English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ J ] / Junebug

Junebug translate English

66 parallel translation
Yeryüzünde Junebug Spade olarak bilinen bu genç ruha bakmanı niyaz ediyoruz.
We ask you to look down on this young soul known on Earth... as Junebug Spade.
Junebug Spade mi?
Junebug Spade?
Junebug Spade'i tanıyor musunuz?
You know Junebug Spade?
Anne, Junebug'in hiç arkadaşı olmadığına inanamıyorum.
Mama, I just can't believe that Junebug didn't have any friends.
Junebug olmadığını anladıklarında bir kişi kalmadı fark ettin mi?
Did you notice that not one person stayed when they found out it was Junebug?
Anne, Junebug birazcık kıvrık olabilir ama bizden başka birinin de onu sevdiğine eminim.
Mama, Junebug may have been a little crooked, But I'm sure that somebody besides us loved him too.
Biz Junebug ile arkadaşız.
We friends with Junebug.
Junebug'un arkadaşlarıymış, anne.
They're friends of Junebug's, mama.
Ben Cheryl, Junebug'un duluyum.
I'm Cheryl, Junebug's widow,
Bu da Bayan Bell Spade, Junebug'un annesi.
And this is Mrs. Bell Spade, Junebug's mother.
- Junebug bizim için çalışırdı.
- Junebug used to work for me.
Sürpriz bir şekilde Junebug öldü...
It just so happens that Junebug died...
Anne, Junebug tam olarak nasıl öldü?
Mama, exactly how did Junebug die?
Jack, sen gittikten sonra çok sürmedi Junebug kötü bir grupla takılmaya başladı.
Jack, not too long after you left, Junebug started hanging out with a bad crowd.
Junebug!
Junebug!
Peki kim bu Junebug'un takıldığı adamlar?
All right, who are these people Junebug was hanging out with?
Junebug onlara çok para borçluymuş, manyak para.
They came in here saying that Junebug owed'em all kinds of money, crazy money.
Junebug'u öldürenin onlar olduğunu düşünüyorum.
And I really think that they're the ones who killed him.
Junebug'un borcundan çok daha fazlasına değer.
She's gonna be worth far more than the money Junebug owes.
Şimdi Junebug sizin emrinizde çalıştı bu da demektir ki onun borcu sizin borcunuzdur.
Now, Junebug worked under you, Which means you owe me his debts.
Junebug ile parka gittiğim zamanları hatırlıyorum.
You know, I remember when me and Junebug used to go to the park.
Junebug salıncakları çok severdi.
Junebug loved the swings.
Ben buradayım ve Junebug'a ne olduğunu bulacağım.
Mama, I'm here, and I'm gonna find out what happened to Junebug.
Peki ya Junebug?
Yeah, and what about Junebug?
Bana seni hatırlatıyor diye Junebug ile birlikte oldum.
I went out with Junebug to remind me of you.
Selam Junebug.
Yo, Junebug.
Yani demek istediğim gerçek adı Johnny olacak. Ama biz onu Junebug diye çağıracağız.
I mean, his real name will be Johnny but we'll call him Junebug.
Kız olursa, Junebug Johnston olarak vaftiz edilecek.
And if it's a little girl we'll christen her Junebug Johnsten.
Haziranböceği adında bir bebek göremezsin hiç.
Can't you see a little baby named Junebug?
Buraya gel Junebug.
Come over here, Junebug.
Gördün mü Junebug?
See that, Junebug?
Biliyorsun, bu koltuktan kalkıp işi bırakırsan... yerine Junebug geçecek.
You know, when you get out that chair... Junebug gonna sit in it.
Junebug dalkavuğun teki Ona da güvenmem
Junebug's a fucking flunky l don't trust him, either
En arka sırada, elinde kamerayla korsan çekim yapan zenciye bakın hele.
And look at Junebug back in the back... with a video camera trying to bootleg it.
Ne yaptın Junocuk?
What have you done, Junebug?
Junocuk. Bu çok ama çok zor bir karar.
Junebug, that is a tough, tough thing to do.
Bence Junocuk da çok acemiydi Mac.
And I think Junebug was a dummy about it, Mac.
Junocuk'un harika bir espri yeteneği vardır. Çok sayıdaki genetik yeteneklerinden biri.
Junebug has a wonderful sense of humor, just one of her many genetic gifts.
- Lütfen Juno. Lütfen! - Hayır!
- Please, Junebug?
Nerede kaldın Junocuk?
Where the hell have you been, Junebug?
Hey Juno, bu iş bitince müzik grubunu yeniden toplamalıyız.
Hey Junebug, when this is all over we should get the band back together.
Merhaba pofuduk şıpıdık Junocuk.
Hey, big puffy version of Junebug.
Kes bakalım.
Your draw, Junebug.
Öyle değil mi?
Ain't that right, Junebug?
Junebug hepsini sırtladı.
Junebug got the worst of it.
- Junebug!
- Junebug!
Junebug, ben kalacağım.
Junebug, I'll stay.
Haziran böceğim,... hayatım boyunca yaptığım her şey içerisinde,... gurur duyduğum tek şey sensin.
Junebug... of all the things that I've ever done in my life, the thing that I will always be the proudest of... is you.
Şimdi de Prensess Junebug'a yap.
Do Princess Junebug now!
Şahsen tercih ettiğim terim "deneyimli" dir.
Well, Junebug, I really prefer the word... "experienced"!
Haziranböceği.
Junebug.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]