English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ I ] / Intrusion

Intrusion translate English

734 parallel translation
Rahatsız ettiğim için özür dilerim, efendim, ama dün gece hiç uyudunuz mu, efendim?
Begging your pardon for the intrusion, sir, but did you sleep last night, sir?
Rahatsız ettiğim için bağışlayın.
Do please forgive this intrusion.
Rahatsız ettiğim için bağışlayın.
You will forgive this intrusion?
Biliyor musunuz efendim, Profesör Brown bana bu deniz kıyısının volkanik püskürtmeyle oluştuğunu söylemişti. Sende bir nevi volkanik püskürtmesin.
Do you know, sir, it was Professor Brown who told me that this seacoast around here is really an igneous intrusion?
Gecenin bu saatinde zorla içeri girdiğim için beni affedeceğinizi ümit ediyorum.
I trust you will pardon this intrusion at so late an hour.
Kötü bir giriş oldu sanırım, değil mi?
Er... this is a frightful intrusion, isn't it?
Pardon ; böldüm sanırım.
Pardon intrusion, please.
- Ekselans, rahatsız ettiğim için bağışlayın...
- Your Highness, forgive this intrusion- -
Sanırım burada oluş nedenimizi açıklamalıyız.
I suppose we ought to explain our intrusion.
Davetsiz geldim.
I'm afraid it's a great intrusion.
Umarım bu davetsiz misafirliğimi affedersiniz ama ben...
I hope you'll forgive this intrusion, but I...
Custer umarım gelmemize kızmadın.
I hope you'll forgive this intrusion, Custer.
- Bay Farr bu baskının sebebi nedir?
I've... Mr Farr, I must ask you to explain this intrusion.
Sandalyesinden hiddetle kalkan ve topuklarıyla halıda izler bırakan biri bir şeylere şiddetle karşı çıkıyordur ve Amiral'in canı, basının eleştirileri yüzünden de bir hayli sıkılmış tabi benim fuzuli ziyaretime de bir hayli içerlemiş.
A man who rises from his chair and digs his heels sternly into the carpet is violently opposed to something, and the Admiral being quite distressed by the criticisms of the Press would be most apt to resent my intrusion.
İzinsiz girdiğimiz için özür dileriz.
I apologize for this intrusion.
İzinsiz girdiğim için üzgünüm ama benim için seyahat çok zordur ve uzun bir yoldan geldim.
I must apologize for the intrusion, but travel for me is very difficult and I've come a long way.
Rahatsız ediyorum, kusura bakmayın... ama dışarıda polisler var.
If you'll so pardon me this intrusion there's a couple of police officers out here.
Rahatsız ettiğim için özür dilerim.
I hope you'll pardon this intrusion, but I'm a friend.
- Kusura bakmayın, davetsiz geldim.
- Forgive my intrusion.
Sadece öğrenmek için çok hevesliyim Bay Barkley...
Pardon the intrusion. It's just that I'm so willing to learn, Mr. Barkley...
- Zorla davet ettirmiyorsunuz.
- It is no intrusion.
Bağışlayın. - Verdiğimiz rahatsızlık için asıl siz bizi bağışlayın bayım.
It is I who must ask you to forgive this intrusion, sir.
Rahatsızlık için üzgürüm. Ama korkarım konuğunuz olacağım.
I'm sorry for this intrusion, but you'll have to take me as a guest, I'm afraid.
Bay Antonini, lütfen rahatsız ettiğimiz için bağışlayın.
Senhor Antonini, please forgive this intrusion.
Davetsiz gelmenizi neye borçluyuz?
To what do we owe this intrusion?
Bu ne acele, Kaptan, araya girmemi bağışlarsan.
Not so fast, Skipper, if you'll pardon the intrusion.
Kusura bakmayın damdan düşer gibi oldu ama sizinle konuşmak istiyorum.
As a matter of fact, I'd like to speak to you, if you'll pardon the intrusion.
Ve ayrıca Kaptan von Tarlenheim içeri bu şekilde girmenizi yakışıksız buluyorum.
And furthermore, Captain von Tarlenheim I find your intrusion excessively irregular.
ani gelişimi bağışlayın, fakat 4012 sayılı taşıtlar kanunu... halk taşıtlarında böylesine yakınlaşmayı yasaklıyor.
Forgive the intrusion, but vehicle ordinance number 4012... forbids osculation in public conveyances.
Evinize bu şekilde girdiğim için beni affedin.
Please forgive my intrusion.
Bu izinsiz giriş için binlerce özür dilerim, ama bu sefil fırtınadan korunmayı ve ısınmayı rica edebilir miyim?
A thousand apologies for this uh intrusion, but may I beg shelter and warmth from this miserable storm?
Buraya zorla girdiğin için mi?
For what? For this intrusion?
Böldüğüm için özür diliyorum... ama ekselansları hastalıklarını henüz atlatabilmiş değiller.
I apologize for the intrusion, but Her Highness has not yet recovered from her illness.
Teklifsiz girişim için çok özür diliyorum. Öğrendim ki, Majesteleri Macar Heyeti için verilecek kabul resmine katılmayacakmış.
I apologize profusely for my informal intrusion, but I was told Your Majesty won't participate in the reception for the Hungarian delegation.
Böldüğüm için özür dilerim Prens'im... fakat Bay Cole heryerde sizi arıyor.
I say, forgive the intrusion, my dear prince... but Mr. Cole is looking all over the place for you.
Korkarım, davetsiz oldu ama anlarsınız, evinizi hayranlıkla seyrediyordum ve Bay Graham önerdi ki...
I'm afraid this is rather an intrusion, but you see, I've been admiring your house and Mr. Graham suggested...
- Affedersiniz efendim.
- Forgive me for this intrusion.
- Davetsiz gelişimi affedin doktor.
- You must forgive this intrusion.
Bu kaba muamelenizi kınıyorum.
I protest against this intrusion.
Eğlencenizi böldüğüm için affedin.
Please forgive the intrusion.
Bu şişeyle partiyi bölmenizi af ettirdiniz.
With this bottle, we forgive your intrusion.
- Kabalığımızı bağışlayın, bayan...
- Sorry for this intrusion, ma'am.
Beklenmediğim bir zamanda geldiğim için özür dilerim.
Forgive the intrusion.
Susan, canım, bu zamana kadar etrafında hep pek çok kadın oldu bunu saldırı olarak algıladığının farkındayım.
Susan, dear... You've had him to yourself all this time and I can understand that having another woman around is an intrusion.
Erken gelişimizi bağışlayın.
Forgive this early intrusion.
Rahatsız ettiğim için affedin Efendim.
Please pardon the intrusion, Your Eminence.
İçeri izinsiz girdiğim için beni bağışlayın, Bayan Carlson.
I apologize for the intrusion, Madame Carlson.
İçeri öyle girdiğim için bağışlayın.
I do apologise for the intrusion, sir. I had no idea.
Buraya böyle izinsiz dalmanızın sebebi nedir?
What is the meaning of this intrusion?
Bu davetsiz gelişin sebebi nedir? Size yarın görüşeceğimi haber verdim.
What is the meaning of this intrusion?
Bayan.
Pardon my intrusion, but is there, by any chance any assistance I could be of? Madam.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]