bakalım.
Instrumental ] Here you go.
Söylediğim gibi Alex kamuoyu kararını değiştirmede sen etkili olabilirsin.
As I was saying, Alex you can be instrumental in changing the public's verdict.
- Araç olduğunu söyleyebiliriz.
You might say she was instrumental. - Oh, boy!
" Duane Eddy'nin bir dostuyla yemek yiyeceksiniz dostu Duane'in parçalarını ıslıkla çalmak isteyecek.
"you will have lunch with a school friend of duane eddy's " who will insist on whistling " some of duane's greatest instrumental hits.
Bölge savcısını arayıp büyük bir suçluyu yakalamamızda önemli payın olduğunu söyledim.
I called the U.S. Attorney up there... and told him you were instrumental in bringing about a major arrest.
Adamın işi almasını ben sağladım.
I happened to be instrumental in getting the man his job.
Ekibimle birlikte onları dısarı cıkarabiliriz.
My paramedics and I could be instrumental in guiding them off.
Herkes dışarı çıkıncaya kadar.
Others are scheduled. Out. ( instrumental music )
Bakalım.
Let's see. ( instrumental music )
[radyo]
Dd [Radio : Melancholy Instrumental]
- Senin hakkında konuşuyor.
She's talking about you. It won't be the first time that I've been instrumental...
( ayrıntılı enstrümental girişi )
( lengthy instrumental intro )
Anne, anne!
Mamá! [Tense instrumental music]
Hey Face, burası ne biçim bir yer?
[Slow instrumental music] HANNIBAL : Hey, Face, what kind of place is this?
Çeviri :
[Slow instrumental music]
Pınar Batum
[Upbeat instrumental music]
Helen, gelecek sefere Londra'da kalsak iyi olur.
[Comical instrumental music] Helen, I think next time, we'll just stay in London.
Haydi bu insanların teknelerini çalıştırmalarına yardım edelim çocuklar.
[Sinister instrumental music] Why don't we... see if we can help these folks out with their boat, boys.
Pınar Batum
[Serene instrumental music]
İyi seyirler...
[Slow instrumental music]
Biz Akrepleriz.
Out. [Suspenseful instrumental music ] [ Dramatic instrumental music]
Kımıldayın! Tamam, hadi yürüyün.
BURKE : Move! [Tense instrumental music]
Küçük şovumuzla ilgili bazı eleştiriler olabileceğini düşünüyorum.
I think our little floor show will bring out the local critics. [Upbeat instrumental music] Get out of sight, guys.
Bomba! Albay, bu adamlar hazırlanmışlar.
Grenade! [Dramatic instrumental music] Those guys were prepared, Colonel.
Vurman gerekmiyordu..
[Tense instrumental music] You're not supposed to hit a soul.
Aynı minibüs bu.
You got it, Colonel. [Fast-paced instrumental music continues]
Onu rahat ve mutlu tutun.
Keep him relaxed and happy. [Tense instrumental music]
Tam söylediğim gibi yapılmalı.
Exactly like we practised it. [Tense instrumental music]
Merhaba.
[Adventurous instrumental music ] [ Adventurous instrumental music continues ] [ Drilling]
Pekala, buradan gidelim artık.
All right, let's get out of here. [Adventurous instrumental music ] [ Adventurous instrumental music continues]
İyi günler.
Have a nice time. [Heroic instrumental music] MIRlAM :
Çeviri : ersinabc
[Comical instrumental music ] [ Theme music]
Pınar Batum
[Suspenseful instrumental music]
( band plays "New York, New York" )
( INSTRUMENTAL VERSION OF "NEW YORK, NEW YORK" PLAYING )
Hayır.
- [Instrumental ] - [ Harry] No! No! No!
Onu al.
( instrumental music )
Çalıştı!
( instrumental music )
Orada.
[Dramatic instrumental music] He's out there.
Pınar Batum
[Slow instrumental music]
Hayır!
[Dramatic instrumental music] No!