English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ J ] / Jogger

Jogger translate English

191 parallel translation
Önce koşu antrenörüne mi gidecektim?
Jogger first?
Jogger kızı bulmuş, hemen bildirmiş.
Jogger found her, called it in. Description matched your broadcast.
Kosucu dizi ve yüzücü...
Jogger's knee and swimmer's...
Tenisçi dirsegi, kosucu dizi ve yüzücü...
We have tennis elbow, jogger's knee, and simmer's...
Bir ceset bulunduğu ihbarını aldık.
A jogger found the body hidden by the trail.
Ya homolara fobisi olan biri gelip babasıyla ödeşmek için bizi öldürürse?
What if some homophobic jogger runs by and kills us to get back at his father?
- Sarı-turunculu koşucu nasıl? - Olur.
Jogger in the yellow and orange?
O bir koşucu.
She's a jogger.
Lanet koşucu!
Damn jogger.
Jogger, huh?
Jogger, huh?
Orta yaş krizine girmedin, değil mi?
I'm a mod jogger. Are you having a midlife thing?
- Pekâla, tamam, belki iyi bir yürüyüşçüdür.
- All right, well, maybe she's a skilled jogger.
Bu sabah ormanda bir koşucu, feci şekilde öldürülen Delilah Milford'un cesedini, "Last Exit" barının yakınlarında buldu.
The beaten body of Delilah Milford, heiress to the Shoprite fortune... was found this morning by a jogger in the woods near The Last Exit.
Ağzından bir koşucunun parçaları sallanıyorsa, tutukla.
Well, if he's got bits of jogger hanging out of his mouth, cuff him.
- Şu koşucu gibi mi?
Like marathoners? You mean like that jogger?
Simba'nın kalıbı daha kurumadı ama gördüğün gibi koşucunun üstündeki ize birebir uyuyor.
Simba's mold's still damp, but you can see it's a perfect match to the bite mark on the jogger.
Simba'nın kakasında koşucudan parçalar bulmalıyız.
Find some jogger in Simba's stool.
Koşucunun bazı organları eksikti.
The jogger was missing some organs.
Köpeği koşucuyu yemiş olabilir ama organları kesemez.
Her dog may have eaten that jogger but he can't harvest the organs.
Koşucunun DNA'sı çıktı.
Jogger DNA.
- Ama üstünde kan bulduk.
If she cut up that jogger, she didn't use that scalpel. But we found evidence of blood on it.
Neşter kadar eski yani. Yani o neşter, koşucuyu keserken kullanılmamış.
Antique like the scalpel, ruling out the possibility it was used in the murder of our jogger.
Koşucunun kanı bunların üstünde varsa hemen bulmalıyız.
If the jogger's blood is in any of this stuff, we need to find it now.
Bunu DNA'ya götürün. Bakalım koşucunun kanı mı?
Get this to DNA- - see if this is the jogger's blood.
Laboratuarda ölen koşucunun kanı olduğu ispat edildi.
The lab has matched it to the dead jogger.
Koşu yapan bir şahıs kurbanları 06 : 15'te bulmuş.
A jogger from the Loews found the victims at 6 : 15
Koşanlardan birinin nefesi kesilip kuma yığılsa, ben de güzel, temiz bir entübasyon için bambu kullansam.
Some jogger dropping to the sand short of breath, so I can swoop in with a piece of bamboo... -... to perform a nice, clean intubation...
Thomas Murnane'in cesedi evinin yakınlarında koşu yapan bir adam tarafından bulundu.
The body of Thomas Murnane was discovered within walking distance of his home by a jogger early this morning.
- Şu koşan.
The jogger.
Hani spor için koşan adamı oynadığın?
The one where you were the jogger.
Bir sabah koşucusu ona çarptı ve ayak parmağıyla dürttü.
A jogger stepped, hovered, poked at it with her toe.
Çok büyük birisiydi.
- He was a huge jogger.
Jogger kızı bulmuş, hemen bildirmiş.
Jogger found her, called it in.
Polis onu koşu yapan birinin bulduğunu söyledi.
Patrol says a jogger found her about an hour ago.
Sabah koşuya çıkanlar bulmuş.
Jogger found her this morning.
Hey.Sen de mi erkenden antrenmana kalktın?
Hey.So you're an early-morning jogger, too?
Tanrım, arama emri nasıl bir hafıza tazeleyici.
Incredible what a memory jogger a warrant is, huh?
Evet, ben bir koşucuyum.
'Yeah, I'm a jogger.
Ben doğuştan koşucuyum.
I'm a natural jogger.
O koşan kızın kocaman göğüsleri vardı.
That jogger had giant boobies
- Gören biri aradı.
- A jogger called it in.
Bir koşucu bu sabah 7 : 30'da bulmuş.
A jogger called it in this morning about 7 : 30.
Koşucu faydalı bir şey söyledi mi, Ziva?
Anything useful from that jogger, Ziva?
Bildiğiniz gibi üç dün önce bir sporcu, Diane Colquitt'in cesedini buldu. Boyce Park yolunda, Phoenix'de.
As you all know, three days ago a jogger found the body of Diane Colquitt on a path in Boyce Park here in Phoenix.
Koşucuya benziyorsun.
You look like a jogger.
Parkta koşan biri çıplak olarak bulmuş.
Some jogger found her passed out naked in the park.
Aynı zamanda baş tarafta suç mahalli fotoğrafları var. Hafızanı tazelemek istersin diye.
Also got the crime scene photos in this folder in case you need a mory jogger.
Umarım iyi bir koşucusundur, dostum.
Keen jogger, mate?
Amerikalı biri. Bu adam Jim Ficks! Tam bir sağlık manyağıydı.
A guy in the States, this guy Jim Ficks, was a health nut, runner, jogger, wrote books about jogging, had a heart-attack while jogging and died, ha, ha, ha...
- Koşuyor mu?
- He a jogger?
Sadece bir hafıza teşviki.
Just a memory jogger.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]