Içimde kötü bir his var translate English
639 parallel translation
Evet, içimde kötü bir his var.
Yeah, I got a hunch about him.
Sonny, içimde kötü bir his var.
Sonny, I'm getting really bad vibes.
Tony... o makine hakkında içimde kötü bir his var.
Tony... I've got a bad feeling about that machine.
Dışarıda tuhaf bir şeyler olduğuna dair içimde kötü bir his var ama bu kalın ağaçlar yüzünden hiçbir şey göremiyorum.
I have a weird feeling that something is wrong out there but I can not see past where the thick trees.
Bu kez içimde kötü bir his var, tamam mı?
I got a bad feeling on this one, all right?
Gerçekten içimde kötü bir his var.
And I got a real bad feeling.
Önemli bir şey değil ama içimde kötü bir his var.
Nothing irreparable. But my presence is a bad sign.
Olanlarla ilgili içimde kötü bir his var Grant.
I got a bad feeling about all of this, Grant.
Bu sefer içimde kötü bir his var.
I've got a bad feeling about this one.
Harry, içimde kötü bir his var.
Harry, I have a bad feeling.
Bu sabah içimde kötü bir his var.
I got a bad feeling this morning.
İçimde çok kötü bir his var.
I have a bad feeling about this...
İçimde kötü bir his var Roy.
I just got a feeling about it, Roy.
İçimde kötü bir his var.
I have an uneasy feeling.
- Onunla ilgili içimde kötü bir his var.
You know, I got a hunch about him.
- İçimde kötü bir his var, gitme!
- I have a feeling. Don't go!
İçimde kötü bir his var.
I have a bad foreboding.
- İçimde kötü bir his var.
- It is a bad foreboding.
Bilmem, içimde kötü şeyler olacak gibi bir his var.
I don't know, I have this feeling.
İçimde kötü bir his var Norman.
Norman, I've got the willies.
İçimde kötü bir his var.
It is a sense I have.
İçimde kötü bir his var.
I have a feeling that something terrible is going to happen soon.
- İçimde kötü bir his var.
- I had a bad feeling.
İçimde kötü bir his var.
I got a bad feeling about this.
İçimde kötü bir his var...
I have an ominous feeling...
İçimde kötü bir his var.
I have a bad feeling.
- İçimde ona karşı kötü bir his var.
What do you think? - I've got a bad feeling about him.
Kötü bir his var içimde.
I have a dark presentiment of pain.
İçimde, birinin öğle yemeğiymişim gibi kötü bir his var.
i have a nasty feeling i am somebody's lunch hour.
İçimde kötü bir his var.
I got a bad feeling.
İçimde kötü bir his var.
I have a very bad feeling about this.
Boomer, içimde çok kötü bir his var.
Boomer, I'm getting an awful uneasy feeling.
- İçimde kötü bir his var.
- I have a nasty feeling.
İçimde çok kötü bir his var.
I have this awful feelin'.
R2... İçimde kötü bir his var.
R2, I have a bad feeling about this.
İçimde kötü bir his var.
I have a really bad feeling about this.
- Çok güçlü bir panç olacak. - İçimde kötü bir his var.
- I've got a bad feeling about this.
İçimde kötü bir şey olacağına dair bir his var.
I had a vague feeling of misfortune.
İçimde kötü bir his var.
I have a terrible premonition.
- İçimde çok kötü bir his var.
I've got a very bad feeling about this.
- Adamım, içimde gerçekten çok kötü bir his var.
Man, I got a real bad feeling about this.
İçimde kötü bir his var.
I've got a bad feeling about it.
İçimde geç kaldığımıza dair kötü bir his var.
I got a bad feeling we're already too late.
İçimde kötü bir his var.
I got bad vibes here.
İçimde çok kötü bir his var.
I have a terrible feeling.
Dinle, kötü şeyler olacakmış gibi bir his var içimde.
Listen, I'm starting to get a bad feeling up here.
İçimde kötü bir his var.
This doesn't feel right.
İçimde kötü bir his var.
I got a lousy feeling about this.
- İçimde kötü bir his var!
- I have a gut feeling you shouldn't fly!
Kötü şeyler olacak gibi bir his var içimde.
T-this looks like trouble!
Ahbap, içimde çok kötü bir his var.
I got a very bad feeling.