Jane translate English
18,425 parallel translation
Ayrıca Jane'in vücudundaki bütün dövmeler Sandstorm'dan geldi.
Besides, every tattoo on Jane's body has come from Sandstorm.
Ya Jane'in dövmesi bizi bir tuzağa düşürürse?
What if Jane's tattoo is leading us into a trap?
Tuzak Jane idi.
Jane was the trap.
Jane'in bizimle burada olmasının ne kadar berbat olduğuyla ilgili konuşmayacak mıyız?
So, are we just not gonna talk about how messed up it is Jane's out here with us?
Sandstorm Jane'in kanında var.
Sandstorm is in Jane's blood.
Jane sende mi?
You got Jane?
Herşeyden öte, Jane... bu tim senin ailen sayılır.
After all, Jane... this team's the closest thing to family you've got.
Jane'i alın.Harekete geçiyoruz.
Go get Jane. We're moving out.
Neden Jane tutmuyor ki?
Why doesn't Jane hang back?
Jane, gel benimle.
Jane, with me.
Sandstrom bitene kadar, Jane, bu takımın bir parçası.
Until we stop Sandstorm, Jane is part of this team.
Yanlış anlama ama, Jane... Başka alternatifin var mı sanıyorsun?
All due respect, Jane... what do you consider your alternative?
Jane, biliyorum bu senin için kolay olmadı ama bu işi halledersen kazanacak çok şeyin var, halletmezsem de kaybedecek çok şeyim.
Jane, I know that this isn't easy for you, but you have everything to gain by seeing this through. And everything to lose if I don't.
Sen benim burada ne yaptığımı sanıyorsun, Jane?
What do you think I'm trying to do in there, Jane?
Onu tanımıyordun bile, Jane.
You didn't know her, Jane.
Senden nefret etmiyorum, Jane.
I don't hate you, Jane.
Jane!
Jane!
Jane'in vücudundaki bilgi birçok özel ve kamu sektöründen gelmişe benziyor. Onlardan bir kaçının kimliğini zaten belirledik.
Mm-hmm, the intel on Jane's body seems to have come from a number of sources from within the public and private sector.
- Jane'den haber aldınız mı?
- You guys heard from Jane?
Jane?
Jane?
- Jane o değilse...
- If Jane isn't...
Jane, Anderson Creek'e balığa gittiğimizi hatırlıyor.
Jane remembers fishing in Anderson Creek.
- Jane, bu insanlar kim?
Jane, who are these people?
Jane, çok fazla ev sabunu yapmayacaksan çok fazla çamaşır sodası demek bu. Bir ceset temizleyecek kadar var.
Jane, that much lye, unless this guy is making a hell of a lot of homemade soap, that's as much as you need to break down a body.
Jane'in vücudundaki ilk dövmeyi deşifre ederken kullandığımız gibi, denemeye değer.
Right, just like the first puzzle we decoded off Jane's body... it's worth a shot.
Jane.
Jane.
Sana hala Jane demem çok komik.
It's funny that we still call you Jane.
Onunla beraber gömmüş Jane.
He buried her with it... Jane.
Jane Doe tutuklusun.
Jane Doe... you're under arrest.
Bu bir dinleme cihazı ve bunu Jane'in güvenli evinine yerleştirmeni istiyorum.
This is a surveillance device, and I want it inside Jane's safe house.
Benimle konuşman gerek Jane.
You need to talk to me, Jane.
Bu çember halindeki numaralar Jane'in kalçasının üstünden.
So this ring of numbers is on Jane's upper thigh.
Hey. Jane iyi mi?
Hey.
Biraz kafası dağınık gibi.
Is Jane okay? She seems a little off.
Jane'in olayın dışında kalmak gibi bir düşüncesi yok.
Jane's tough, she's never gonna sit herself out.
Devam edebilirsem bunu kimin yaptığını, Jane'e dövmeleri kimin yaptığını bulmam gerekiyor.
If I'm gonna be able to keep going, I need to find the people who did this, the people who tattooed Jane.
Jane, seni buraya getirdiğim için özür dilerim.
Jane... I'm sorry that I brought you here, all right?
Jane, her uçak bir uçaktır ve uçar.
Jane, a plane is a plane is a plane.
Jane, sen ve ben bazı şeyleri çözmemiz gerekiyor.
Jane, you and I, we need to sort out some things.
Biliyorum. Bunlar Jane'in sol ayağının arkasındaki harflerin parçaları çeyrekler halinde bölünüp, tekrar döndürülmüşler.
I know... these are letter fragments that are on the back of Jane's left leg that are divided into quarters and then rotated.
Ben ve Jane önden giriyoruz.
Me and Jane will go through the front.
Yani bunu Charlie'ye kim yaptıysa aynısını Jane'e de yapmış olabilir.
So the people that did this to Charlie could be the same people that did this to Jane.
Belki, ama bir de bunun Jane'e olanlarla hiç bir alakası olmaması olasılığı da var.
Maybe, but there's also a possibility this might have nothing to do with her.
Charlie'nin protein seviyesi Jane'deki kadar yüksek değil.
Charlie's ZIP levels aren't as high as Jane's.
Askerleri Jane'in dövmesine bağlayan bir şey buldum.
I found something linking all the soldiers on Jane's tattoo.
Jane, benimle gel.
Jane, with me.
Jane, altı yönünde!
Jane, on my six!
Fischer'ın Jane'e karşı olan davası absürt değildi.
Fischer's case against Jane wasn't all that crazy.
Jane'in nerede olduğuyla ilgili ciddi çekincelerim var.
I've got some major reservations about Jane's alibi.
Selam, ben Jane.
Hi, um... it's Jane.
Jane haklı.
Jane's right.